Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Hakem heyeti kararının yasaya ve mevzuata uygun olduğunu, fiilen elektriği kesilmeyen kullanım yerinde tüketiciden kesme-bağlama bedeli talep edilemeyeceğini, söz konusu kesme bağlama bedeli oranında bir bedelin ilgili görevli tedarik şirketi tarafından ilgili dağıtım şirketini ödenmesinin zorunlu olduğunu, ödenen bu bedelin tüketicinin bildirimine yansıtılayamacağını, bu nedenlerle davanın reddini, hakem heyeti kararının onanmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Davanın reddine, Selçuklu İlçe Hakem Heyetinin 29/06/2020 tarih ve 1564 sayılı kararının onanmasına kesin olarak karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle hakem heyeti kararının tebliğe çıkartılması/saklanması davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinden temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü; -K A R A R- Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının sigortalısının aracında yolcu olarak bulunan davacıların murisi ...'in meydana gelen çift taraflı trafik kazasında vefat ettiğini belirterek, ... için 30.000,00 TL, diğer davacılar için 10.000,00'er TL tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş, talebini 30.12.2015 tarihinde ... için 193.212,38 TL, ... için 16.594,68 TL, ... için 58.192,99 TL olarak arttırmıştır. Davalı davanın reddini savunmuştur....

    Somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetinin; davacı tarafa bilirkişi incelemesi için gerekli 1.000,00 TL bilirkişi ücretinin yatırılması için 1 haftalık kesin süre verilmesine, dekontun ilgili Hakem'in e-posta adresine gönderilmesine, raporun taraflara e-posta yoluyla tebliğinden itibaren itirazları için 1 hafta kesin süre verilmesine, Hakem Heyeti adına yazışmaların Hakem ...tarafından yapılmasına, ayrıca posta yoluyla tebligat yapılmayacağına, hata verisi gelmediği sürece tebligatın yapılmış sayılacağına dair 17.05.2016 tarihli ara kararının, Hakem ...tarafından davacı asıl ve vekilinin başvuru formunda bildirilen e-posta adreslerine aynı tarihte saat 13:56'da gönderildiği ancak; dosyada e-postanın davacı asıl ve vekiline teslim edildiğine dair bilgi olmadığı görülmektedir....

      DELİLLER VE GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Adana Valiliği Ticaret İl Müdürlüğü Hal Hakem Heyeti Başkanlığının 16/11/2020 tarihli ve ... nolu kararının iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır. İptali istenen Adana Valiliği Ticaret İl Müdürlüğü Hal Hakem Heyeti Başkanlığı'na ait 16/11/2020 tarihli ve ... nolu kararına ilişkin tüm dosya celp edilmiştir....

        Somut olayda; İtiraz Hakem Heyeti kararına esas alınan 11/02/2019 tarihli aktüer raporunun tebliği davalı vekilinin cevap dilekçesinde bildirdiği mail adresine yapılmamıştır. Onun yerine vekille temsil edilen davalı ... şirketine (asıla) tebliğ edildiği; kararı temyiz eden davalı vekili tarafından, tebliğe ilişkin bu usulsüzlüğün de temyiz sebebi yapıldığı görülmektedir. Oysa; davalı ... şirketi davada kendisini vekille temsil ettirmekte olup, davaya cevap veren vekil tarafından da tebliğe esas olmak üzere e mail bilgilerinin cevap dilekçesinde bildirildiği; TK madde 11 gereği vekilin bildirdiği bu adrese tebliğlerin yapılması gerektiği gözetilmelidir....

          Taraflar aralarındaki uyuşmazlığın hakem yolu ile çözülmesi hususunda irade serbestisine sahiptirler....

            Davacı vekili tarafından aktüerya ek raporunun kendilerine tebliğ edilmediği ve gelirin hatalı ve eksik olduğu belirtilerek hakem kararına itiraz edilmiş, İtiraz Hakem Heyetince davacının itirazlarının reddine karar verilmiş ise de davacı tarafa rapora karşı itiraz ve ıslah hakkı tanınmadan karar verilmesi doğru olmamıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması/Saklanması davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, 8.9.2011 tarihinde gerçekleşen çift taraflı kazada sürücü ... 'ın vefatı nedeniyle davacı eşi ve çocukları için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 41.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 15.5.2015 havale tarihli tarihli dilekçesi ile müvekkili ... için 89.108,00 TL, ... için 17.177,00 TL, ... için 24.907,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, talebin reddini savunmuştur....

                Dosyada hakem kararının ve tadil kararının hangi tarihte kesinleştiği ve bu kararların taraflara tebliğini içeren tercüme evraklarının bulunmadığı görülmüştür. Davalı vekili anılan kararın davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğini, savunma hakkının kısıtlandığını, eş anlatımla tanınması istenen kararın usulüne uygun bir tebliğe dayanmaksızın kesinleştirildiğini ileri sürmektedir. Dosya kapsamına göre söz konusu hakem kararı ile tadil hakem kararının dosyadaki tebligat evraklarından bahsedilmişse de, tanınması ve tenfizi istenen hakem tadil kararının taraflara tebliğ edildiğine dair dosyada herhangi bir evrak yada evrak tercümesi görülememiştir....

                  Dosyada hakem kararının ve tadil kararının hangi tarihte kesinleştiği ve bu kararların taraflara tebliğini içeren tercüme evraklarının bulunmadığı görülmüştür. Davalı vekili anılan kararın davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğini, savunma hakkının kısıtlandığını, eş anlatımla tanınması istenen kararın usulüne uygun bir tebliğe dayanmaksızın kesinleştirildiğini ileri sürmektedir. Dosya kapsamına göre söz konusu hakem kararı ile tadil hakem kararının dosyadaki tebligat evraklarından bahsedilmişse de, tanınması ve tenfizi istenen hakem tadil kararının taraflara tebliğ edildiğine dair dosyada herhangi bir evrak yada evrak tercümesi görülememiştir....

                  UYAP Entegrasyonu