Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/813 Esas sayılı dosyasıyla icra edilebilirlik şerhi verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, anılan kararı dosyaya sunarak İcra Müdürlüğüne müracaat ettiğini ve hacizlerin kaldırılması talebinde bulunduğunu, ancak talebin reddedildiğini, red kararının hukuka aykırı olduğunu, diğer taraftan takip dosyasında uygulanan hacizlerin İİK'nın 85. maddesine aykırı ve taşkın olduğunu ileri sürerek İcra Müdürlüğünün 18.10.2019 tarihli işleminin iptaline, aksi takdirde taşkın hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II....
talebin mevcut olmadığı görülmekle, alacaklı vekili tarafından bu yönde bir beyanda bulunulması halinde BAM kararı gereği harç alınmaksızın talebin değerlendirilmesine, borçlu vekilinin talebinin bu aşamada reddine " şeklinde karar verildiğini, taleplerinin dayanağı olan istinaf ilamının konusunun icra Müdürlüğünün 06.02.2020 tarihli kararı olduğunu, bu kararın da dosyadaki hacizlerin kaldırılması, dosyanın infazen işlemden kaldırılması ve fazla ödemelerin iadesine dair taleplerinin reddine dair Müdürlük kararı olduğunu, İzmir BAM 8....
düşürülen takipte hacizlerin devam ettiğinin kabulünün zaten mümkün olmadığını, bu nedenlerle 24/11/2022 tarihli müvekkilinin haczin İİK hükümlerince kaldırılması taleplerinin icra müdürlüğünce reddedilmesinin hukuka uygun olmadığını, bu nedenlerle icra müdürlüğü kararının iptali ile gayrimenkuller üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Öte yandan davacı tarafça, araç üzerinde bulunan hacizlerin kaldırılması talep edilmiş olup, hacizlerin, haczi koyan ilgili kurum tarafından kaldırılabileceği değerlendirildiğinden, bu talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Öte yandan davacı tarafça, araç üzerinde bulunan hacizlerin kaldırılması talep edilmiş olup, hacizlerin, haczi koyan ilgili kurum tarafından kaldırılabileceği değerlendirildiğinden, bu talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Öte yandan davacı tarafça, araç üzerinde bulunan hacizlerin kaldırılması talep edilmiş olup, hacizlerin, haczi koyan ilgili kurum tarafından kaldırılabileceği değerlendirildiğinden, bu talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 08.05.2012 tarih ve 2011/95 E. 2012/57 .... sayılı mirasın reddi kararını ibraz ederek hacizlerin kaldırılmasını talep etmişlerdir. Bu durumda, takibe dayanak ilama göre asıl borçlu sıfatı bulunanlar dışındaki mirasçı borçlular hakkında mirasın reddine karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiş olmakla, İcra Müdürlüğü'nün bu borçlular hakkında haczin kaldırılması işleminde usulsüzlük bulunmamaktadır. İcra Mahkemesi'nce, bu borçlular yönünden haciz işleminin kaldırılması kararının iptali talebinin reddine karar verilmesi gerekirken tüm borçlular yönünden işlemin iptaline karar verilmesi doğru olmayıp mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekirken, onandığı görülmekle karar düzeltme isteminin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 11/06/2019 tarih 2018/814 Esas ve 2019/499 Karar sayılı ilamı gereğince hacizlerin kaldırılmasını ve kurumlara, iş bu hacizlerin fekkine ilişin müzekkere gönderilmesini" talep ettiklerini, İcra Müdürlüğü'nce 08/03/2021 tarihli kararı ile durdurma kararı gereğince duran takibin olduğu yerde kalacağı, haciz konulamayacağı gibi hacizlerin de kaldırılamayacağı gerekçesi ile taleplerinin reddine karar verildiğini belirterek, Ankara 30. İcra Müdürlüğü 2018/10631 Esas sayılı dosyasında haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın iptali ile müvekkilinin menkul, gayrimenkul mal varlıkları üzerinde tesis edilen hacizlerin ve İİK m. 89 hükmü uyarınca gönderilen haciz ihbarnameleri gereği müvekkilinin alacakları üzerinde tesis edilen 3. kişilerde olan alacaklarının üzerine koyulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Kişinin hacizlerin fek talebini kabul edildiğini, aynı mahkemenin alacaklısı ve borçlusu ve hatta konusu aynı olan dosyalarda birbirine taban tabana zıt karar vermiş olması hukuk düzenine aykırılık oluşturacağını, müvekkilinin usulsüz bir şekilde haczedilen mallarının üzerindeki hacizlerin kaldırılması taleplerinin hukuki yarar barındırdığı iddialarının izahtan vareste olduğu için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; İcra dosyasının tarafı olmayan şikayetçi T1 San. Tic. Ltd Şti tarafından, İstanbul 9. İcra müdürlüğünün 2018/17140 Esas sayılı dosyasında Onsa Mücevherat......
Yargılama aşamasında borçlu vekilince 6552 sayılı Yasa'ya göre haczin kaldırılması talebi bulunduğu için Mahkemece 6552 sayılı yasa değerlendirilmesi doğru ise de; Yasa hükümleri incelendiğinde 6552 sayılı Kanun'un 123. maddesi ile 5393 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 8. maddesinin son cümlesinde hacizlerin kaldırılması usul ve yöntemini “söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” şeklinde açıkça belirtmiştir. Bu durumda Mahkemece İcra Müdürlüğü'ne 6552 sayılı Kanun'un 121. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda 15. maddenin son fıkrasına eklenen hüküm gereğince işlem yapılması yönünde talimat verilmekle yetinilmesi gerekirken anılan yasal prosedürün işletilmesi sağlanmadan mevcut hacizlerin kaldırılması şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....