Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

de bulunan hisselerin devrinin müvekkiline muvazaalı olarak yapıldığını, yapılan bu devir işleminin davalıların borç yükünden kurtulmak için anlaşarak yaptıklarını iddia ederek 04/11/2008 karar tarihli 16 karar numaralı alınan hisse devir kararının muvazaalı olması nedeniyle iptalini, davalı ...'un şirketin gizli ortak ve asıl sahibi olduğunun tespiti ile alınan hisselerin ... adına tesciline, müvekkilinin tüm borçlardan sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, noterler yapılan her işlemde tarafları bilgilendirerek imzalattığını, devirlerin usulüne uygun yapıldığını, müvekkilinin ayrıldıktan sonra bile şirketin vergi borçlarını ödediğini, davacı talebinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar, usulüne uygun davetiye tebliğe rağmen cevap vermemişlerdir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davanın, ..... 5....

    Buradan hareketle,davalı taraf davacının vekil ile işlem yaparken vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bildiği ya da bilmesi gerektiği vicdani kanaatine varılarak yapılan hisse devir işleminin batıl olduğuna vicdanen kanaat getirilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      İncelenmesinde; bahse konu hisse devrinin şirket pay defterine kaydedilerek hisse devrine ortaklar kurulunu oluşturan dosyamız davalısı ile davacı devralan ortak ve dava dışı ortak ... tarafından muvafakat edildiği anlaşılmıştır. Bu bağlamda, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar dava konusu limited şirket hisse devir bedelinin istirdadı talep edilmiş ise de; yukarıda ayrıntılı olarak yapılan açıklamalar ve tespitler çerçevesinde dava konusu hisse devrinin 6102 sayılı TTK 595/1-2 maddesine uygun olarak gerçekleştirildiğinin sabit olduğu, bu durumda davacının hisse devir işleminin usulüne uygun olarak gerçekleşmediği yönündeki iddiasının yerinde olmadığı, yine istirdat istemine dayanak olarak hisse devrinin onaylanmasına ilişkin genel kurul kararının yok hükmünde olduğu iddiasının da TTK 436 m....

        Noterliğinin 05/08/2013 tarih 35051 yevmiye numaralı Limited Şirket Hisse Devir sözleşmesi ile müvekkilinin Dem Mer Spor Merkezi Turz. Rest. Gıda İnş. Loj. Org. Ltd....

          Noterliği'nde yapılan limited şirket hisse devri sözleşmesi ile davalının davacı şirketteki 7200 hissesinin 180.000,00 TL karşılığında davacı ...’a devredildiğini, devir işleminin genel kurul toplantısı ile onaylandığını, hisse devir işleminin tescili için ......

            e devrettiğini, davalıların bu tasarrufunun alacaklılarını zarara uğratma maksatlı ve muvazaalı olduğunu bildirerek davalılar arasında 16/8/2012 tarihinde yapılan hisse devir işleminin iptaline, söz konusu tasarrufa konu hisselerin cebri icra yoluyla İstanbul 25. İcra Müdürlüğünün 2012/22685 sayılı icra takip dosyasından olan alacaklarını karşılayacak miktarda haciz ve satışına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili; müvekkili ...'ün her türlü muvazaadan ari olarak satın almış olduğu ... Kutu Ambalaj San.ve Tic.Ltd.Şti. hisselerini açılan bu dava ve yapılan şikayetler sebebiyle ...'a Büyükçekmece 6. Noterliğinin 10/10/2013 tarih, 54725 yevmiye sayılı hisse devir ve temlik sözleşmesi ile geri devrettiğini, huzurda açılan davanın konusuz kaldığını, kaldı ki müvekkili ...'ın aciz halinde olmadığını ve konusu kalmayan davada esas hakkında karar vermeye yer olmadığına ilişkin karar verilmesini savunmuştur....

              in davalı kooperatifteki hissesinin 07.04.2010 tarihinde kooperatife ana sözleşme uyarınca geri verildiğini, hisse karşılığında 102.000 TL bedelin elden ödendiğini, murisin sağlık durumu nedeni ile paranın murise mi yoksa başka bir kişiye mi ödendiğinin bilinmediğini, satış bedelinin nerede ve nasıl kullanıldığının bilinmediğini, dava konusu satış işlemine ilişkin belge ile banka ödemesine ilişkin dekontta bulunan imzaların murisin el ürünü olmadığını ileri sürerek, tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, öncelikle zamanışımı itirazında bulunarak, murisin devir işlemi yapmak istediğini kendi iradesiyle beyan ettiğini, devir ile ilgili beyanının altına kendi imzasını attığını, devir işleminin yapıldığı aynı gün içinde kooperatif tarafından bankaya talimat verilerek, paranın ortak hesaba yatırıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                Davalı vekili 02/12/2020 tarihli celsede 23/12/2013 tarihli hisse devir sözleşmesinde sermaye 20.000,00 TL üzerinden 10.000,00 TL olarak davacıyla anlaştıklarını, ancak bu hisse devrinin gerçekleşmediğini, aradan zaman geçtikten sonra yasa gereği sermaye artırımı yapıldığını, 15/05/2014 tarihinde yeniden hisse devir sözleşmesinin 50.000,00 TL üzerinden yapıldığını, her iki hisse devir sözleşmesi arasındaki farkın bundan kaynaklandığını, ilk sözleşmenin işleme konulmadığını, karşılıklı olarak feshedildiğini belirtmiştir. Davacı tarafından davalılar aleyhine asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla Aksaray 4....

                  haksız ve hukuka aykırı adıktan sonra şirketin en büyük hissedarı ... devrinin kötü niyetli olduğunu ortaya koyduğunu ileri sürerek müvekkilinin hisse devir ve temlik iradesini yansıtmayan, davalı ile akdedildiği iddia edilen hisse devir ve temlik sözleşmesinin iptaline, devrin geçerli olmaması nedeniyle müvekkilinin ortaklığının devam ettiğine karar verilmesini talep etmiştir....

                    İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; devir sözleşmesinin usulsüz olduğunu, bu husustaki yapılan itirazların mahkemece incelenmediğini, ...'ya yapılan hisse devrine ilişkin sözleşmede müvekkilinin imzasının bulunmadığını, işlemin sahte imza ile gerçekleştirildiğini, ortada geçerli bir işlem olmadığını, davalı tarafça dosyaya pay devir sözleşmesinin de sunulmadığını, devir işleminin varlığının ve hukuka uygun olup olmadığının araştırılmadığını, imza incelemesi yapılmadan karar verilmesinin de yerinde olmadığını ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. C....

                      UYAP Entegrasyonu