Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi (devre mülk satış sözleşmesi)nden kaynaklanan sözleşmenin feshi ile menfi tespit ,istirdat davasıdır. Davacı , davalı ile 01/12/2015 tarihinde devremülk satış sözleşmesi imzaladığını, buna istinaden 38.825,00 TL bedelli sıralı senetler halinde davalıya ödendiğini, dava konusu devre mülkün 21 iş gününde teslim edilmesi gerektiğini, belirtilen süre içerisinde teslim edilmediğini, 19/08/2018 tarihinde davalıya sözleşmeyi feshettiğine dair ihtarnamenin gönderildiğini ifade etmiştir. . Taraflar arasındaki 1.12.2015 tarihli sözleşme incelendiğinde, tapu pay devrini içeren bir sözleşme olduğu, tapu kayıtlarına göre taşınmazın Kuşadası Otel İşletmeleri A.Ş ye ait Yalova ili Termal İlçesi Killi Orman Mevkii G22D14C2D pafta 424 ada 23,24,25,26 ve 27 parsellerin 7/3650 hissesinin 38.825,00TL bedelle satışa konu edildiği anlaşılmıştır....

Davalı, dava konusu sözleşmenin kapıdan satış değil hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olduğunu, tarafların özgür iradeleri ile anlaşmanın akdedildiğini, sözleşmenin yapılmasından bir sene sonra iş bu davanın açılmasının iyiniyetli olmadığını ayrıca aralarında imzaladıkları yetki sözleşmesi uyarında Afyonkarahisar Mahkemelerinin yetkili olduğunu, savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece Devremülk sözleşmesinin gayrimenkulün aynına ilişkin olduğu ve HMK m. 12 ve 19/1deki kesin yetki kuralı gereğince gayrimenkulün bulunduğu yer mahkemesi yetkili olduğundan yetkisizlik kararı verilmiştir.Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşme Devre Mülk Sözleşmesi olup, davacıda sözleşmenin iptalini talep etmektedir. Devre Mülk sözleşmesinin iptali davaları 4077 sayılı TKHK'nın 23/3.maddesine göre "tüketicinin ikametgahı mahkemesinde de" açılabilir.Bu durumda davacı dilerse kendi ikametgahı olan İnegöl Tüketici Mahkemesinde bu davayı açabilecektir....

    CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davalı şirketin herhangi bir sorumluluğu olduğunu kabul etmediklerini, davalı şirketin tapuda ve resmi kurumlar önünde bizzat tapu devri gerçekleşen davacının sözleşmeyi tam irade ile yaptığı inancında olduğunu, davacının iradesinin sakatlandığı iddiasını somut ve kuşkuya mahal bırakmayacak şekilde ispat etmesi gerektiğini, ancak dava dilekçesi ile birlikte davacı asilin iddiasının elverişli herhangi bir delil bulunmadığını, taraflar arasında akdedilen devre mülk hisseli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden sonra tapuda dava konusu taşınmazın mülkiyetini nakleden satış akdini yaptıklarını, geçerli olan taşınmazın satım sözleşmesinin mevcut olduğunu, taraflar arasındaki akdi bağın bundan ibaret olduğunu, tüketicinin korunması hakkında kanun hükümlerinin uygulanma olanağının ve davacının bu kanundan doğan cayma dönme hakkının bulunmadığını savunmuştur. III....

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/19 ESAS, 2021/320 KARAR DAVA KONUSU : Devremülk Sözleşmesinden Dönme ve Bedel İadesi KARAR : Kocaeli 2.Tüketici Mahkemesi'nin 2021/19 Esas, 2021/320 Karar sayılı dosyasından verilen 23/03/2021 tarihli karara karşı davalılar vekillerince istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketlerin Yalova Thermal Palace isimli tesiste devre tatil hakkı verdiklerini, hisseli gayrimenkul satışı yaptıklarını söyleyerek müvekkilini aldattığını ve müvekkilinin iyi niyetini kötüye kullandıklarını belirterek fazlaya ilişin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere 15/10/2017 tarihli ve AD/01- 11671 numaralı, 19/10/2017 tarihli ve AD01- 11671A numaralı "Yalova Thermal Palace Hisseli Gayrimenkul Satış" başlıklı sözleşmelerin, 02/12/2017 tarihli ve AD01- 11671AA numaralı "Terma City...

    Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. Somut olayda; tüm dosya içeriğine göre taraflar arasındaki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden sonra davacılar tarafından diğer hissedarlardan gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleriyle alınan payların inanç sözleşmesi uyarınca davalı adına tescil ettirdiklerine ilişkin iddia ispatlanamamıştır. Bu yöndeki temyiz itirazları yerinde değildir. ... 39.Noterliğinin 03.12.1996 tarih, 21550 yevmiye nolu taraflar arasında düzenlenen vekaletname ile davalı Naci Sarıkaya, davacılar ... ve ....'e kendi namına hareketle ... İli mülhakatı dahilinde dilediği zaman dilediği kişilerden, dilediği bedelle dilediği yerden hisseli hissessiz satış veya gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yoluyla taşınmazlar satın almaya ve tapuya tescil ettirmeye ilişkin vekaletname verilmiştir. Dava konusu diğer hissedarların pay temlikleri bu vekaletname ile tapuda davalı adına tescil ettirilmiştir....

      Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. Davacının tatil amaçlı olarak davalı şirket ile imzalanan uyuşmazlık konusu hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi ile tatil amaçlı taşınmaz satın aldığı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar da Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamına alınmış olup, 6502 sayılı yasanın 3. ve 73. maddeleri gereğince; davacının tüketici, davalının tüketiciye mal sunan satıcı, taraflar arasındaki hukuki işlemin tüketici işlemi niteliğinde olduğu anlaşıldığından, delillerin esastan değerlendirilmesinde Tüketici Mahkemesinin görevli olmadığına ilişkin istinaf talebi yerinde görülmemiştir....

      Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı Şifatur arasında 09/07/2014 tarihinde GEZ0021 numaralı Hisseli Gayrimenkul Satış sözleşmesi isimli bir devremülk sözleşmesi imzalandığını, GEZ0021 numaralı sözleşme ve ödeme planı sunulduğunu, ardından müvekkili ile daalı Termalde Termal arasında 12/05/2017 tarihinde GEZ0021A numaralı Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi isimli bir devremülk yükseltme sözleşmesi imzalandığını, davaya konu GEZ0021, GEZ0021A ve GEZ0021AA numaralı sözleşmelerin ve tedbir talep ettiği senetlerin iptali ile bankadan gelen yazı cevabı sonrasında artırılmak üzere şimdilik 6.347,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen müvekkiline ödenmesini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Sözleşmeden dönülmesi durumunda, tüketiciye iade edilmesi gereken tutar ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge, dönme bildiriminin satıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç doksan gün içinde tüketiciye geri verilir. Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici on gün içinde edinimlerini iade eder.”şeklinde yer alan düzenlemeye göre devre mülkün ön ödemeli olarak satılması durumunda devir veya teslim gerçekleşene kadar tüketicinin dönme hakkı vardır....

        Taraflar arasında imzalanan Hisseli Gayrimenkul Satış sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde "İş bu sözleşmenin konusu Yalova İli Termal İlçesi Killi Orman Mevkii G22D14C2D pafta 424 ada 23, 25, 27 parsellerinin 7/3650 hissesinin satışı, satış bedeli, teslimi, site aidatı, resim, harç ve vergilerin ödeme koşulları ile ilgili alıcı ve satıcı arasındaki karşılıklı taahhütleri kapsar." şeklinde ifade edilen hükümle tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği( Y.13. HD. 21.6.2018 T, 2016/8215- 2018/6992 sy.k) anlaşılmaktadır....

        Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında 05/05/2017 tarih ve AD01- 8677 no'lu hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi imzalandığı ve 21.750 TL bedelli 48 adet senet imzalandığı, 25/05/2017 tarih ve AD01- 8677A no'lu hisseli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığı ve 8.100 TL bedelli 36 adet senet düzenlendiğini, yapılan sözleşmenin ayni hakka konu taşınmazın ön ödemeli satışını konu edinen devre tatil sözleşmesi olduğunu, bu tip sözleşmelerin noterde yapılmasının zorunlu olduğunu, sözleşmenin geçersiz olduğunu, davacının hiçbir geliri bulunmadığından maddi durumunun iyi olmaması nedeni ile yargılama giderlerini karşılayamacak durumda olduğunu, bu nedenle davanın adli yardım talepli yürütülmesini, taraflar arasındaki sözleşmenin geçersizliği nedeni ile a)5.845TL 'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesini, b)keşidecisi T1 T6 a.ş lehine düzenlenen 05/08/2018- 05/05/2019 tarihleri arası 1'er aylık arayla 10 adet...

        UYAP Entegrasyonu