Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davada öncelikle, nişanlılığın hükümleri, nişanın bozulmasının sonuçları, hediyelerin geri verilmesi konuları incelenip, değerlendirileceğinden ve bu hükümleri ../... -2- 2012/298 2012/11433 incelemek de Aile Mahkemesinin görevine girdiğinden, uyuşmazlığın Aile Mahkemesince görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25 ve 26.) maddeleri gereğince Kahramanmaraş 1.Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 19.10 .2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünü Dava, nişan bozmadan kaynaklanan maddi manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesine göre: “Aile Mahkemeleri, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun üçüncü kısım hariç olmak üzere İkinci Kitabı ile 3.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna göre, Aile Hukukundan doğan dava ve işleri görür" hükmü getirilmiştir.Dava konusu nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile hediyelerin geri verilmesine ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun Aile Hukukuna ilişkin İkinci Kitabın 1.kısmın, 1.bölümünde düzenlenmiştir.Bu durumda davanın Aile Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir....

      dan götürdüğü hediyelerin bulunduğu bavulunun, dönüş yolunda davalı tarafından kaybedildiğini, gerekli bildirimlere rağmen davalının bir türlü müvekkiline bavulunu teslim etmediğini, bavul içindeki eşyaların değerinin toplamının 4.095,00 TL olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 4.095,00 TL maddi tazminatın bavulun teslim edilmesi gereken günden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; uyuşmazlığın davacının yolcu olarak taşınması sırasında bavulunun kaybolmasından dolayı uğradığı zararın tazminine ilişkin olduğu, tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlığın veya sözleşmenin ticari dava sayılan bir sözleşmeden kaynaklanmasının herhangi bir öneminin olmadığı, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

        Yolcu isimli bir şahısla evli olduğu dosya arasındaki nüfus kayıtlarından anlaşıldığından, aile hukukunu ilgilendiren, nişanlılığın hükümleri, nişanın bozulmasının sonuçları, hediyelerin geri verilmesi konuları incelenip, değerlendirilemeyeceğinden, uyuşmazlığın genel hükümlere göre sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/11/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          Dava konusu nişanın bozulması nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile hediyelerin geri verilmesine ilişkin hükümler 4721 sayılı ... Medeni Kanun'un Aile Hukukuna ilişkin İkinci Kitabın 1.kısmın, 1.bölümünde düzenlenmiştir. Bu durumda davanın Aile Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir. Görev kamu düzeni ile ilgili olup,davanın her aşamasında re'sen araştırılmalı ve gözetilmelidir. Mahkemece, davada Aile Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Davacı vekili dilekçesinde, nişanın bozulmasından dolayı altın ve giysilerin aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili, karşı davada ise hediyelerin iadesi, olmazsa bedelinin tahsili ve maddi-manevi tazminat talep edilmiştir. Mahkemece, davanın ve karşı davanın kısmen kabulü, karşı davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK.nun 122.maddesine göre, nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değilse mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre istenir. Alışılmış (mutad) hediyelerden kasıt giymekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. Kural olarak giymekle, kulalnmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı vs. gibi) eşyaların iadesine karar verilemez....

              Mahkemece nişanda takılan hediyelerin davacının nişanı sebep göstermeden bozması sebebiyle, davalının nişan töreni için harcadığı masraflar da gözönüne alınarak iade talebinin hakkaniyet kurallarına uygun olmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Nişanın bozulması nedeniyle hediyelerinin geri alınması istemine ilişkin davalarda TMK.nun 86. Maddesine göre kusur aranmamakla birlikte dava konusu yapılan ziynet eşyalarının mutad olup olmadığının tesbiti konusunda sadece yöresel örf ve adetlerin varlığı yeterli olmayıp tarafların usulünce araştırılıp saptanacak mali ve sosyal durumlarının da dikkate alınması gerekir. Kaldı ki altınlar, mutad eşya kapsamında sayılmamaktadır. Mahkemece mutad hediyelerden olmayan ziynet eşyalarının iadesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddi şeklinde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                Bu bağlamda; dava konusu nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi, masraflara ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerinin de Aile Mahkemesinde bakılması gerekir. Bu nedenle mahkemece; dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekirken yazılı şekilde esas hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile H.U.M.K. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve şimdilik diğer yönlerin incelenmesine mahal olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle tazminat ve hediyelerin geri verilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı dava yönünden karar kesinleşmiş olduğundan yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ilişkin hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I “Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanununun 434. maddesi ile ilgili 25.01.1985 gün ve 5/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı hükmü gereğince, temyiz isteği, dilekçenin temyiz defterine kaydettirildiği tarihte yapılmış sayılır ve temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir....

                    Ancak, davacının nişan hediyelerine ilişkin istemi, nişanda takılan takıların mutad nişan hediyeleri olduğu gerekçe gösterilerek reddedilmiştir.Dinlenen tanık beyanları, bilirkişi incelemesi ve tüm dosya kapsamından, davalıya nişan yüzüğü, beşibiryerde, bilezik ve altın küpe gibi ziynet eşyaları takıldığı anlaşılmaktadır.TMK.nun 122.maddesine göre; nişanın bozulması halinde, alışılmışın dışındaki hediyelerin aynen, mevcut değil ise, karşılığı olan bedel sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri verilir. Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre de, nişan yüzüğü dışındaki altın ve ziynet eşyası mutad hediye kapsamında olmayıp, iadesi gerekmektedir. O halde mahkemece, açıklanan nedenlerle nişan yüzüğü dışındaki (niteliği gereği mutad olmayan) davacı istemlerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken itibar edilmeyen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu