DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE; Dava hukuki niteliği itibariyle; satış sözleşmesine dayalı, eksik ifa nedeniyle bedelsiz kaldığı iddia edilen çekler yönünden borçlu olunmadığının tespiti için açılan menfi tespit ve çek iptali davası olarak açılmış, davacı vekili ıslah dilekçesi ile talep sonucunu, karşılığı ödenen çek bedellerinin iadesi olarak istirdat davasına dönüştürmüştür....
Ön ödemeli konut satış sözleşmesi,6502 s.TKHK.nun 40.m.sinde;"(1) Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, tüketicinin konut amaçlı bir taşınmazın satış bedelini önceden peşin veya taksitle ödemeyi, satıcının da bedelin tamamen veya kısmen ödenmesinden sonra taşınmazı tüketiciye devir veya teslim etmeyi üstlendiği sözleşmedir. Ön ödemeli konut satış sözleşmesinin şekil şartı 6502 s.TKHK.nun 41.m.sinde;"Madde 41 (1) Ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılması zorunludur. Aksi hâlde satıcı, sonradan sözleşmenin geçersizliğini tüketicinin aleyhine olacak şekilde ileri süremez. (2) Satıcı, geçerli bir sözleşme yapılmış olmadıkça tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya tüketiciyi borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez." şeklinde düzenlenmiştir....
bedelinin satış bedelinden mahsubu istemine ilişkindir....
Dava, finansal kiralama sözleşmesindeki kefalet nedeniyle menfi tespit, istirdat ve tazminat istemlerine ilişkindir. Davacının finansal kiralama sözleşmesinde kefaletinin bulunduğu ve ipotek verdiği taşınmazın satıldığı, davacının ayrıca ödemelerde bulunduğu anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacıdan tahsil edilen miktar belirlenmemiştir. Mahkemece yeni bir bilirkişi kuruluna tarafların sundukları kayıtları, ödeme belgeleri ve icra dosyası üzerinde inceleme yaptırılarak, davacının sorumlu olduğu miktar ile yapılan ödemelerin tespit edilip varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetkisiz bilirkişi raporu ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, davanın yöneltildiği T4 ve T6 unvanlı şirketin tapu maliki sıfatıyla davada yer aldığı, harici satış sözleşmesinin borçlusu veya mirasçıları davada yer almadığından, Yusuf Arçan'ın ölüm tarihinin belirlenemediği ancak dosya içinde harici satış borçlusu Yusuf Arçan'ın ölüm tarihinin belirli olmadığı, taşınmazın mirasçılarına intikal tarihinin tapu kayıtlarında 2002 yılında yapıldığı, harici satış sözleşmesinin yapıldığı iddia edilen 1989 senesinden itibaren 20 yıllık süre geçmeden mirasçılara intikalin sağlandığı, dolayısıyla zilyetlikle kazanım için öngörülen 20 yıllık süreden evvel mirasçılara intikal etmiş olduğu, zilyetlik ve kazanım koşullarının oluşmadığı değerlendirilmiştir. İDM tarafından tüm delillerin toplandığı, sonuç olarak davanın reddine ilişkin kararda bir yanılgı bulunmadığı, istinaf itirazlarının yerinde olmadığı kanısına varılmıştır....
Şti.nin takipten sonra yaptığı 81.570,00 TL ödemenin kapak hesabı esnasında icra müdürü tarafından dikkate alınacağından davacıların menfi tespit davası açmasında hukuki yarar bulunmadığı, ayrıca taraflar arasındaki yazılı satış sözleşmesinin 7/2 maddesi ve cari hesap sözleşmesine göre aylık %8 faiz talep edilebileceğinden davacılar vekilinin faiz itirazının da yerinde olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacılar vekilinin yerinde olmayan aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacılardan...Emlak İnş. Tur. San. ve Tic. Ltd....
Hal böyle olunca, davacının, feshettiği haricen satım nedeniyle ödediği bedellerin iadesi istemi; yüklenici yönünden harici satıma, bu satımla ilgi ve ilintileri olmayan arsa sahipleri bakımından ise sebepsiz zenginleşmeye dayanmaktadır. İstemin dayanağı olan temel hukuki ilişkinin harici satımdan kaynaklandığı gözetildiğinde Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi’nin 02.06.2021 tarihli ve 431 sayılı kararı gereğince istinaf kanun yolu başvurusunu inceleme görevi Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi'ne aittir. Açıklanan nedenlerle, Dairemizin iş bölümü yönünden görevsizliğine, dosyanın görevli ve iş bölümü bakımından yetkili Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
Davaya konu bononun taraflar arasında düzenlenen Harici Otomobil Satış Sözleşmelerinde yer alan çeke karşılık verildiği yanların kabulündedir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 20/d maddesi uyarınca motorlu araçların noter dışındaki satış ve devirleri geçersiz olup, geçersiz sözleşmede verilenlerin iadesi gerekir. Mahkemece belirtilen bu ilke gözetilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma biçimine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalıdan harici sözleşme ile araç aldıklarını ve karşılığında da 7.5000.00.TL bedelli senet verdiklerini ancak araç ile ilgili vergi borcu bulunması nedeniyle aracın devrini üzerlerine alamamalarına rağmen davalının aleyhlerine icra takibi yaptığını ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespiti ile %40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/81 Esas KARAR NO: 2023/373 DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ: 25/10/2017 KARAR TARİHİ: 03/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ, DÜŞÜNÜLDÜ:İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin--------- kullanılmak üzere davalıdan------- değişik ebatlarda sac satın aldığını, 25.08.2017 tarihinde tankların üretimi amacı ile bükülüp kaynatılması aşamasında bir kısım plakalarda sac katmerlenmeleri, laminasyon, çatlamalar vb. hatalar olduğunun belirlendiğini, bu gizli ayıpların öğrenilmesini müteakip, imalata devam edilmesinin mümkün olmaması nedeniyle --------tarihinde davalıya ayıp ihbarında bulunulduğunu ve malın iadesi talep edildiğini, davalı şirket yetkililerin firmaya gelerek basit yöntemlerle bir takım ölçümler yaptığını ve malzemelerin iade taleplerini kabul etmediklerini, görüşmelerden olumlu sonuç...