Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin hisse devrinin önlenmesine ve de aynı zamanda menkul ve gayrimenkul malvarlıklarının üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

    davacı tarafın pay devrinin pay defterine kaydı talebi hakkında verdiği kararla eşit işlem ilkesine aykırı hareket ettiği anlaşıldığından dolayı davalı şirketin pay devrini tescil talebini reddetmesi ayrıca haksız olduğundan TTK 494/3 maddesi gereğince davacı ... tarafından devralınan şirket hissedarı ... ...'...

      .---- devrettiğini, davalı ,----- bu hisse devrinin tescil ve ilan işlemlerini yaptırmadığını, noterden hisse devri yapılmış olmasına rağmen, halen şirkette ortak gözüken davacı ---- ve üçüncü kişileri karşı sorumluluğuna sebebiyet verdiğinden, iş bu davanın açılarak , davacının ortağı olduğu -------hisselerin tamamını 14.01.2014tarihinde davalıya, noterden devrettiğinin tespitine, devretmeyle ilgili ,------, diğer ilgili kurumlara bildirilmesiyle alakalı mahkeme tarafından tespit kararının verilmesini talep ve dava etmiştir....

        ve ilan işleminin son çare olarak mahkemece yapılması gerektiğini beyanla taraflar arasındaki 03/01/2013 tarihli hisse devrinin tescil ve ilanı ile davacı ...'...

          e 2011 noter hisse devir sözleşmesi ile 2011 yılında devretmiş. Yeni ortaklar pay defterine yeni ortak kaydı yapılmış ancak karar ticaret sicilde tescil ettirilmemiştir. Biz müvekkilin davalı şirketteki hisselerinin devredildiğinin tespiti ile devrin ticaret siciline tecil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Ortaklar pay defteri içeriğinde yapılan incelemede; DAVACI ...’ un “4” Ortak Üye ve Kayıt numarası ile Ortaklar Pay Defterinin 4.sayfasında kayıtlı olduğu, Ortaklar Pay Defterinin DAVACI ...’a ait kayıtların yapıldığı 4.sayfanın 5.satırında 30/03/2018 tarihli hisse devrine ilişkin Yönetim Kurulu Kararı kaydedilerek “ ...’a ait 8.330,00-TL tutarlı 833 hisse payının ...’a devredildiğinin kayıt altına alındığı görülmüştür. Davalı ...’ın hisse devri almasını takiben Ortaklar Pay Defterinin 8 no’lu sayfasının ...’a ait hisse paylarının yazılması için ayrıldığı ve ...’a “8” no’ lu Ortaklık/Üye Kayıt Numarasının verildiği görülmüş olup, kayıtlar içeriğinde yapılan incelemede, davacı ... tarafından devredilen 833 payın ... ait 8 no’lu sayfanın 4.satırına devralınan hisse olarak kaydının yapıldığı görülmüştür. Hisse paylarının Ortaklık Pay Defterinde olması gerektiği gibi nominal değeri kayıtlı olduğu görülmüş olup, bu değer gerçek değeri ya da rayiç değeri değildir....

              na devredilmiş olduğunu, vekilin vekaletnamesinde böyle bir yetkisinin bulunmadığını ileri sürerek, davalı adına kayıtlı olan taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında davalı kooperatif hakkındaki istemini atiye terketmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin iyiniyetli olduğunu, hisse devir işleminin kooperatif nezdinde yapıldığını, taşınmazın kendisine devrinin davacı tarafından bilinmesine rağmen yaklaşık iki yıl sonra bu davayı açmış olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine dair kararın, Dairemizin 04.10.2012 gün ve 2012/3849-5698 esas ve karar sayılı ilamı ile ''vekaletnamenin hisse devir yetkisini içermemesi nedeniyle devrin geçersiz olduğu, davalı ...'...

                Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, limited şirket hisse devrinin 05.07.2007 günü yapıldığından olaya 6762 sayılı TTK 520. maddesinin uygulanması gerektiği, TTK m. 520’ye göre limited şirket hisse devrinin gerçekleşmesi için devrin noterde yapılması, esas sermayenin en az dörtte üçüne sahip ortakların dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve devrin şirket pay defterine işlenmesi gerektiği, devrin tamamlanması için gerekli işlemlerden biri eksik olduğundan pay devri gerçekleşmediği, ticaret siciline tescil ve ilanı yapılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili istinaf etmiştir....

                  e sattığı hisselerin de açılan şufa davası sonucunda kendi murisleri adına tesciline karar verildiğini, ancak anılan dava nedeniyle tescil işleminin de yapılmadığını, aynı konuda daha önce açılan tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip kesinleşmesine karşın, kararın infazının mümkün olmadığını ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar ..., zamanaşımı süresinin dolduğunu, ayrıca kesin hüküm bulunduğunu belirterek, davanın reddini savunmuş, diğer davalılar ise davaya cevap vermemişlerdir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL VEYA TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakan ...’nun 3131 parsel sayılı taşınmazdaki 7 nolu bağımsız bölümü S.S. köyüm Yapı Kooperatifinde üye olduğu dönemde üyelik devri suretiyle babası davalıya temlik ettiğini, kooperatife aidat ve diğer tüm ödemeleri murisin yaptığını, miras bırakanın satış ihtiyacı bulunmadığını, satışın gerçek olmadığını, ölene kadar taşınmazı murisin kullandığını ileri sürerek muvazaa nedeniyle tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline, olmadığı taktirde miras payına isabet eden değerin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vasisi, kooperatif hisse devrinin yıllar önce yapıldığını belirtip davanın reddini savunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu