WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA : Hal Hakem Heyeti Kararının İptali İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 04/07/2022 YAZIM TARİHİ : ... Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... tarih ve ... Esas, ... Karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dava "Hal Hakem Heyeti Kararının İptali" talebine ilişkindir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 06/07/2020 NUMARASI : 2019/524 ESAS, 2020/474 KARAR DAVA KONUSU : Hakem Kararının İptali KARAR : Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 09/07/2020 tarih ve 2019/524 Esas, 2020/474 Karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş olup, dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucunda; İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ : Davacı vekili asıl davaya ilişkin dava dilekçesinde özetle; Adana Valiliği Ticaret İl Müdürlüğü Hal Hakem Heyeti Başkanlığı'nın 01/08/2019 tarih ve 43 karar nolu ilam hükmündeki hakem heyeti kararına karşı itirazlarının sunulması ile kararın iptali ve ilgili karara istinaden müvekkil hakkında Adana 13. İcra Müdürlüğü'nün 2019/10030 Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinin tedbiren durdurulması ve dava sonunda iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    in bahse konu 18/02/2019 tarihinde yapılan duruşmaya katılmadığını, dava dosyasının işlemden kalktığını, bu tarihten itibaren geçen 3 aylık süre içerisinde davayı yenilemediğini, bu nedenle davanın açılmamış sayılmasına kararı verildiğini, bunların bilgisi dışında gerçekleştiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri, ... Valiliği Hal Hakem Heyeti Başkanlığının itiraza konu kararları, takip dosyası ve tüm dosya kapsamı HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl ve birleşen dava, ... Valiliği Hal Hakem Heyeti Başkanlığı'nın 01.08.2019 tarihli ... karar nolu kararı ile 01/10/2019 tarihli ... karar nolu kararının iptali istemine ilişkindir....

      Yönetmeliğin 32 maddesinde, yönetmelikten kaynaklanan idari para cezaları dışındaki tüm uyuşmazlıklarda Hal Hakem Heyetine başvurulabileceği düzenlenmiştir. Anılan yönetmelik zaten 5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 7 ve 15. Maddelerine dayanılarak çıkarılmıştır. Bu da göstermektedir ki uyuşmazlık aynı zamanda bu kanundan da kaynaklanmaktadır. Anılan Kanunun Hal Hakem Heyeti ve Toptancı Hal Konseyi başlıklı 10 maddesinin 7 fıkrasına göre Kanunun 14 maddesi dışındaki tüm uyuşmazlıklar Hal Hakem Heyetinin görev ve yetkileri kapsamındadır. Dolayısıyla Hal Hakem Heyeti kararı ve bu karara ilişkin itirazı reddeden mahkeme kararı hatalıdır. Ancak ne var ki az yukarıda değinilen maddenin 5....

        Taraflar arasındaki ihtilaf, sebze ve meyve hal hakem heyeti kararının iptaline yönelik olup,mahkemece, 552 sayılı kanun hükmünde kararnamenin 20. maddesinde toptancı hallerdeki uyuşmazlıkların oluşturulacak hakem heyetince çözüleceği ve hakem kurulu kararına 3 gün içinde aynı hakem kuruluna itiraz edilebileceği, aynı karar çıktığı takdirde de belediye encümenince karar verileceğinin düzenlendiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, 11.3.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5957 sayılı kanunun 18. maddesi ile 552 sayılı kanun hükmünde kararnamenin yürürlükten kaldırıldığı, aynı yasanın 10. maddesinin 5.fıkrasına göre ve bu kanun ile yürürlüğe giren yönetmelik hükümlerine göre hal hakem heyetlerince verilen kararlara karşı bulunduğu yer Ticaret Mahkemesine 15 gün içinde itiraz edilebileceği hükümleri getirildiğinden uyuşmazlığın çözümünde Asliye 2013/12295-14767 Ticaret Mahkemesi görevlidir....

          Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmünde olacağı , Bu kararların 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirileceği, Tarafların bu kararlara karşı on beş gün içinde hal hakem heyetinin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine itiraz edebilecekleri, İtiraz, hal hakem heyeti kararının icrasını durdurmayacağı,. Ancak, talep edilmesi şartıyla hakim, hal hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabileceği, Hal hakem heyeti kararlarına yapılan itiraz üzerine asliye ticaret mahkemesinin vereceği kararların kesin olacağının düzenlendiği, yine aynı kanunun md 10/6' da ise; bu maddede yer alan parasal sınırlar her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanınunun mükerrer 298. Maddesi hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında arttırılır....

            Davaya cevap dilekçesinde, Hakem kurulu kararında ..., yönetmelikte belirtilen evrakları teslim etmemiş, başvuru dilekçesinin ekinde sadece bağış yaptığını gösterir makbuz beyan etmiş, ayrıca zabıta ekipleri tarafından yapılan tespit çalışmasında pazar tezgah açmadığı görülmüştür denilmiştir. Ancak ... tarihli başvurusuna cevap verilmemiş, ...'m ... tarihli başvurusuna cevap verilmemesi, listeye alınmaması, ... tarihli kura usulünün Yönetmelik 13. maddeye uygun yapılmamış olması, listede ... kişi olmasına rağmen ... kişinin kuraya katılması, bunlara rağmen Hakem Kurulu kararında da bu durumların gözönünde bulundurulmaması HAKEM KURULU KARARININ iptal edilmesi gerektiği kanaatini oluşturmuştur..." sonuç ve kanaatine varılmıştır. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, Hal Hakem Heyeti Kararının İptali istemine ilişkindir. Davacı tarafça ... Başkanlığının ... tarihli ... Karar sayılı kararının iptali talep edilmiştir. Hal Hakem Heyeti ve Toptancı Hal Konseyi hakkındaki yönetmeliğin 5....

              - KARAR - Davacı vekili, davacının davalıya teslim ettiği ürünlerin bedelinin ödenmediğini, toplam 3.433,08 TL nin tahsili amacıyla İstanbul Ticaret İl Müdürlüğü Hal Hakem Heyetine 2016/7 dosya nolu ile başvuru yaptıklarını, ancak şikayetlerinin 2016/42 sayılı Hal Hakem Heyeti Kararıyla reddedildiğini, kararın 08/03/2016 tarihinde kendilerine tebliğ edildiğini, Hal Hakem Heyeti Kararı hakkaniyete uygun olmadığı gibi hukuka da aykırı olduğunu, ödemelerin 3.kişilere yapıldığını, ancak ödemenin yapıldığı kişilerin davacı şirketin yetkilisi olmadıklarını, davalının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, bu nedenle de iyiniyetli olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek söz konusu kararın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davalı şirketin aldığı ürünlerin bedellerini ödediğini ve davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

                Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açtığı, yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporuna istinaden ... tarih .../... esas .../... karar sayılı ilam ile davacının alacak tutarının 82.727,19-TL olabileceği hakem heyeti kararını yanlış olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve hal hakem heyeti kararının iptaline kesin olarak karar verildiği, davacının alacak talebi ile ilgili hüküm kurulmadığı görülmüştür. Davalı vekilinin kesin hüküm yönündeki itirazının değerlendirilmesinde; aynı alacağa ilişkin olmakla birlikte Antalya ... ATM' nin dosyasında verilen kararın sadece hakem heyeti kararının iptaline ilişkin olması alacak ile ilgili herhangi bir karar verilmemesi sebebi ile kesin hüküm bulunmadığı, anlaşılmaktadır. Fakat hal hakem heyeti kararının iptalinin gerekçesi davacının daha fazla alacağının olduğu ile ilgili olup mahkemenin talebe rağmen davacının alacağı ile ilgili hüküm kurmaması mahkememizce eksiklik olarak değerlendirilmiştir....

                  le organize ve bütün olarak hareket ettiklerini, amaçlarının müvekkilinin işyerinin adını ve faturalarını kullanarak haksız menfaat elde etmek olduğunun anlaşıldığını, aslen davacının talebi hakkında Hal Hakem Heyeti’nin karar verme yetkisi bulunmadığını, çünkü davacının müvekkili ile bağlantı kurmadığını, onu tanımadığını, davacının ... ile bağlantı kurduğunu, onunla birlikte hareket ettiğini, ...’in Hal’de herhangi bir kaydının bulunmadığını, dolayısı ile uyuşmazlığın Hal Hakem Heyeti’nin görev alanına girmediğini, davacının faize ilişkin taleplerinin de haksız ve hukuka aykırı olduğunu, öncelikle kabul manasına gelmemek kaydıyla, davacının açtığı takibinde Hal Hakem Heyeti'nin kararına dayandığından, Hal Hakem Heyeti kararında herhangi bir şekilde alacaklı olduğunu iddia eden tarafın faiz talep edebileceğine hükmetmediğini, davacının Hal Hakem Heyeti’ne başvurusu esnasında da faiz talebinde bulunmadığını, bu sebeple takip öncesi ve takip sonrası faiz talebinin haksız ve hukuka aykırı...

                    UYAP Entegrasyonu