Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, dava dilekçesinde değer kaybı ve ecrimisil talep etmiştir. Mahkemece, değer kaybı, ecrimisil ve eski hale getirme bedellerinin toplamı üzerinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26/1. maddesinde, ''Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.'' denilmektedir. Şu durumda mahkemece; davacının, değer kaybı ve ecrimisil talebi olmasına rağmen talep aşılarak, eski hale getirme bedeline de hükmedilip, kabul edilen bu değer üzerinden faiz işletilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 08/10/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    Davaların isimleri farklı olsa da hepsinin açılmasının ortak nedeni haksız el atmanın ve tecavüzün ortadan kaldırılmasıdır ve böylece malikin mülkiyet hakkının muhafaza edilmesidir. ** Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır....

    Bu durumda; Taşınmaz üzerine dökülen hafriyatın kaldırılıp, taşınmazın kullanabilecek hale gelip gelmeyeceği belirlenerek, kullanılmaz hale gelmiş ise, eski hale getirme masrafları ile zemin bedeli hesaplanarak, zemin bedeli eski hale getirme masrafından az ise taşınmazın zemin bedeline, zemin bedeli fazla ise eski hale getirme masrafına hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, bilirkişi kurulundan ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ....01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ile ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri yönünden verilen dilekçelerle istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ile ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece taşınmazın eski hale getirme bedeli ve ecrimisile karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre taşınmazın değerinin eski hale getirme bedelinden fazla olduğundan taşınmazın eski hale getirme bedeline ve istemle bağlı kalınarak ecrimisile hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, el atmanın önlenmesi ile birlikte kal, eski hale getirme bedelinin ve ecrimisil alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından istinaf kanun yoluna taşınmıştır. İstinaf incelemesine konu edilen mahkeme kararı ile hüküm altına alınan 1.200,00- TL eski hale getirme bedeli ve 3.000,00- TL ecrimisil bedeli olmak üzere, toplam 4.200,00- TL bedelin, 6100 sayılı HMK'nun Ek Madde-1 ve 341/2 maddeleri kapsamında, karar tarihi itibariyle kesinlik sınırı olarak belirlenen 4.400,00- TL'den aşağı olduğundan, davalı idare vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin, kararın kesin olması nedeniyle reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Dava, müdahalenin men'i, eski hale getirme ve ecri misil istemine ilişkindir. Mahkeme kararı davalı vekili tarafından yasal süresi içinde temyiz edilmiş ise de, davacılar vekilinin 26.05.2017 tarihli dilekçesi ile müdahalenin men'i ve kal-eski hale getirme talebinden feragat ettiklerini bildirdiğii anlaşıldığından, feragat konusunda bir karar verilmek üzere mahkeme kararının BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/06/2017 günü oy birliği ile karar verildi....

          Ancak; Yargıtay uygulamalarında bağımsız bölümlerde ve bağlantılı kısımlarda işlem yapılmasını gerektiren durumlarda -Kat Mülkiyeti Yasasının 23. maddesi hükmünün gerektirdiği zorunlu haller dışında- mülkiyet hakkının saygınlığı da gözetilerek -davacı istemde bulunmuş olsa bile- eski hale getirme yükümlülüğünün davacıya yüklenmesi ve onun bu yolda yetkilendirilmiş olması uygun görülmediği gibi İcra ve İflas Yasasının 30. maddesinde de bir işin yapılmasına (yerine getirilmesine) ilişkin ilâmların ne şekilde infaz edileceği açıkça hükme bağlanmış olup; somut olayda mahkemece, dava konusu edilen ortak yerlere davalının müdahalesinin önlenmesi ile kendisine tanınan 35 günlük süre içinde ortak yerlerde ve davalının bağımsız bölümüne bağlantılı kısımlardaki işlemlerin projesine uygun (eski) hale getirmesine hükmedilmesiyle yetinilmesi gerekirken, kararda "işlemlerin davalı tarafınan yerine getirilmemesi halinde davacı tarafından icraen infaz için 5300 YTL avansın davalıdan alınarak eski hale...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Eski Hale Getirme, Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde vekil edeninin maliki olduğu 866 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalının haklı bir neden olmaksızın fırın, saya, wc, mutfak yapmak suretiyle haksız müdahalede bulunduğunu, kendisine yapılan uyarılara rağmen haksız müdahalesine son vermediğini açıklayarak, davalının dava konusu 866 parsel sayılı taşınmaza vaki haksız müdahalesinin men’ini, taşınmazın eski hale getirilmesini, davalının taşınmazı haksız biçimde işgali nedeniyle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 4.000,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini talep etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM, ESKİ HALE GETİRME Taraflar arasında görülen davada; Davacı, Ardeşen Kadastro Mahkemesinin 1992/21 esas, 1997/10 sayılı kesinleşmiş mahkeme kararı ile dava konusu 102 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın 12.92 m2 sinin kıyı kenar çizgisi içinde kaldığının sabit olduğunu, çekişmeli yerde davalılara ait bina ve eklenti bulunduğunu, kiraya verilerek haksız kazanç elde ettiklerini ileri sürerek mahkeme kararının kesinleşmesinden itibaren ecrimisil tahakkuk ettirilerek kıyı kenar çizgisi içinde kalan kısmın yıkımına, eski hale getirilmesine, yapılacak masraflara karşılık olmak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı ...; yargılamaya katılmadığı gibi davaya yanıt ta vermemiştir. Davalılardan ... ve ...; eklentilerin kendileri tarafından yapılmadığını, kiracı-fer’i müdahil Gelişim Tütün Mamulleri Ltd. Şti tarafından yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

                İş sayılı dosyası ile de tespit yapıldığını, davalı tarafın bu müdahalelere ilişkin olarak müvekkillerden rıza ve onay almadığını, bu nedenle davalının taşınmazdaki fiili durumunun ortak yere izinsiz el atmış olması nedeniyle fuzuli/kanunsuz işgal olduğunu, davalının fuzuli işgal sebebiyle kullandığı müddete ilişkin olarak müvekkillerine ecri misil/işgal tazminatı ödemek ve haksız işgal ettiği yerleri boşaltarak taşınmazı eski hale getirmekle yükümlü olduğunu, bu yükümlülükle ilgili ihtarname keşide edildiğini ancak davalı tarafın herhangi bir ödemede bulunmadığı gibi halen fuzuli işgalini sürdürmekte olduğunu, tüm bu nedenlerle davalının haksız işgaline son verilerek haksız işgal ettiği alanlardan tahliyesine ve davalının haksız işgal ettiği ve çıkma yaptığı alanlardaki mimari projeye aykırılıkların yıkılarak mimari projeye uygun eski haline getirilmesi ve bunların bedellerinin müvekkillerine ödenmesini talep etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu