Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kanberoğlu'na devrine ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacının bu davadaki amacı, yaptığı icra takibi nedeniyle alacağını tahsil edebilmek için yapılan taşınmaz satışının kendisi yönünden geçersizliğini sağlamak olup, davacının bu hakkı ayni değil şahsi sonuç doğurur. Davada tasarrufun iptali sebeplerinin olması halinde İİK'nun 283/1. maddesi uyarınca iptal ve tescil olmaksızın, dava konusu gayrimenkule ilişkin hisselerin haciz ve satışına karar verilmesi gerekir....

    Bank'a satıldığını, bankaya el konulmasına ve satışına ilişkin işlemlerin idari yargı kararlarıyla iptal edildiğini, ancak iptal kararlarının yerine getirilmediğini, bankanın fona devrinden önce 2000 yılında görev yapan yöneticilerin TMSF tarafından yapılan genel kurulda ibra edildiklerini, bu nedenle banka yöneticilerine ve hakim ortaklarına kusur atfedilemeyeceğini, banka yöneticileri aleyhine açılan davalarda yönetici ve hakim ortakların kusursuz olduklarının kesinleşmiş mahkeme kararları ile sabit olduğunu, devir işleminin iptali nedeniyle ...'ın fona devredilmiş bir banka olmadığını, her türlü alacak iddiasının muhatabının banka tüzel kişiliği olduğunu, bu nedenle fon tarafından bankanın hakim ortak ve yöneticilerinden talepte bulunulmasının mümkün olmadığını, ...'ın 22.11.2001 tarihli devir sözleşmesi ile ...'...

      İİK'nın iptal davalarında yargılama usulü başlıklı 281. maddesinin 2. fıkrasında "Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir." hükmünü içermekte olup, bu maddede düzenlenen ihtiyati haciz kararı; tasarrufun iptali davasının yargılaması sırasında alacaklının talebi üzerine mahkemece tedbir niteliğinde verilmiş bir karardır. İİK'nın 283/1. maddesine göre, tasarrufun iptali davası sabit olduğu takdirde alacaklı tasarrufa konu mal üzerinde cebri icra yoluyla hakkını almak yetkisini elde eder. İİK'nın 281/2. maddesi uyarınca verilen ihtiyati haciz kararından sonra, ilgili tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmesi halinde alacaklı, ayrıca bir icra takibi başlatmasına gerek olmadan iptal davası açılmadan önce başlatılan icra takibinden alacağını tahsil edeceğinden, bu ihtiyati haciz kararı İİK'nın 257. ve devamı maddelerinde yer alan ihtiyati haciz kararından bu yönden de farklıdır....

      K. sayılı kararı ile müvekkil şirket aleyhine ihtiyati haciz kararı alındığını ve alınan karar neticesinde, ... İcra Müdürlüğü'nün 2022/... E. sayılı dosyası ile haciz işlemlerine başlandığını ve haciz neticesinde müvekkil şirketin banka hesaplarındaki yüklü tutarda mevduatın bloke edildiğini, müvekkili tarafından, ... İcra Müdürlüğü'nün 2018/1......

        İş Mahkemesinde görülen 2021/269 Esas ve 2021/710 Karar sayılı dosyada hatalı karar verildiğini ve taraflarınca istinaf edildiğini sırf bu nedenle ihtiyati haciz kararının kaldırılmasının talep edilemeyeceğini belirmiştir. Henüz kesinleşmemiş alacağın bedelinin üstünde ve nakden temliğinin hayatın olağan akışına aykırı olması ve davalıların vekillerinin aynı olmasının muvazaanın ispatı niteliğinde olduğunu ve ihtiyati haciz kararının yerinde olduğunu belirterek istinaf talebinin reddini talep etmiştir. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Talep, ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılmasına ilişkindir....

        Dosya içeriği, toplanan deliller, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçe, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve istinaf talebinin kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, delillerin taktirinde isabetsizlik olmadığı, davanın İİK'nin 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, tasarrufun iptaline ilişkin davalarda geçici hukuki koruma yolu olarak sadece ihtiyati haciz talep edilebileceğinin benimsendiği, bu halde alacak davası niteliği taşıyan eldeki davada uyuşmazlık konusu olmayan taşınmaz için ihtiyati haciz verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Hâl böyle olunca Mahkemenin ara karara ilişkin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığından davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

        Maddelerine göre yapılmasına ilişkin memur işleminin iptali ile haczin İİK'nun 99. Maddesine göre yapılmış sayılmasına, muhafaza işleminin iptali ile hacizli menkullerin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı temlik alacaklısı Doğru Varlık Yönetim AŞ. Vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle: Borçlu Kerimoğlu Lastik Oto. Ürn. San. Ltd. Şti. Ve Ali Kerimoğlu hakkında Adana 9. İcra Müdürlüğünün 2019/5719 sayılı dosyası ile başlatılan ve kesinleşen takipte 14.10.2021 tarihinde "Şakirpaşa Mahallesi Turhan Cemal Beriker Bulv. No:243 Seyhan/ADANA" adresinde haciz işlemi uygulandığını, haciz sırasında üçüncü kişi Zerre Lastik Sanayi ve Ticaret Ltd....

        Sayılı dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere tazminata mahkûm edilmesine, taşınmazın devir tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine, İİK madde 281/2 gereğince dava elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku söz konusu olduğundan, davalı T4 adına kayıtlı menkul, gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz tesis edilmesine, ihtiyati haciz kararının dava konusu İstanbul 21. İcra Müdürlüğü 2018/41554 E. Sayılı dosyasından infazına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir....

        Davacı vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Açmış oldukları bu tasarrufun iptali davasında, nam-ı müstear nitelikli tasarrufun iptali davalarına ilişkin verilmiş emsal kararlar gereğince diğer davalıların 3. şahıslardaki hak ve alacakları ve taşınmaz malları ile birlikte taşınır mallarına da ihtiyati haciz konulması gerektiğini, davalı borçlunun diğer davalılar adına ve fakat kendi hesabına edinmiş olduğu tüm mallar hak ve alacaklara ilişkin tasarrufların iptali talep edildiğinden, diğer bir deyişle davalılar adına kayıtlı tüm mal ve hak ve alacaklar dava konusu edildiğinden mahkemenin vermiş olduğu red kararının kaldırılması gerektiğini, kanun koyucunun açılmış olan bu tür tasarrufun iptali davalarının sonuçsuz kalmaması için alacaklılardan mal kaçırmak kastıyla hareket eden borçlular aleyhine teminat karşılığı veya teminatsız ihtiyati haciz kararı verilebileceğinin öngörüldüğünü, ihtiyati haciz kurumunun niteliği gereği bu kararın mahkemece verilebilmesi için ihtiyati...

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu taşınmaza ihtiyati haciz konulmaması halinde taşınmazın davalılarca elden çıkarılma ihtimalinin mümkün hale geleceğini, müvekkilinin telafisi mümkün olmayan zararlar ile karşı karşıya kalmasına sebebiyet vereceğini, davalı borçlunun dava konusu taşınmazı müvekkilinden mal kaçırma kastı ile devrettiğini, yapılan devir işleminin muvazaalı olduğunu, ihtiyati haciz yönünden yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiğini, bu nedenle mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tasarrufun iptali davasında ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Talep ise, tasarrufun iptali davasında ihtiyati haciz talebinin reddi kararına yapılan istinaf talebine ilişkindir....

        UYAP Entegrasyonu