kapanması nedeniyle firma ortakları olan T3'ın T2 ve T1 meydana gelen maddi zararlarının tespiti ile şimdilik 1.000TL maddi tazminat ile davacıların meydana gelen manevi zararlarına karşılık olmak üzere T3 için 40.000TL, T2 için 20.000TL ve T1 için 20.000TL olmak üzere toplam 80.000TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda özetle; İİK'nun 5. maddesi uyarınca icra müdürünün yanlış haciz uygulaması nedeniyle davalı kurumun kusurlu olduğuna dayanılarak açılan işbu davada icra müdürlüğünce dosyada borçlu olmayan davacı şirketin mal varlığı üzerine haciz işlemi uygulandığı araçların haciz nedeni ile yakalama yaptırımına uğradığı, davacının şirket olduğunda ticari itibarının etkileneceği de dikkate alınarak davacının haczin kaldırılmasına yönelik maddi masrafları ile şirketin ticari itibarının sarsılması nedeni ile uğramış olduğu manevi zararların olayın oluş şekline ve kısa süre de yanlışlığın düzeltilmesine göre, 200TL maddi zararın tam kabulü ile haksız haciz tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 5.000TL manevi tazminatın kısmen kabulü ile haksız haciz tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir....
Kural olarak, zararın ve kapsamının davacı tarafından kanıtlanması gerekir. (BK m.42/1). Ancak, zararın gerçek miktarının ispat edilemediği, ispat edilmesinin zor olduğu, veya davacıdan beklenemeyeceği durumlarda ise; işlerin olağan gidişi ve zarar görenin aldığı önlemler de göz önünde tutularak, zararın kapsamı hakim tarafından belirlenir. (BK m.42/2). Burada, hakime verilen bir yetkinin ötesinde görevin söz konusu bulunduğu gözardı edilmemelidir. Somut olayda, davalının haksız olduğu tespit edilen haciz işlemi nedeniyle maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yurt dışında çalışan davacının haciz olayı nedeniyle bir çok kez yurda gelmek durumunda kaldığı belirtilerek, ulaşım masrafları ve konaklama giderleri maddi zarar kapsamında değerlendirilerek hesaplama yapılmıştır....
nun yokluğunda yapıldığını, tutanağın orada çalışan ... tarafından imzalandığını ve haczedilen menkullerin yediemin olarak anılan şahsa teslim edildiğini, söz konusu haksız ihtiyati haciz nedeniyle müvekkillerinin borcun tamamını ödemek zorunda kaldığı gibi ihtiyati olarak başlatılan takip nedeniyle fazladan icra ve işlemler için masraf ödemek zorunda kaldığını, işbu haksız fiil nedeniyle müvekkillerinin maddi ve manevi zararının oluştuğunu, ihtiyati haciz kararını veren Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne yapılan yetki itirazının kabulüne karar tesis edildiğini, Bakırköy 3....
Haksız ihtiyati hacizden alacaklının tazminata mahkum edilebilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı, haksız çıkmış olmalı, borçlu (veya üçüncü kişi) malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır. Burada davalı/alacaklının kusurlu olması şart değildir. Yani ihtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden TBK’nın 49. maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. (Bkz....
Somut olayda, yukarıda ayrıntılı olarak açıklaması yapıldığı üzere, haciz tutanaklarındaki ve istihkak davasındaki mahkeme kararındaki borçlu ile davacıların arasındaki ilişkilere ve bağlantılara ilişkin tespitler göz önüne alındığında davalı alacaklının hacizlerinde kötü niyet ve ağır kusur bulunmadığı ve neticeten manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gibi icra memurunun işlemi nedeniyle bakanlığa açılan manevi tazminat isteminde de, araçların trafik kayıtlarına haciz konulması nedeniyle manevi tazminata da karar verilemeyeceğinden, manevi tazminat istemlerinin de reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne kara)r verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, davalı Bakanlığın ve... şirketinin istinafının kabulü ile kararın kaldırılarak bu istemlerin de reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Bkz. haksız hacizde Manevi tazminat şartlarına dair YARGITAY 4....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, 05.05.2023 tarihli ara kararda uyuşmazlık konusunun yargılamayı gerektirdiğinden davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; davanın haksız fiile dayalı sürücü ve sigorta aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davası olup davalı sürücünün haksız fiil hükümleri çerçevesinde meydana gelen maddi ve manevi zarardan sorumlu olduğunu, haksız fiil tarihinin 21.02.2022 tarihi olup haksız fiilden kaynaklı maddi ve manevi zararların bu tarih itibari ile oluştuğundan ve davacı müvekkilinin tazminat taleplerinin de bu tarih itibari ile talep edilebilir hale geldiğini, zararın doğduğu dava dilekçesi ekinde sunulan deliller ile sabit olduğunu, dolayısı ile mahkemenin vadesi gelmiş alacağın bulunmadığı gerekçesi ile ihtiyati haciz taleplerinin reddine dair vermiş olduğu ara kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı .... aleyhine 21/10/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 27/10/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince; Dava haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı...
Tüm bu açıklamalar ışığında,23.600,00 TL kiradan kaynaklanan yoksun kalınan kâr kaybı, 9.178,04 TL tamir ve bakım için yapılan masraflara ilişkin zarar olmak üzere toplam 32.778,04 TL maddi tazminat ile 4.000,00 TL manevi tazminatın eylemin haksız fiilden kaynaklandığı ve tarafların tacir olduğu gözetilerek haksız haciz tarihi olan 15/10/2020 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dolayısıyla, davalının, davacının ceza mahkemesinde mahkûm edildiği ve bu itibarla kendisine (davalıya) borçlu bulunduğu, haczin haksız olmadığı savunmasına itibar edilemeyeceği anlaşılmaktadır. Bir kimse, alacağı olmamasına rağmen bir başkasının malına haciz koyarsa ve muhafaza altına aldırırsa, ortada haksız haciz bulunduğu anlamına gelir. Haksız haciz konulması bir çeşit haksız fiil sayılır ve işbu haksız haciz sebebiyle mahcuz malın sahibi bir zarara uğrar ise, haciz koyduran (sözde) alacaklı, diğerinin uğradığı zararların tümünü tazmin etmek zorundadır. Tazminat mükellefiyetinin kaynağı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49 ile sonraki maddelerine dayanır. Somut olayda da bu durum vardır ve davacının kamyonetine haksız haciz koyduran davalı taraf, tespit ve hesap edilen davacı zararlarını tazmin etmek zorundadır....