ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2022 NUMARASI : 2022/427 ESAS DAVA KONUSU : Haksız İşgal Tazminatı (Ecrimisil) KARAR : SAFAHAT : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının haksız olarak taşınmazı işgal ettiği ve müvekkilinin elde etmesi muhtemel kazançlarından yoksun bırakıldığı kesinleşmiş mahkeme kararı ile ortaya konduğunu, Yargıtay kararlarında ve 08.03.1950 günlü ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında haksız işgal haksız eylem olarak nitelendirildiğini, Haksız fiilden kaynaklı tazminat alacaklarından kaynaklı ihtiyati haciz karar verilebileceği Yargıtay kararlarında düzenlendiğini, davalı şirketin haksız işgalci konumunda olduğu mahkeme kararı ile kesinleştiğini, yapılan araştırma sonucunda, borçlu şirketin malvarlıklağını kaçırmakta olduğu, borca yeter mal varlığının bulunamayabileceği ve piyasaya yüklü miktarda borçlu bulunduğu yönünde söylentilerin mevcut olduğu, Müvekkili yönünden riskli hale gelen alacağının tahsili amacıyla, İ.İ.K.257 ve devam...
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, el atmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; uyuşmazlığın kat irtifaklı taşınmaza ilişkin olması nedeniyle Kat Mülkiyeti Kanunu'nun uygulanacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; taşınmaz üzerinde bulunan kat irtifaklı bina tamamlanmadığından davanın genel hükümlere göre çözümleneceğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. HMK.'nun 2/I. Maddesinde “dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır....
Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava şahsi hakka dayalı meni müdahale, eski hale getirme ve ecri misil istemine ilişkindir. Gerek mülkiyet hakkı sahibi ve gerekse başka bir hakka dayanarak mülkiyet hakkı sahibinden taşınmazı belirli bir süre elinde tutma hakkı kazanmış kişiler, mülkiyet hakkının ve sözleşme ile edindiği hakkın kendisine sağladığı yararlanmalar için üçüncü kişilerin engellemeleri karşısında yargı yolu ile hakkın korunmasını isteyebilirler. Bu hak, mülkiyet ve sözleşmeye dayanan şahsi hakkın varlığı süresince mutecavizi fiilen defetme hakkı biçiminde olabileceği gibi, müdahalenin sürekliliği halinde yargı yolu ile de istenebilir. Somut olayda; dosya içerisindeki tapu kaydı, bilgi ve belgelerden taşınmazın Maliye Hazinesi adına tapuda kayıtlı olduğu, davacının şahsi hakka dayalı elatmanın önlenmesine ve haksız işgal tazminatı isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır. Dairemizin 18/10/2018 gün 2018/1414 E.2018/1650 K....
Dava müdahalenin meni ve eski hale getirme istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacıların ortak alana yapılan müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil talep ettiği anlaşılmakla, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ek-1. maddesinde, bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği hükme bağlanmış olup ecrimisil davası Kat Mülkiyeti Kanununun uygulanmasından kaynaklanmadığından; anılan Kanun maddesinin bu istem yönünden uygulama imkanı bulunmamaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 2. maddesine göre, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Ecrimisil istemi de malvarlığı haklarına ilişkin olduğundan, davanın bu niteliğine göre davaya bakma görevi asliye hukuk mahkemesine aittir....
Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 2277 parsel sayılı taşınmaza davalı idarenin kamulaştırmasız el attığı mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve tekmil dosya münderecatından anlaşıldığından, el atmanın önlenmesi, eski hale iade, kal ve ecrimisil davasının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1)Davalı idarece el atılan dava konusu taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilirken eski hale getirme bedeli kararda gösterilmiştir....
ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 500,00 TL eski hale getirme ve kal bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini talep etmiştir....
Davaların isimleri farklı olsa da hepsinin açılmasının ortak nedeni haksız el atmanın ve tecavüzün ortadan kaldırılmasıdır ve böylece malikin mülkiyet hakkının muhafaza edilmesidir. ** Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....
Davalılardan DSİ Genel Müdürlüğünün temyiz itirazlarına gelince; Dairemizin 18.11.2015 tarihli bozma ilamında 458,05 m2'lik moloz-harfiyat dökülü alanın öncelikle eski hale getirme bedelinin ve zemin bedelinin ayrı ayrı hesaplanması, eski hale getirme bedelinin zemin bedelinden az olması halinde eski hale getirme bedeline, zemin bedelinin az olması durumunda ise zemin bedeli ile moloz dökülü bu bölüm için ecrimil bedeline de hükmedilmesi ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma yapılmış olup, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, zemin bedelinin eski hale getirme bedelinden fazla olduğunun tespit edildiği anlaşıldığından eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerekirken zemin bedeline hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir....
Mahkemece, meni müdahale, eski hale getirme ve ecrimisil isteminin reddine, kamulaştırmasız el atma bedeli isteminin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılardan ... vekillerince temyiz edilmiştir. İlk derece mahkemesince, meni müdahale, eski hale getirme ve ecrimisil isteminin reddine, kamulaştırmasız el atma bedeli isteminin kabulü ile davalılardan tahsiline ilişkin karara karşı, davacı ve davalı idare vekillerince yapılan istinaf başvurusunun .... Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesince HMK'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı ve davalı idare vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki ... İlçesi ......