Düzenlemeleri karşısında sigortalı araç sürücüsünün kaza mahallini terk etmesi tek başına teminat dışı hal olarak kabul edilemeyecektir. Sigortalının geç bildirimi yada sigortacıya sunması gereken belgeleri süresinde sunmaması durumunda ancak, ödenecek tazminatta bir artış sağlamış ise tazminatta indirim sebebi olarak sayılmıştır. Sigortacının, trafik sigortalısı hakkında rücuen tazminat davası açabilmesinin sebepleri ve şartları, 2918 sayılı KTK'nin 95 ve ZMSS Poliçesi Genel Şartlarının 4.maddesinde düzenlenmiştir. Bunlar arasında ehliyetnamesiz sürücü tarafından aracın kullanılması sırasında meydana gelen zararlar, münhasıran alkolün etkisi nedeniyle meydana gelen zararlar, rizikodan sonra ihbar ve diğer yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle zararda artış olmuşsa artan kısımla ilgili zararlar, sürücünün ağır kusurlu veya kasıtlı olması halinde meydana gelen zararları vs. saymak mümkündür....
Öte yandan yerel mahkemenin gerekçesinde sözünü ettiği harici oto alım sözleşmesi davacı ile davalı şirket arasında imzalanmış olup, davalı ...'in anılan sözleşmede imzası bulunmamaktadır. Çek, kural olarak bir ödeme vasıtası olup davalı ... sözü edilen harici satış sözleşmesinin kendisini bağlamadığını savunmaktadır. Bu durumda mahkemece davalı ... hakkında taraf şirketler arasında düzenlenen harici oto alım sözleşmesi gerekçe yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalılar ... ve ... Ltd. Şti. yararına BOZULMASINA,peşin harcın istek halinde iadesine, 04/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" KARAR Davacı, haricen yapılan araç satış sözleşmesi ile dava dışı şahıstan satın aldığı aracın bedelini ödediğini, banka kredisi bitince devrinin yapılacağında anlaşıldığını, kredi borçları ödenmeyince araç elinden alınmasın diye taksitleri kendisinin ödemek zorunda kaldığını, harici sözleşmede kefil olan davalı aleyhine yapılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Dava, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak isteğine ilişkindir. Başkanlar Kurulunun 23.2.2004 günlü ve 3 sayılı kararı ile bu tür davalara ilişkin hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi 1.3.2004 tarihinden itibaren Yargıtay 3.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.4.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili, aracın kaza tarihinden önce haricen satıldığını ve zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçesinin müvekkili tarafından yaptırılmadığını ileri sürerek sorumluluğu bulunmadığını savunmuş ise de; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesinde, trafikte kayıtlı motorlu araçların her çeşit satış ve devirlerinin araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi esas alınarak noterce yapılacağı, noter tarafından yapılmayan satış ve devirlerin geçersiz olduğu düzenlenmiş olup, dosyadaki bilgi ve belgelere göre davalının aracı kaza tarihinden önce yasal prosedüre uymaksızın harici olarak satıp teslim ettiği yönündeki savunması hukuki sorumluluğu kaldırmayacağından davalının 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. maddesi gereğince araç maliki, işleten ve sigorta ettiren sıfatıyla, sorumlu olacağı açıktır.(Yargıtay 17.Hukuk Dairesi'nin 14/03/2016 tarih, 2015/7163 E., 2016/3195 K....
Somut olayda; davacı taraflar arasında harici sözleşme olduğunu, aracın 01/06/2011 tarihinde elinden çıktığını iddia ettiğine göre, uyuşmazlık geçersiz dahi olsa sözleşme ilişkisinden doğduğu için olaya TBK’nun 146. maddesinde öngörülen zamanaşımı süresi uygulanacaktır. Yargıtay HGK. ve Yargıtay'ın yerleşik uygulamaları gereği bu tür davalar 10 yıllık zamanaşımına tabi olup; bu süre içinde geçersiz sözleşmeye dayanarak davacı ödediğini geri isteyebilir." şeklinde olup, davacı vekilinin istinaf dilekçesinde de belirtiği üzere taraflar arasında geçersiz de olsa harici araç satış sözleşmesi bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, harici araç satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın hususi araç harici satımından kaynaklanmasına ve davacının sıfatına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 15.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, harici araç satış sözleşmesine dayalı sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca ödenen bedelin iadesinden kaynaklı olup, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Açıklanan nedenle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık, harici araç satım sözleşmesinden kaynaklanmasına, tarafların tacir olmamasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 14.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık, harici araç satış sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, mahkemenin tavsifi de sebepsiz zenginleşme olduğundan, verilen kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 34.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 7.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....