İcra Mahkemesi Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık ...’in beraatine, hakkında İİK’nun 89/4.maddesi gereğince talep edilen tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının onama istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere, yapılan yargılama ve uygulamada isabetsizlik bulunmadığına, birinci haciz ihbarnamesine itiraz tarihi itibarıyla kesinleşmiş ve muaccel bir alacak olmadığına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün İİK 366. maddesi uyarınca ONANMASINA 15.06.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
şikayet ile ceza ve tazminat taleplerinin reddine, şirket yetkililerinin beraatine karar verilmesini talep etmiştir....
nun 89/4. maddesi uyarınca tazminat istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, hükme esas alınan 13.04.2015 tarihli bilirkişi raporunda 3. kişi şirketin haciz ihbarnamesine itiraz tarihinde cari hesap borcunun borçlu defter kayıtlarına göre 330.182,90 tl olduğu, ancak borçluya ait defterlerin tasdikinin süresinde yapılmadığı; davalı 3. Kişi şirketin defterlerinde ise borçluya karşı herhangi bir borcun bulunmadığının beyan edildiği görülmektedir. Ticari defterlerin ispat fonksiyonu HMK 222....
ne haciz ihbarnamesi gönderilmediği anlaşılmakla “gerçeğe aykırı beyanda bulunma” suçunun oluşmadığı ve şikayet dilekçesinde İİK'nın 89/4. maddesine uygun bir tazminat talebi olmadığı gibi, istenen tazminat miktarı da belirtilmediğinden, şikayetçi vekili tarafından İİK'nın 89/4. maddesine uygun olarak açılmış bir tazminat davasının bulunmadığının kabulü ile sonuç itibariyle doğru olan beraat ve tazminatın reddi kararına yönelik şikayetçi vekili ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ın beraatine, tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde müşteki vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının onama istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçuna yönelik olarak kurulan hükmün temyiz incelemesi sonunda; Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere, yapılan yargılama ve uygulamada isabetsizlik bulunmadığına ve 02/04/2009 tarihli Birinci Haciz İhbarnamesine 26/05/2009 tarihinde üçüncü kişi .... adına sanık vekilinin itiraz etmesi ve vekilin beyanından asilin sorumlu tutulamamasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün İİK.’nun 366. maddesi uyarınca istem gibi ONANMASINA, 2-Tazminat talebine yönelik kurulan hükmün temyiz incelemesi sonunda; Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere...
bir borcu olup olmadığı belirlenmeden, eksik araştırma ile tazminat talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olup, itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün istem gibi BOZULMASINA, 26.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nın 89/4.maddesinde "Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" düzenlemesi yer almaktadır. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK'nın 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Tazminat davası, icra mahkemesince genel hükümlere göre değerlendirilmesi gerektiğinden, Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir....
Maddesi gereğince mahkemece nispi harca tabi olan tazminat davası için birinci haciz ihbarnamesinde belirtilen borç miktarı üzerinden hesaplanacak nispi harcın tamamlatılarak karar verilmesi gerekmektedir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 89/4.maddesi hükmünde öngörülen tazminatın kaynağı İİK 89/1 haciz ihbarnamesinden kaynaklanır ve hükmedilecek tazminat miktarı haciz ihbarnamesi ile istenen miktarı aşamaz.İİK'nun 89/4. maddesine göre haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle üçüncü kişinin verdiği cevabın gerçeğe aykırı olduğunun, alacaklı tarafça ispat edilmesi halinde, üçüncü kişi haciz ihbarnamesinde belirtilen bedelle tazminata mahkum edilir. İİK 89/4 maddesi gereğince istenebilecek tazminat miktarının üst sınırı haciz ihbarnamesinde belirtilen borç miktarını geçemez....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Tazminat istemine ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede, Harç noksanlığının Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi gereğince ve 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesinde gösterilen süreler içerisinde tamamlattırıldığı takdirde deliller değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde bir işlem yapılmaksızın tazminat talebi bakımından "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm kurulması, 2- Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan kurulan hükme yönelik incelemede, Ceza Genel Kurulu’nun 02/06/2015 tarih, 2014/11-836 Esas, 2015/191 Karar numaralı kararında da belirtildiği üzere sanık isminin şikayet dilekçesinde belirtilmemiş olması eksiklik niteliğinde olmasına karşın, şikayet dilekçesine icra dosyasına haciz ihbarnamesine itiraz yazısı örneğinin eklendiğinden kimlerin şikayet edildiğinin anlaşılması ve şikayetçi tarafça itiraz dilekçesinde imzası...
Tazminat isteğine yönelik olarak yapılan temyize gelince : Dava ve icra dosyası fotokopi evrakı içinde sanıklara çıkarılan 1. haciz ihbarnamesi, bu ihbarnamenin tebliğine ilişkin tebligat parçaları ve itiraz dilekçesinin olmadığı anlaşılmakla, denetime olanak sağlamak bakımından sanıklara gönderilen 1.haciz ihbarnameleri, tebligat parçaları ve 1.haciz ihbarnamesine yapılan itiraz dilekçelerinin dava dosyası içinde bulundurulması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, müşteki vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı ( BOZULMASINA ), 22.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....