Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesi'nin 2019/3719 E sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde 19/09/2019 tarihinde menkul haczi yapıldığını, haczi esnasında borçlu ya da üçüncü kişi tarafından istihkak iddiasında bulunulmamasına rağmen icra memuru tarafından haczin İİK'nın 99. maddesine göre yapılmasına ve davacı alacaklı vekiline dava açması için süre verilmesine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, işlemin iptali ile haczin İİK'nın 96. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır. İlk derece mahkemesi kararında; haciz esnasında hazır bulunan kişinin borçla ve borçlular ile ilgimiz yoktur şeklinde beyanda bulunduğu, bunun dışında bir beyanın olmadığı, bu haliyle geçerli bir istihkak iddiasının bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulüne, 19/09/2019 tarihli işlemin iptaline ve haczin İİK'nın 96. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmiştir....

şirketin alacağını karşılıksız bırakma gayreti içerisinde birlikte hareket ettiklerinden bahisle usul ve yasaya olduğu öne sürülen icra müdürlüğünün söz konusu haciz işlemlerinin İİK 99 maddesine göre yapılmasına ilişkin işleminin iptali ile haczin İİK 96- 97 maddeleri uyarınca yapılmış sayılmasına, istihkak iddiasında bulunan üçüncü şahsın istihkak iddiasının reddi ile haczin devamına, %20 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, 3. kişi tarafından açılan haczin İİK'nun 97. maddesine göre yapılması işleminin iptaline ilişkindir....

İstinaf Sebepleri Şikayetçi borçlu istinaf dilekçesinde; şikayetlerinin maaş haczinin takibin hacizden sonra yapılan itirazları üzerine durdurulmuş olması sebebiyle iptali gerektiği değil, henüz takip kesinleşmeden gönderilen maaş haczinin “ihtiyaten” tesis edilmemiş olması sebebi ile iptalinin gerektiği yönünde olduğunu, yerel mahkeme kararındaki tespitlerde haczin takibin kesinleşmeden önce tesis edildiği kabul edilmiş olmasına karşın, taraflarınca haczin takibe itiraz sebebi ile iptali istenmiş gibi hatalı değerlendirilerek hüküm verildiğini, mahkemece iptal edilmedikçe uygulanan haczin bir kesin haciz olduğunu ve kesin haciz olarak uygulanmaya devam edeceğini, bu durumda yerel mahkeme kararının aksine, kesin hacze göre dosyaya gelen paraların alacaklıya ödenmesinin ihtimal dahilinde olacağını ve ihtiyati hacze itiraz üzerine ihtiyati haciz kalksa dahi maaş üzerine konulan haczin baki kalacağını, yargılama boyunca da müvekkilinin sorumlu olmadığı borçtan dolayı maaşından kesintilerin...

    İlk derece mahkemesince; Haczin İİK.nun 99. Maddesine göre yapılmış sayılmasına yönelik şikayetin reddine, davacı 3. Kişinin açtığı istihkak davasının reddine, şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine dair karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: İlk derece mahkemesi kararına karşı; davacı vekili yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunmuş, gerekli harçlar yasal süresinde yatırılmıştır....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Talep, 3. kişinin haczin İİK’nın 99. maddesine göre yapılması talebine ilişkin şikayet başvurusudur. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre; dava konusu haciz her ne kadar borçlu şirketin eski adresinde gerçekleştirilmiş ise de, İİK'nin 8. maddesi uyarınca aksi ispat edilene kadar muteber olan dava konusu 05/06/2017 tarihli haciz tutanağı içeriğine göre, haciz borçlu huzurunda yapılmadığı gibi, haciz mahallinde borçluya ait herhangi bir evrak bulunmamış olup, haciz adresinin borçlunun ödeme emrinde yer alan ve ödeme emrinin tebliğ adresi olmadığı anlaşılmıştır. İş bu davaya konu hacizden önce yapılan hacze ilişkin evraklar da hükme esas alınamaz. Öte yandan üçüncü kişi eski yönetim kurulu üyesi Abdurrahim Cüneyt Yağcı'nın borçlu şirket yetkilisi olması da tek başına karinenin borçlu lehine işletilmesi için yeterli olmayıp, mahcuzların haciz sırasında mülkiyet iddia eden üçüncü kişi elinde olduğunun kabulü gerekir....

    Şikayet olunan vekili, dava dışı borçlu aleyhine yapılan 2005/2292 sayılı icra dosyasında takibin kesinleşmesi üzerine süresi içinde satış istendiğini ve satış avansının yatırıldığını, 2005/2488 sayılı icra dosyasında ise satış aşamasında dosya borcunun yatırıldığını, haciz fekki taleplerinin bulunmamasına rağmen icra müdürlüğünün re’sen yazı yazarak haczin kaldırılmasını istediğini, ancak borcun eksik hesaplandığının anlaşılması üzerine fek yazısının geçersiz olduğuna ilişkin yazının tapuya aynı gün verildiğini ve düzeltme yapıldığını, haczin düşmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. İcra mahkemesince, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, şikayet olunanın ... 5....

      İcra hukuk mahkemesi bu tür şikayetlerde sınırlı yetkili bir mahkeme olarak, daha çok şekli hukuka göre inceleme yaptığından, maddi hukuka (genel hükümlere) göre inceleme yapılabilmesi için, kanunda bu konuya ilişkin açık bir yetki bulunması gerekmektedir. İstihkak davalarına yönelik inceleme için, bu konuda açık hüküm mevcut olduğundan davacı-alacaklı tarafından ileri sürülen hususların açılacak olan istihkak davasında araştırılabileceği, bu aşamada haczin İİK 99.maddesi uyarınca yapılmasına ilişkin icra memurluğu kararının usul ve yasaya uygun olmadığı, O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekir ki ilk derece mahkemesi kararı da aynı doğrultudadır....

      Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/1091 E 2019/1365 K sayılı ilam içeriğine göre) 10/07/2019 tarihinde arabuluculuk bürosuna başvurduğu, arabuluculuk son tutanağının 11/10/2019 tarihinde düzenlendiği, itirazın iptali davasının14/10/2019 tarihinde açıldığı, itirazın iptali davasının açıldığı tarih itibariyle İİK'nun 264. Maddesindeki 7 günlük dava açma süresinin sona ermediği ve itiraz üzerine duran takipte icra takip işlemi olmayan ihtiyati haczin icrasının devam edeceği anlaşıldığından davanın açıldığı tarihte haksız olan şikayetçinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerekir. Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde, şikayetçi vekilinin bildirdiği istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun reddine, ancak şikayet tarihinden sonra şikayetin konusuz kaldığı anlaşıldığından HMK.nun 353- 1- b-2. Maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, konsuz kalan şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Şikayet İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, İİK'nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ve haczin İİK'nin 96 ve 97, maddelerine göre yapılmamış sayılmasına yönelik şikayet istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.05.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        UYAP Entegrasyonu