İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili, verilen kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davada bilirkişi raporuna karşı sundukları itirazların değerlendirilmediğini, yetersiz ve hatalı bilirkişi raporuna dayanarak hukuka aykırı karar tesis edildiğini, yeni bir bilirkişi raporu alınması gerektiğini, müvekkili tarafından taahhüt gereklerinin aynen yerine getirildiğini, davaya konu olayda karşı taraf banka tarafından bildirilen borç tutarının ......
Davalı vekili, dava konusu ipoteklerin kullanılan ve kullanılacak kredilerin teminatı olarak süresiz olarak verildiğini, kefalet ve ipoteğin birbirinden farklı olduğunu, her iki teminatında aynı şahsa yönelik olmasının ipoteğin fekkine yönelik değerlendirmenin şartlarını etkilemeyeceğini savunarak haksız ve yersiz davanın reddini istemiştir....
Noterliği aracılığı ile hesap kat edildiği şeklinde ihtarnamenin gönderildiğini, ipotek işleminin hukuka aykırı olduğunu, fekkine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin borçtan sorumlu olmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin kandırılarak, dolandırılarak krediyi kullanan ... şirketinin kredisinden kaynaklı olarak taşınmaz üzerindeki ipoteğin tesis edildiğini, bu işlem hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının ... soruşturma sayılı dosyası ile soruşturmanın devam ettiğini, yapılan ipotek işleminin haksız ve hukuksuz olduğunu belirterek Antalya ili, ... ilçesi, ... Mah. ... ada ... parsel ... nolu bağımsız bölüm kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. Alanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20/09/2021 tarih ve ... Esas ......
, müvekkilinin 90.000.000,00 TL gibi çok yüksek miktarlar üzerinden harç ödemek zorunda bırakılması hakkaniyete ve müvekkilinin bir tüketici olarak ekonomik çıkarlarının ve ekonomik güvenliğinin korunması açısından TKHK’nın hükümlerine aykırı olduğunu, müvekkilinin taşınmazı üzerindeki haksız ve hukuka aykırı ipotek şerhini kaldırabilmesi için, 90.000.000,00 TL gibi yüksek miktarlar üzerinden dava harcını ödeyebilmesinin mümkün olmadığını, yerel mahkeme tarafından verilen karar kanun lafzına ve hukuka aykırı olduğunu, açkılanan nedenlerle Bakırköy 8.Tüketici Mahkemesi 2021/217 E. - 2021/612K. sayılı ve 04.11.2021 tarihli usul ve yasaya aykırı görevsizlik kararının kaldırılarak Bakırköy 8.Tüketici Mahkemesi'nin görevli mahkeme olduğuna, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2014/815 esas sayılı dosyasındaki alacağa yönelik miktarının taşınmazın sahibi tarafından ödendiği ve ipoteğin fekk edildiği, dava konusu ipotek fekk edilmiş olup takibe ve davaya sebep olan davacının davası bu yönüyle konusuz kaldığından davacı vekili tarafından da 05/04/2018 tarihli oturumda da belirtiltiği üzere dava dilekçelerinde ipoteğin fekki talep edilmiş ise de konusuz kaldığı anlaşıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına ve alınan 05/12/2017 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda diğer taleplerinin de reddine yargılama giderlerinin davalıya yüklenilmesine karar verilmiş olmasına göre HMK 'nın 326. maddesi gereğince yargılama giderlerinin davada haksız çıkan taraftan alınması gerekmesine ve davada ipoteğin mülk sahibi tarafından fek edilmesi ve ayıplı mal bedellerine ilişkin taleplerin red edilmesine, bu hususlara ilişkin davacı istinafı bulunmamasına göre HMK 'nın 326. maddesi gereğince yargılama giderlerinin davada haksız çıkan taraftan alınması...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, dava dışı ...'nun davalı bankadan konut kredisi kullandığını ve dairesinin ipotek edildiğini,bu daireyi ipotekli olarak kendisinin aldığını, ... hesabına davalıya konut kapama bedeli 17.500,00 TL'yi EFT yaptığı halde ipoteğin kaldırılmadığını belirterek, banka lehine kayıtlı ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, banka lehine tesis edilen ipotek bedelinin ödenmesi nedeniyle ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Davacı vekili, ipoteğin dava dışı şirketin yalnız kredi borçlarını değil, kefaletinden doğan borçlarını da kapsadığını, kefaletinden dolayı borcu bulunduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı bankanın sehven yazıldığını savunduğu, ipoteğin fekki konulu yazı dışında taraflar arasında ipoteğin kaldırılacağı yönünde bir teklif veya protokole ilişkin yazılı delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir....
Taşınmazın aynına ilişkin ipoteğin fekki davasına HMK'nun 114/1-ç maddesi uyarınca kesin yetki kuralı niteliğindeki HMK'nun 12. maddesi gereği taşınmazın bulunduğu Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi kesin yetkilidir. Öte yandan, ipoteğin fekki yanında ayrıca menfi tespit davası açılmış olması ipoteğin fekki davasında dava şartı niteliğindeki kesin yetki kuralını ortadan kaldırmayacaktır. Menfi tespit davası ile ipoteğin fekki istemi borcun bulunmadığı hukuki sebebine dayalı olduğundan delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğinden tefrik de usul ekonomisine aykırı olacaktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit - takibin iptali ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkili aleyhine Didim İcra Müdürlüğü kanalıyla asıl borçlusu... olan sözleşme nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, takibe dayanak sözleşmeden haberdar olmadığını ve imzalamadığını, müvekkilinin takibe dayanak sözleşmeden sonra imzalanmış olan 24.11.2006 tarihli sözleşme için ipotek verdiğini ve kefil olduğunu, bu sözleşmeden kaynaklanan borcun 09.11.2007 tarihinde kapatıldığını, ipoteğin fekki için yaptığı müracaatların sonuçsuz kalması nedeniyle 01.02.2008 tarihinde davalıya ihtarname göndererek ipoteğin fekkini talep ettiğini, bu ihtardan dört ay sonra takibe geçildiğini, davalı...
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller ve yapılan yargılama neticesinde; dava konusu uyuşmazlıkta davacı tarafın dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin usulsüz bir şekilde konulduğundan bahisle ipoteğin fekki talepli iş bu davayı açtığı, incelenen bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmaz üzerinde 2.950.000,00 TL'lik ipotek konulduğu, ipoteğin fekki davasındaki talebin mahiyeti gereği 2.950.000,00 TL'lik dava değeri üzerinden eksik harcın ikmali gerektiği ancak davacı tarafın verilen kesin mehil içinde eksik harcın ikmalini sağlayamadığı anlaşılmakla davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: ( Ayrıntısı ve Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere ); 1- Davanın USULDEN REDDİNE, ..." şeklinde karar verilmiştir....