dan gelen haksız hareketin sanık ...'a yönelik olması şart olmayıp, sanık ...'ın kardeşi olan sanık ...'ye karşı yapılan haksız hareketin sanık ... yönünden de haksız tahrik teşkil ettiği dikkate alınarak, mağdur ...'nın bu haksız hareketi nedeniyle sanık ... lehine haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İnceleme konusu karar, tarafların sıfatına bakılmaksızın (tacirler dâhil), haksız eylemden kaynaklanan (suç teşkil eden eylemler, haksız haciz, haksız ihtiyati tedbir, haksız şikâyet vb. dâhil) davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlardan olup, ... tarafından karar verildiğinden ve yukarıda sözü edilen ...'nun işbölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve haksız eylemden kaynaklanan kararların temyizen incelenmesi ...'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz incelemesi Dairemizin görevine girmeyip ...nin görevine girdiğinden, temyiz incelemesini yapacak Dairenin belirlenmesi için dava dosyasının 2797 sayılı ...'nun 6644 sayılı Kanun ile değişik 60/2. maddesi gereğince ...'na GÖNDERİLMESİNE, 01.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......
yararlanma haksız rekabet hallerinden sayıldığını, müvekkili şirketin iş ürünlerinden haksız şekilde yararlanılması sebebiyle haksız rekabet oluştuğunu, müvekkilinin iş ürünlerinin izinsiz kullanımı ile haksız fiil oluştuğunu, bu haksız fiil haksız rekabete sebep olduğunu, müvekkili şirketin oluşturduğu internet sitesi içerikleri davalı tarafından haksız olarak, hiçbir emek ve katkı sağlanmaksızın kopyalanıp davalı internet sitesinde kullanıldığını, harcanan emek ve masraf sonucu ortaya çıkarılan ticari değerin haksız surette kullanımına izin verilmediğini, Türk Ticaret Kanununda düzenlenen emeğin korunması ilkesinin ihlali için ihlal edildiği ileri sürülen unsurun meydana getirilmesi için emek harcanmış olmalı, maddi değeri olan bir koruma konusu ortaya çıkmış olmalı, başkasının emeğinden yararlanıldığı sabit olmalı, ihlalde bulunduğu ileri sürülen kişi ihlale konu unsuru bağımsız çabasıyla geliştirmemiş olmalı, bir yararlanma söz konusu olmasının gerektiğini, davaya konu içerikler...
Haksız ihtiyati tedbirden dolayı olan sorumluluk kusursuz sorumluluktur. Yani, haksız ihtiyati tedbir koydurtmuş olan tarafın, bundan doğan maddi zararla sorumlu tutulabilmesi için, ihtiyati tedbiri kötüniyetle istemiş ve koydurmuş olması veya bunda herhangi bir ihmalinin bulunması şart değildir. İhtiyati tedbir haksız ve bundan da bir zarar doğmuş ise, bu haksız ihtiyati tedbiri koydurtmuş olan taraf, (kusurlu olmasa bile) bundan zarar gören karşı tarafa veya üçüncü kişiye tazminat ödemekle yükümlüdür. Bu sorumluluğun kusura dayanmadığı konusunda gerek öğretide ve gerekse uygulamada görüş birliği mevcuttur. Haksız ihtiyati tedbir koyduranın kusursuz sorumluluğu, yalnız maddi zarar (tazminat) içindir. Buna karşılık, haksız ihtiyati tedbirde zarar görenin manevi tazminat isteyebilmesi, ancak BK m. 49'daki şartların gerçekleşmesi halinde mümkündür....
Haksız rekabet TTK'nın 54 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup 54/2. maddede rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırı olarak nitelendirilmiştir. TTK'nın 55. maddesinde sayılanlarla sınırlı olmamak üzere başlıca haksız rekabet halleri düzenlenmiştir. Davacının iddiası TTK'nın 55/1.a.1 maddesi kapsamında ileri sürülmüştür. Anılan maddeye göre; "Başkalarını veya onların mallarını, işlerin, ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini, yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek" haksız rekabet olarak düzenlenmiştir. Haksız rekabetin bulunması halinde açılacak davalar anılan Yasanın 56.maddesinde düzenlenmiştir. TTK'nın haksız rekabete ilişkin hükümleri ile basın hürriyetinin çatışması halinde korunması gereken hukuki yarar somut olayın özelliklerine göre belirlenmelidir. Yargıtay 11....
