Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İçtihadında “TMK 981, 982 ve 983. maddeleri mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. TMK'nın 973. maddesinde zilyetlik "bir şey üzerinde fiili hakimiyeti bulunan kimse onun zilyedidir" biçiminde tanımlanmıştır. TMK'nın 982 ve 983. maddelerinde zilyetlik herhangi bir hakka bağlı olmaksızın dava yoluyla korunmuştur. Hemen belirtmek gerekir ki, zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek sulh hukuk mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı takdirde dava bir hak davası niteliğini kazanır.” denilmekle salt zilyetliğin korunması davaları ile zilyetliğin tespiti davaları arasındaki fark net bir şekilde açıklanmıştır....

Köyü çalışma alanında bulunan 106 ada 209 parsel sayılı 426.45 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz satın alma, ölünceye kadar bakma kaydıyla hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak 8/28 payı davalı ..., 10/28 payı dava dışı...., 5/28’er payı dava dışı ... ve ... ... adlarına olmak üzere, 106 ada 222, 238, 291, 300, 115 ada 82, 118 ada 210, 228, 235 parsel sayılı ve sırasıyla 1.158.77, 3.722.31, 266.40, 1.363.99, 2.724.29, 35.91, 232.04, 8.671,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ise ölünceye kadar bakma şartıyla hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak, taşınmaz zilyetliğinin tespiti, tapu iptali ve tescil ... ile ... aralarındaki alacak, taşınmaz zilyetliğinin tespiti, tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03.11.2011 gün ve 23/302 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15.05.2012 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı ... bizzat ve karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler....

      miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 249 ada 56 ve 64 parsel sayılı taşınmazların komisyon tespiti gibi, 249 ada 53, 54, 55, 61, 62 ve 63 parsel sayılı taşınmazların ise tespit gibi tapuya tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davacıların çekişmeye konu taşınmazların anneleri ... terekesinden mi yoksa babaları ... terekesinden mi geldiği hususundaki çelişkiyi tam olarak gideremedikleri, ayrıca aynı mevkide hem hükmen hem de kadastro tespiti sonucu adlarına taşınmaz tescil edilmiş olması nedeniyle terekeden gelen haklarının kalmadığı gerekçesi ile karar verilmiştir....

        Mahkemece, paftasında tescil harici yol olarak gösterilen taşınmazın, fiilen yol veya 136 ada 48 parsel sayılı taşınmazın parçası olup olmadığı, davacı tarafın zilyetliğinin bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır. Hal böyle olunca, doğru sonuca varılabilmesi için, taraflara tanık ve varsa diğer delillerini bildirmeleri için süre verilmeli, mahallinde, yöreyi iyi bilen, tarafsız ve olabildiğince yaşlı kişiler arasından seçilecek mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları hazır olduğu halde keşif yapılarak, dava konusu taşınmaz bölümünün zeminde fiilen kamu malı niteliğinde yol olup olmadığı, kamu malı niteliğinde yol olmadığı saptandığı takdirde davacı yanın bu bölüm üzerinde kadastro tespitinin yapıldığı tarihe kadar 20 yılı aşkın süreyle malik sıfatıyla zilyetliğinin bulunup bulunmadığı ve davacı yanın taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin sürdürülüş biçimi sorulup saptanarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu hususlar göz ardı edilerek karar verilmesi isabetsizdir....

          Taraflar arasındaki uyuşmazlık, bir kısım mirasçılar tarafından davalıya yapılan satışın hukuken geçerli olup olmadığı, satış senedi geçerli değil ise davalının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin iktisap sağlayıcı süreye ulaşıp ulaşmadığı konusundadır. Davalı dayanağı 12.6.1982 tarihli satış senedinde tüm mirasçıların imzalarının bulunmaması, mirasçılardan Sabahattin’in imzasının da kendisine ait olmadığının anlaşılması karşısında iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazda bir kısım mirasçıların taşınmaz satışına ilişkin 12.6.1982 tarihli senede değer verilmesi mümkün değil ise de, mahkemece 3.şahıs konumundaki davalının taşınmaz üzerindeki bağımsız zilyetliğinin tespit gününe kadar iktisap sağlayan süreye ulaşıp ulaşmadığı; diğer bir anlatımla zilyetliğinin başlangıç tarihi ile süresi konusunda yapılan araştırma hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Doğru sonuca varılabilmesi için mahallinde yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar huzuru ile keşif icra edilmelidir....

            Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Kadastro sırasında dava konusu 259 ada 17 parsel sayılı 20,46 m2 yüzölçümündeki taşınmaz itirazı Kadastro Komisyonunca kabul edilen davalı ... adına tespitine karar verilmşitir. Davacı ... miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, dava konusu 259 ada 17 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 259 ada 17 parsel sayılı taşınmaz üzerinde tespit gününde davacı tarafın zemini ekonomik amacına uygun olarak kullanmak koşuluyla iktisap sağlayan süreye ulaşan zilyetliğinin bulunmadığı, davacı taraf yararına 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 14.maddesi hükmünde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşmediği, mahkemece yapılan keşif, uygulama ve toplanıp değerlendirilen delillerle belirlenmiştir....

              tan intikalen kalıp kalmadığı, diğer mirasçılara taşınmaz verilmiş ise nereden verildiği ve verilen taşınmazların akıbetlerinin ne olduğu, taşınmazların kim tarafından ne suretle kullanıldığı, ayrıca çekişmeli taşınmazlar üzerinde uzun süredir davalıların zilyetliğinin hangi sebeplere dayalı olduğu etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, tespite aykırı sonuca varıldığı takdirde tespit bilirkişilerin beyanlarına başvurularak aykırılığın giderilmesine çalışmalı; mirasçılık ilişkisi devam ettiği süre zarfında, mirasçı ya da mirasçıların zilyetliğinin taşınmaz üzerindeki zilyetliklerinin tereke adına olduğu, zilyetlik ile iktisap hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeli; usulüne uygun paylaşma yapıldığının ispatlanması halinde ise uyuşmazlığın zilyetlik hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği hususu düşünülmeli, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller hep birlikte değerlendirilip sonucuna...

                Mahkemece, taşınmazın zilyetlikle iktisaba elverişli yerlerden olup olmadığının tespiti bakımından öncesinin niteliği net olarak tespit edilmediği gibi, öncesinin kamu malı niteliğinde yol veya köy boşluğu olup olmadığı hususu üzerinde yeterince durulmamış, taşınmaz bölümünü çevreleyen duvarın hangi tarihten beri mevcut olduğunun belirlenmesi ve taşınmazın niteliği yönünden hava fotoğrafları getirtilerek yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmemiş; gibi tescili istenen taşınmaz bölümü üzerinde davacı tarafın zilyetliğinin süresi ve sürdürülüş biçimi yönünden yapılan araştırma da hüküm vermek için yetersiz olduğu gibi yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin doğruluğu da üç kişiden oluşan ziraatçi bilirkişi kurulundan alınan rapor değerlendirilmek suretiyle denetlenmemiştir. Eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez....

                  in parsel üzerinde zilyetliğinin bulunmadığı açıklanarak senetsizden Hazine adına; 242 ada 4 parsel ... taşınmaz, 10.11.1994 tarihli kadastro komisyonu kararıyla, senetsizden ... oğlu ... adına; 242 ada 29 parsel ... taşınmaz, 26.12.1994 tarihli kadastro komisyonu kararıyla, 1958 tarih 343 tahrir nolu vergi kaydı uyarınca ... oğlu ... adına; 242 ada 36 parsel ... taşınmaz, 17.05.1995 tarihli kadastro komisyonu kararıyla, 1971 tarih 1879 tahrir nolu vergi kaydı uyarınca ... oğlu ... adına; 242 ada 37 parsel ... taşınmaz, 17.05.1995 tarihli kadastro komisyonu kararıyla, senetsizden ... oğlu ... adına; 2 ada 2 parsel ... taşınmaz, 24.10.1984 tarihli kadastro komisyonu kararıyla, beyanlar hanesine okul arsası olduğu şerh düşülerek, senetsizden Hazine adına; 2 ada 2 parsel ... taşınmaz, 24.10.1984 tarihli kadastro komisyonu kararıyla, senetsizden ... Belediyesi adına; 2 ada 3 parsel ... taşınmaz ise, ......

                    UYAP Entegrasyonu