- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin boşandığı eşi ...tarafından davalı bankadan çekilen taşıt kredisinin kefil olduğunu, ancak kefalet sözleşmesini baskı altında imzaladığını ve ayrıca sözleşmede kefalet limiti yazılı olmadığından geçersiz olduğunu, davalı tarafça hakkında Adapazarı 2.İcra Müdürlüğünün 2004/5224 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi yapıldığını, ancak ödeme emrinin ayrı oldukları dönemde boşandığı eşi ile oturdukları adrese gönderildiğinden tebligatın geçersiz olduğunu ve bu nedenle itiraz edemediğini bildirerek 05.04.2004 tarihli kefalet sözleşmesinin zorunlu yasal unsurları içermediğinden geçersizliğine, Adapazarı 2.İcra Müdürlüğünün 2004/3224 Esas sayılı takip dosyasında yapılan tebligatların iptaline, davacının taşınmazına konulan hacizlerin kaldırılmasına ve borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının galerici olan davalıdan Haziran 2007 tarihli sözleşmeyle 06 Y 300 plakalı yarı römork dorseyi 8.000 TL'ye satın aldığını, 2.500 TL yi peşin ödediğini, kalan 5.500 TL için 11 adet malen kayıtlı senet verdiğini, davalının dorsenin mülkiyetini devretmekten kaçındığını, aracın üçüncü kişi adına kayıtlı olduğunu,hacizlerden otoparka çekildiğini, davalının hacizli dorse hakkında davacıya bilgi vermeden hileli davranıp satış sözleşmesini yaptığını, çekilen ihtarnameye cevap vermediğini, icra takibi yaptığını belirterek davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Esas sayılı dosyasında senetlerin davacının boşandığı eşi tarafından kendisine getirildiğini beyan ettiğini, söz konusu ceza dosyasında imzaların müvekkiline ait olmadığının tespit edildiğini, bono ve takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine, %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ... tarihinde takip başlatıldığını, ... tarihinde davacıya ait taşınmazın satışının istenildiğini ancak satış avansının yatırılmadığını, Antalya ......
. - KARAR - Şikayetçi vekili, müvekkili tarafından borçlu ....Tarım A.Ş. aleyhine takip başlatıldığını, ancak 21 adet taşınmazın satışı sonucu elde edilen paranın paylaşılmasına ilişkin 30.09.2011 tarihinde düzenlenen sıra cetvelinin hukuka aykırı olduğunu, hacizlerin öncelik sonralık durumunun yanlış değerlendirildiğini, ipotekli alacaklar ve kamu alacaklarıyla ilgili değerlendirmenin hatalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline, itiraz edilen derecelerdeki bedellerin müvekkili bankaya ödenmek üzere ilgili icra dosyalarına gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunanlar vekilleri, şikayetin reddini istemişlerdir....
Kabule göre de; Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise; icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddi gerekmesine (Yargıtay 14. HD 2019/849- 2021/3529E-K) göre yapılan araştırmaların yeterli olduğundan bahsedilemez. Taşınmazların değerinine ilişkin bir istinaf bulunmadığından davalı Mete'nin borcunun ne kadar olduğunun tespiti ile dava konusu edilen tüm taşınmazların satışının gerekip gerekmediği hususu önem arzetmektedir. Bu anlatımlar ışığında; 1- Davalı Borçlu T10!in davacıya olan borcundan dolayı Antalya 13....
tarafından tapu kaydına konulan ipoteklerden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile yukarıda sayılan bağımsız bölümün üzerinde yer alan diğer davalılar Akbank T.A.Ş. , T3 A.Ş. tarafından konulan ve tapu takyidatında güncel görülecek olan varsa diğer ipotek ve haciz alacaklıları tarafından konulmuş olan (tapu kaydında ve sonradan görülecek olan kişi ve kurumları davaya dahil etme hakkımız saklı kalmak kaydıyla) tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek (fekkine) tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğü’ne bildirilmesine, söz konusu taşınmazın üzerinde bulunan tüm ipotek ve hacizlerden ari bir şekilde taşınmazın müvekkil üzerine tesciline, her halükarda yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar tarafından ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Dosya içine sunulan 08/07/2010 tarihli sulh ve ibra protokolü başlıklı belge içeriğine göre davacı alacaklının takip konusu alacağının ödendiği ve ödeme sonrasında davacı vekilinin icra dosyasında hacizli bulunan taşınmazlar üzerindeki hacizlerin fekki için yazı yazıldığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca protokol uyarınca davanın konusu kalıp kalmadığı üzerinde durularak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi için hükmün bozulması gerekir. Bozma nedenine göre davalı borçlu vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı borçlu vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 825,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine, çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlu şirket; hakkındaki iflasın ertelenmesi davasında verilen tedbir ara kararı gereğince, anılan takipte dosyada mevcut hacizlerin fekki talebiyle yaptıkları başvurunun icra müdürlüğü tarafından reddedilmesi sonucu, anılan ret kararının iptali istemi ile icra mahkemesine başvurmuştur. Mahkemece; şikayete konu icra memur muamelesinin dosya kapsamına, söz konusu mahkeme tedbir kararına, usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....
Ancak somut olayda davacı ile davalı Garanti Koza A.Ş.arasında dava konusu taşınmaza ilişkin konut satım sözleşmesi akdedildiği, dava ve sözleşmeye konu taşınmazın konut niteliği ile davalı Garanti Koza....A.Ş.adına tapuda kayıtlı bulunduğu, davacının sözleşmeye istinaden tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve diğer hacizlerin fekki istemine ilişkin talepte bulunduğu, davacının talebinin taşınmazın aynına ilişkin olduğu sabittir. İpotek borçlusu ve ipotek alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu anlaşılmaktadır....
Ancak somut olayda davacı ile davalı Garanti Koza A.Ş.arasında dava konusu taşınmaza ilişkin konut satım sözleşmesi akdedildiği, dava ve sözleşmeye konu taşınmazın konut niteliği ile davalı Garanti Koza....A.Ş.adına tapuda kayıtlı bulunduğu, davacının sözleşmeye istinaden tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve diğer hacizlerin fekki istemine ilişkin talepte bulunduğu, davacının talebinin taşınmazın aynına ilişkin olduğu sabittir. İpotek borçlusu ve ipotek alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu anlaşılmaktadır....