İlçe sınırları içerisinde dağıtılmış olması ve tüm dosya kapsamına göre manevi tazminat talebinin 30.000,00 TL üzerinden kabulünün uygun olduğu gerekçesiyle haksız rekabete ilişkin davanın kabulü ile davalı eylemlerinin davacı şirket açısından haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ile davalının haksız rekabetinin men'ine, haksız rekabetin neticesi olan maddi durumun ortadan kaldırılması için davalının ticari gaye ile bastırdığı dava konusu ilanların toplatılarak imha edilmesine, maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 18.108,91 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte tahsiline, hükmün ilanına karar verilmiştir....
, dolayısıyla Şarkışla ilçesindeki ekmek üretim maliyetinin 0,90 TL'nin üzerinde olduğunun kabulünün gerektiği, buna karşılık davalının ise bir adet ekmeği 0,90 TL'ye sattığı, bu hususta bir uyuşmazlık bulunmadığı, buna göre davalının eyleminin TTK'nın 55/1-e maddesi anlamında haksız rekabet oluşturduğu gerekçesi ile davacılar vekilinin istinaf itirazlarının kabulüne İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, davalının maliyet değerinin altındaki fiyattan ekmek satması şeklindeki eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, davalının haksız rekabet oluşturan eylemlerinin önlenmesine ve haksız rekabet sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir....
İncelenen tüm dosya kapsamı itibarı ile davacı, davalının ------ ortak olduğunu, kendisinin de aynı oranda ortak olduğunu belirterek, davalının ortak olunan şirketi, sadece kendi şirketine karşı borçlu duruma düşürmeye çalıştığını ve davacıyı kasıtlı olarak saf dışı bırakmak için kötü niyetli davrandığını, davacının ticari ve kişisel itibarını zedelemek için haksız ve asılsız suçlamalarda bulunarak haksız rekabet yaptığını ileri sürmüş, fazlaya dair haklarını saklı tutarak şimdilik ---- maddi ve -------- manevi tazminatın davalıdan alınıp kendisine verilmesini istemiş; oysa davalının haksız rekabet teşkil eden eylemleri dava dışı şirket ile haksız rekabet oluşturmaktadır. Davacıya yönelik haksız eylem söz konusu değildir. Dolayısıyla haksız rekabetten maddi ve manevi tazminat talep etme hakkı şirkete aittir. Davacının iddia ettiği zarar bir yerde yansıma zarar niteliğinde olup, yansıma zararı talep edebileceği haller tahdidi olarak yasalarla belirlenmiştir....
Bu durumda, haksız rekabetin oluşması için fiilin haksız ve/veya hüsnüniyet kurallarına aykırı olması gerekli ve yeterli olup zarar ve ziyan oluşmaması ya da zarar ve ziyanın oluşmasında davalının kusuru bulunmamaması eylemin haksız rekabet oluşturmasına engel teşkil etmez. Dairemizin bozma ilamından sonra alınan ilk bilirkişi raporunda, davalı tarafından, işyerinin önüne, davacının mevcut tanıtım vasıtasının yoldan görülmesini engelleyecek ve karıştırmaya yol açacak şekilde totem dikilmesi biçiminde gerçekleşen eylemin haksız rekabet teşkil ettiği bildirilmiş olup söz konusu görüş olaya uygun ve isabetlidir. Buna mukabil, ek raporda, davacının somut bir zararı tespit edilemediği nedeniyle davalı eyleminin haksız rekabet oluşturmadığının bildirilmesi isabetli olmadığı gibi asıl rapordaki kanaat ile çelişki oluşturmaktadır....
T.T.K. m. 54 'de " (1) Haksız rekabete İlişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. (2) Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır." biçiminde haksız rekabet oluşturan fiiller genel olarak belirtilmiştir. T.T.K. m. 55’de ise başlıca haksız rekabet halleri örnekseme metodu ile belirtilmiştir....