Noterliği'nin 17.08.1998 gün ve 4197 yevmiye no'lu gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı, dosyaya getirtilen tapu kayıtlarına göre, sözleşme gereği davalı yüklenici şirket tarafından devralınan tapuların dava tarihinden sonra dava dışı üçüncü şahıslara devredildiği dosya kapsamından anlaşıldığından, taşınmazın tapu kayıtları incelendiğinde davalı ... Gıda San. Tic. Ltd. Şti. adına tapu kaydının olmadığı, taşınmaza ait tapu kayıtlarının iyi niyetle taşınmaza iktisap eden dahili davalıların üzerinde kayıtlı olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, asıl ve birleşen davada davacı tarafça temyiz edilmiştir. Eser sözleşmelerinde sona erme üzerine, her iki tarafında talep edebileceği tasfiyenin dayanağı, TBK’nın 125/III. maddesidir. Bu maddeye göre sözleşmeden dönme halinde taraflar karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulur ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler....
Somut olayda; davalı idare tarafından dava dışı Halil Yılmaz'a Üsküdar Selamiali Mahallesi 252 ada 33 parsel sayılı taşınmaz üzerinde gecekondusu bulunduğundan 03/07/1984 tarih 43 no ile 142m² lik yer tahsis edildiği ve tapu sicil müdürlüğünce tahsis belgesi düzenlendiği, dava dışı Halil Yılmaz'ın tapu tahsis belgesine dayalı şahsi hakkını düzenleme şeklinde tapu tahsis belgeli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava dışı Hüseyin Tepeci'ye satmayı vaat ettiği, Hüseyin Tepeci'nin de noterde düzenlenen 15/02/2005 tarih ve 05342 yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile temlik aldığı tapu tahsis belgesine dayalı şahsi hakkını davacıya satmayı vaat ettiği satış bedelinin nakden ve tamamen ödendiği sabittir....
DELİLLER : Tapu kaydı, keşif, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, tazminat istemine ilişkindir. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
Hukuk Dairesinin 2013/33435 E 2014/39879 K sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonrasında mahkemece tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş; hüküm, bu kez taraflarca temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığı taşınmazın davalı tarafından tapu devrinin yapılmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapusunun iptali ile adına tescilini, bunun mümkün olmaması halinde taşınmazın rayiç bedelinin tespiti ile davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, dava konusu parselin çok hisseli olup halen ifraz yapılamadığını, ferağ vermek için yaptığı tüm girişimlerin sonuçsuz kaldığını, ferağ verilememesinde kusurunun olmadığını savunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasındaki Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinin noter kanalı ile düzenlendiği, tapunun davalı adına tescilinin kesinleştiği tarih itibari ile davacının davalı taraftan taşınmazın satış vaadine konu edilen kısmının tescil talebinde bulunmaya hak kazandığı ve her ne kadar davacı tarafça satılan kısmın taşınmazdan ifrazı ile adına tescil talebinde bulunulmuş ise de taşınmazın mutlak tarım arazisi kapsamında olduğu, taşınmazdan ifraz koşulunun sağlanmadığı; ancak davacı tarafın aynı zamanda hisse verilmek sureti ile tescil talebi bulunduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne, taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmaz 7792 hisse kabul edilerek 2000/7792 hissesinin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, bakiye 5972 hissenin davalı taraf üzerinde mevcut hali ile bırakılmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
" gerekçesiyle davanın kabulü ile taraflar arasında imzalanan 15/05/2010 tarih 4058 ve 4061 nolu hisseli gayrimenkul satış sözleşmelerinin feshi ile bu sözleşmeler nedeniyle davacı tarafından ödenen 13.000,00 TL'nin temerrüt tarihi olan 27/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar kesinleştiğinde Afyonkarahisar İli İhsaniye İlçesi Yaylabağı Kasabası 105 da 128 parselde kayıtlı C Blok 2. Kat 17 nolu BB ile A Blok 2.Kat 17 nolu BB'de davacı adına kayıtlı hissenin tapu kaydının iptali ile davalı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.03.2009 gününde verilen dilekçe ile Gayrimenkul Satış Vaadine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 06.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, Menderes Noterliğinin 21.06.2001 tarihli ve 6648 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesine dayanarak dava konusu 704 ve 705 parselde satış vaadi borçluları davalılara ait miras hak ve hissenin iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalılar İsmet, Gülcan, ... davanın reddini savunmuşlardır....
Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Geçerli bir sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığında 818 sayılı BK’nin 96 ve 106. maddeleri dikkate alınması gerekir. Somut olayda; davacı noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını iddia ederek tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Davacı ile bir kısım davalılar arasında yapılan biçimine uygun satış vaadi sözleşmesi ile belirlenen bedelin davacı tarafça nakten ve tamamen ödendiği sözleşmede belirtilmiştir....
ilişkin yükümlülüğü yerine getirmemesi olduğundan davacının sözleşmeden dönme iddiasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, taşınmazların yapımı ve fiili teslimi gerçekleştirilmiş olduğundan, müvekkilinin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile üstlendiği edimleri eksiksiz yerine getirdiğinden ve davacı şirketin tapunun devri için gerekli yükümlülükleri yerine getirmediğinden davacının sözleşmeden dönme iddiasının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek ; Davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar olmadığından davanın usulden reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde eksik peşin harç tamamlanmadan yargılamaya devam edilemeyeceğinden eksik harcın tamamlanmasını, ispatlanamayan, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafta bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Tüketici Mahkemesince, davaya konu olan taraflar arasında akdedilmiş bulunan Yalova ...Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin iptali ile yapılan satış ödemelerinin iadesi konusunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık olmayıp, söz konusu hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin feshinin koşullarının oluştuğunun anlaşılması halinde, davacı üzerinde yer alan tapuların (sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak) davalıya iadesi gerekeceğinden tapusu iade edilecek taşınmazın Yalova İli Termal İlçesinde yer aldığının gözetilmesi gerektiği, taşınmazın aynına ilişkin davalarda kesin yetki kuralı gereğince taşınmazın bulunduğu yer mahkemelerinin yetkili olduğu, 6100 sayılı HMK’nın 12/1. maddesinde “Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.” hükmüne yer verildiği, tapu kayıtlarına göre sözleşmeye konu taşınmazların...