"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasında görülen hakemin reddi davası sırasında davacı taraf vekili 11.07.2008 günlü dilekçesiyle reddi hakem yoluna başvurmuştur. Bu konuda verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Yargıçlar gibi görev yapan hakemlerin, bu görevlerini yerine getirirken tıpkı hakimler gibi tarafsız olmalarını gerektirir. Bu nedenledir ki; H.Y.U.Y.'nın 521. maddesinde de açıklandığı gibi hakemlerde red edilebilir. Red sebepleri hakimlerin red sebepleri gibidir. İncelenen dosya kapsamına göre, hakemin reddi için ileri sürülen hususlar H.Y.U.Y.nın 29. maddesinde tanımı yapılan sebeplerden değildir....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının hakemin baskı altına alındığını ve hakemin tarafsızlığını yitirdiğini işbu iptal davasında ilk kez ileri sürdüğü, tahkim yargılaması sırasında ve hakemce kararının verildiği tarihine kadar bu hususu hiç dile getirmediği, bu davada önce aynı konuda açılan davada da bu iddiayı ileri sürmediği, tüm hakem yargılaması boyunca hiç ileri sürülmeyen ve hakemin hüküm vermeden önce tarafların yargılama prosedürü ile ilgili bir itiraz ve beyanlarının bulunup bulunmadığını hakemin sormasına rağmen böyle bir iddia ileri sürmeyen davacının iptal davası aşamasında ileri sürdüğü bu iddianın dürüstlük kuralına da aykırı olduğu, kaldı ki, dosya kapsamına göre hakemin tarafsızlığını yitirdiğine ve tarafların eşitliği ilkesini ihlal ettiğine dair somut bir veri de bulunmadığı, hakemin ......
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; hakemin reddi sebeplerinden olan HMK'nın 36/1-d maddesine göre "Dava esnasında hakemin, iki taraftan biriyle davası veya düşmanlık bulunması" halinin mevcut olmadığı, savcılık soruşturmasının dava olarak nitelendirilemeyeceği, hakemin reddini gerektirir bir sebep mevcut olmadığı gerekçesiyle talebin reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece verilen ek karar ile; davacı vekilince 26.11.2014 tarihli temyiz talebinde bulunulmuş ise de HMK'nın 418/4 maddesi gereği karar kesin olduğundan temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili ek kararı temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasında görülen tahkim davası sırasında davacı vekili tarafından reddi hakem yoluna başvurulmuştur. Talebi inceleyen merci tarafından hakemin reddi talebinin REDDİNE ilişkin verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Mahkeme hükmü davacı vekiline 26/07/2012 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise, 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y.’nın 432. maddesinde öngörülen 7 günlük yasal süre geçirildikten sonra davacı vekili tarafından 09/08/2012 tarihinde verilmiştir. HMUK 521 .maddesi uyarınca hakemin reddi, usulü hâkimin reddi hükümlerine tâbidir....
Davalı vekili, taraflar arasında akdedilen sözleşmede uyuşmazlığın çözümü için tahkim şartı bulunduğunu, tarafların seçtiği hakemlerce üçüncü hakemin seçilmemesi üzerine hakemin mahkemece belirlenerek dava konusu uyuşmazlığa bakmaya başladığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Bunun tek istisnası HMK'nın 421/2 maddesi gereğince hakemin değiştirilmesidir. Buna göre hakemin değiştirilmesi için geçen süre tahkim süresinden sayılmaz. 2.16. HMK 421/3. maddesi hükmünde yer alan ‘‘Tahkim sözleşmesinde hakemin veya hakem kurulunu oluşturan hakemlerin ad ve soyadları belirtilmiş ise hakemin, hakem kurulunun ya da kurulun karar çoğunluğunu ortadan kaldıracak sayıda hakemin görevinin herhangi bir sebeple sona ermesi hâlinde, tahkim de sona erer.’’ düzenlemesi uyarınca, 03.01.2019 tarihinde başlayan ilk tahkim süreci, hakem ...’ün 11.04.2019 da istifası ile sona ermiş, HMK 427/1. maddesinde belirtilen 1 yıllık tahkim süresi, 03.01.2019 ilk toplantı tutanağı tarihi ile istifa tarihi olan 11.04.2019 arasında 3 ay 8 günlük sürede işlemiştir. 2.17. Doç. Dr. ...’nın katılımı ile yeniden oluşturulan hakem heyeti, 27/10/2020 tarihinde toplanarak tahkim sürecini yeniden başlatmışlardır....
üçüncü hakemin mahkeme tarafından belirlenmesini talep ve dava etmiştir....
Ne varki, davalı yan tahkim ilk itirazında bulunduktan sonra sözleşmenin belirtilen hükmü nedeniyle hakeme başvurmuş, davacı yanın hakem belirlediği, taraf hakemlerinin üçüncü hakemin seçimi konusunda uyuşmamaları nedeniyle mahkemece üçüncü hakemin atandığı ve dava konusu uyuşmazlığın oluşturulan hakem heyetince görülerek karar verildiği görülmüştür. Bu itibarla, artık tahkim şartının geçersiz olduğunun savunulması, çelişkili davranma yasağına aykırı olduğu gibi MK'nın 2. maddesine de aykırı olduğundan tahkim şartı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmelidir. O halde, mahkemece, davanın yukarıda açıklanan gerekçeler ile reddi gerekirken, aynı sonuca yazılı gerekçelerle varılması isabetsiz ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK'nın 438/son maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanması gerekmiştir....
Taraflar isterlerse eski hakemleri tayin edebilirler." düzenlemesi karşısında hakem kararının 439/2-e uyarınca iptal edilmesi halinde tahkim şartının geçerli kalarak uyuşmazlığın hakem heyeti tarafından çözülmesi gerektiği belirlenmiştir.HMK 421/3 maddesinde "Tahkim sözleşmesinde hakemin veya hakem kurulunu oluşturan hakemlerin ad ve soyadları belirtilmiş ise hakemin, hakem kurulunun ya da kurulun karar çoğunluğunu ortadan kaldıracak sayıda hakemin görevinin herhangi bir sebeple sona ermesi hâlinde, tahkim de sona erer." düzenlemesinin yapıldığı; Hakem ... istifa etmesi ve halen seçilen iki hakemin görevde olması nedeniyle karar çoğunluğunun ortadan kalkmadığı ve davacı tarafça 3. hakemin belirlenmemesi nedeniyle mahkemece HMK 416. madde uyarınca üçüncü hakemin atandığı ve tahkim yargılamasına devam edildiğinden mahkemece HMK 411. maddesi uyarınca tespit talebi konusunda mahkemenin yetkisi bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddi yönünde verilen mahkeme kararı usul ve yasaya, açıklanan...
Hakem ...’ün istifası da 11.04.2019 tarihinde ve diğer iki hakemin toplanarak karar verdikleri 10.04.2019 tarihinden bir gün sonradır. Hakemin karar toplantısı ve alınan karardan sonra istifası söz konusu değildir. İki hakem tarafından üçüncü hakemin istifa etmesinden önce toplanılarak karar verildiği anlaşılmaktadır....