Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senedinden kaynaklı borçlu bulunmadığının tespiti istemli menfi tespit davası (İİK mad.72) ve çek istirdat davasıdır. Davacılardan ... tarafından açılan menfi tespit davası ve diğer davacı olan ....... Hiz. Tic. A.Ş. tarafından açılan dava çek istirdat davası olup, subjektif dava birleşmesi şeklinde açılan işbu davada davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Davacılardan ... tarafından açılan menfi tespit talebinde; Büyükçekmece ...... İcra Müdürlüğünün ..... Esas sayılı icra takip dosyası ile icra takibine konulmuş bulunan ...... bank ....... Şubesine ait 25/08/2017 keşide tarihli ....... nolu 140.000 TL meblağlı keşidecisi ..... Özel Eğitim Kurumları Tic.A.Ş., lehtarı ....... Org.Rek.San.Tic.Ltd.Şti. olan çek ile Büyükçekmece ..... İcra Müdürlüğünün ..........

    Yargılama sürerken davacı yanca davalı aleyhine açılan ... 3.Asliye Ticaret Mahkemesindeki itirazın iptali davasında 1997/375 E, 1997/995 K. Sayılı kararla ve ayrıca davalı yanca davacı aleyhine açılan ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesindeki itirazın iptali davasında da 1996/424 E, 1997/142 K, sayılı kararla ayrı ayrı birleştirme kararları verilerek yargılamaya 1996/681 E, sayılı dosya üzerinden devam edilmiştir. Davalının yetki itirazı üzerine önce ....Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen menfi tesbit davasında yetkisizlik kararı verilmesi nedeniyle yargılamaya ... 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde devam edilmiş ve davacı yanın aleyhine yürütülen takip nedeniyle 162.462.000.TL nin kendisinden tahsil edildiğini, bildirerek istirdat talebi üzerine yargılamaya istirdat davası olarak devam edilmiştir....

      Tüketici mahkemesinin 27/09/2018 tarih, 2018/228- 623 E.K sayılı kararı olduğu, davanın menfi tespit olarak açıldığı, ıslah ile borcun tamamının ödendiği ve müddeabihi ıslah ederek 10.298,21 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesinin talep edildiği, mahkeme gerekçesinde maaş haczi nedeniyle tahsil edilen tutarların borçtan sorumlu olmayan alacaklı T3 alınması nedeniyle istirdat talebinin kabul edildiği ve belirli bir miktarın davalıdan alınarak davacı T3 verilmesine şeklinde hüküm bulunduğu, kural olarak tespit davalarının kesinleşmeden icra takibine konu edilemeyeceği ancak menfi tespit sırasında haciz baskısı altında para tahsili halinde menfi tespit davasının artık istirdat davasına kendiğilinden dönüşeceği, zaten ilam davacısının ıslah talebinde bulunarak istirdat talep ettiği ve mahkemece belirli miktar paranın ilam davalısından alınıp, davacısına verilmesine şeklinde likit bir hüküm kurulduğu, istirdat davasının bir bakıma alacak niteliğinde olduğu, para alacaklarına ilişkin...

      Davanın niteliğine göre, 3.kişi tarafından, yani davacı tarafından icra dosyasına yapılan ödemeden dolayı istirdat ve menfi tespit davasının icra takibinin borçlusu tarafından açılması gerekir. Bu tür davada, davacı sıfatı takip borçlusuna aittir. Takip konusu borç, 3.kişi tarafından, yani davacı tarafından ödenmiş olsa bile davacı sıfatı asıl borçluya aittir. Çünkü, burada borçtan kurtulan takip borçlusudur. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 28/04/2016 tarih ve 2015/18160 Esas,2016/7678 Karar sayılı içtihadı ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 06/05/2009 tarih ve 2009/4422 Esas, 2009/4085 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere, icra takibine konu borcun 3.kişi tarafından ödenmiş olması halinde dahi İİK'nın 72. maddesine göre ödenen bu paranın borçlu olunmadığından bahisle istirdatına ilişkin geri ödeme talebinde bulunma hakkı ve menfi tespit davası açma hakkı icra takibinin borçlusuna aittir. Borcu ödeyen 3.kişi istirdat ve menfi davası açamaz....

        Davacı tarafın hisse devrinin iptali ile kendi adına tescili talebi yönünden ise, davacının talebi kendisine ve annesine ait hisselerin noterlik evrakı ile davalılardan .....'a karşı devir bedelinin ödenmemesine, ondan da diğer davalılara devrinin muvazaalı olarak gerçekleşmesi sebebine dayanmaktadır. Her ne kadar her bir davalıya karşı olan taleplerin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmış ise de TBK m.39 hükmü uyarınca yanılma veya aldatma sebebiyle ya da korkutulma sonucunda sözleşme yapan tarafın, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemezse, sözleşmeyi onamış sayılacağının düzenlendiği, iptali talep edilen noterlik hisse devir sözleşmelerinin 20/12/2012, 22/03/2013 ve 31/01/2014 tarihlerinde yapılmış olduğu görülmüştür....

          Dava, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın "... Enerji Elektrik Üretim A.Ş" ait hisse devri için davacı tarafça davalıya yapılan ödemeler karşılığında, hisse devrinin gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmedi ise bu suretle davalının sebepsiz zenginleşip zenginleşmediği hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır. ......

            ın şirkete karşı açtığı genel kurul kararının iptali davasında husumet itirazında bulunabilmek için kötüniyetli olarak alındığını ve batıl olduğunu ileri sürerek, davalı şirketin 02.04.2013 tarihli yönetim kurulu kararının geçersizliğinin ve müvekkili ...'ın şirket hissedarı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, hisse devrine ilişkin sözleşmelerin ibraz edilmediği için hisse devrinin pay defterine işlenmediğini, başka bir davanın yargılaması sırasında devre ilişkin sözleşmelerin sunulması üzerine müvekkilinin devredilen hisselerin pay defterine işlenmesine karar verdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

              VEKİLLERİ : DAVA : Şirket Hisse Bedelinin İptali/Şirket Hisse Bedeli Talebi DAVA TARİHİ : 17/08/2020 KARAR TARİHİ : 27/05/2021 GEREKÇE TARİHİ : 24/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Şirket Hisse Bedelinin İptali/Şirket Hisse Bedeli Talebi davasının yapılan açık yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanında özetle: Müvekkilinin .... Holding A.Ş nezdinde sahip olduğu her biri 1 TL değerinde 82.676.400 paya, toplam 82.676.400 TL'ye tekabül eden kısmını tüm hukuki ve mali yükümlülükleri ile birlikte nominal bedel üzerinden davalıya 11.11.2018 tarihinde devrettiğini, söz konusu hisse devrinin .... Holding A.Ş.'...

                Somut olayda dava konusu çekin, Büyükçekmece İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyası kapsamında takibe konulduğu anlaşılmakla, davacı yana hamile karşı yukarıda anılan açıklamalar gereği istirdat davası açmak üzere bir aylık kesin süre verilmesine rağmen davacı tarafından dava açılmadığı, Büyükçekmece ...İcra Hukuk Mahkemesinin ...esas sayılı dosyasında açılan davanın maddi hukuka ilişkin olarak açılmış menfi tespit istemine ilişkin olmadığı anlaşılmakla, davacı tarafından bu davaya bağlı kalınmadan her zaman menfi tespit/istirdat davası açma hakkı bulunduğundan, şu aşamada şeklen çekin yetkili hamili davacı olmadığından, iptal istemine ilişkin davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekili ve süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, 8.9.2002 tarihinde minibüs ve muhtelif giyim eşyası satımı konusunda taraflar arasındaki yapılan anlaşma nedeniyle davacının 2918 sayılı yasanın 20/d maddesine göre, aracın ruhsatının üzerine geçirilmemesi nedeniyle ödenilen paranın iadesi, senetlerin iptali ve borçlu olunmadığının tesbiti istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu