Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi, Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de haciz kaydının terkini mümkündür. Somut olayda; davalı tarafın dava dışı borçlu şirket aleyhine yaptığı takipte, borcun sebebi "15.07.2013 tarihli 150.000,00 TL" alacak olarak gösterilmiş olup, ne takipte ne de cevap dilekçesinde alacağın sebebine, varlığına yada haklılığına dair bir savunma yapılmamıştır. Ayrıca alacağın tarihi 15.07.2013 olarak bildirilmiş iken, takip 07.03.2016 günü başlatılmıştır. Davalı ... hakkında yapılan sosyal ekonomik durum araştırması sonucuna göre, davalı çalışmamakta, kira gelirleri ile geçinmektedir ve aylık 3.000,00 TL geliri ile bakmakla yükümlü olduğu iki çocuğu bulunmaktadır....
Dava, haciz şerhinin terkini isteğine ilişkindir. Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir. İİK'nun 91. maddesi hükmü gereğince gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve eşya arasında ilişki kurulur ve tasarruf yetkisi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi anlamında kısıtlanmış olur. Bu tür kişisel haklar tapu kütüğüne şerh verilmekle hak sahibine eşya üzerinde dolaylı da olsa hakimiyet hakkı kurmasını sağlamaz ise de tasarruf yetkisinin dar manada kısıtlanması sonucunu doğurduğundan taşınmaz üzerinde sonradan bu hakla bağdaşmayan hak kazanan kişilere karşı da ileri sürülebilir hale gelir....
Kararın temyizi üzerine Dairemizin Sayın çoğunluğu, tapudaki haciz şerhinin terkini taleplerinin adli yargıda görülmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir. Bozma gerekçesinde, tahakkuk ettirilen cezanın ödenmemesi nedeniyle haciz konulduğunu, konulan haczin kaldırılmasında verilen cezanın haklı olup olmaması değerlendirilmediğinden idari yargının görevli olmayacağı belirtilmiştir. Türk hukuk sisteminde, alacakların tahsili 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile düzenlenmiştir. İcra ve İflas Kanunu'na göre konulan bir haczin kaldırılmasının adli yargının görev alanına gireceğinde tereddüt yoktur. Kamu alacaklarının tahsili İcra ve İflas Kanunu'na göre değil, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanununa göre yapılır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/21 KARAR NO : 2023/216 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ZİLE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/178 ESAS, 2022/744 KARAR DAVA KONUSU : Tapu Kaydındaki Şerhin Terkini KARAR : Zile Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/178 esas, 2022/744 karar sayılı dava dosyasında verilen tapu kaydındaki şerhin terkini talebinin kabulüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin, Tokat İli,Zile İlçesi,Bahçelievler Mah. 277 ada 72 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, müvekkil dava konusu taşınmazını bankaya ipotek gösterip kredi kullanmak istediğinde, tapu kaydında 18.11.1940 tarihli haciz şerhi bulunması nedeniyle kredi kullanamadığını, ortada geçersiz olan ve sehve konulduğu anlaşılan haciz şerhi bulunduğunu belirterek...
Ticaret Anonim Şirketi'nin şirket ticari faaliyetine devam etmeyerek gayrifaal durumda olduğundan, şirketin tescilli adresinde bulunmaması nedeniyle vergi kaydının terkin edildiğine dair vergi dairesi yazısının İstanbul Ticaret Sicil Memurluğuna Maslak Vergi Dairesince tespit tarihinde, diğer şirket ile birlikte gönderildiği halde, sicil kaydının TTK’nın geçici 7. maddesi terkin edilmediğini, vergi dairesi ve davalıya sicil kaydının terkini için başvuruda bulunulduğunu, davalı tarafından verilen cevapta şirketin sicil kaydının açık olduğu ve terkini için mahkeme kararının gerektiğinin bildirildiğini, davalının şirket kaydının neden terkin etmediğine ilişkin bir açıklama yapamadığını, hakim ortağın sicil kaydının terkinine rağmen bu şirketin sicil kaydının unutularak açık tutulduğunu, terkini zorunlu olan şirketin hakim ortağının tasfiye edilmiş olması nedeniyle ihya yolundan da sonuç alınamayacağını, kanunun yürürlükte olduğu dönemde iki kez yapılan yoklamada şirketin faal olmadığının belirlenmesi...
Maddesi uyarınca haciz varakaları düzenlendiğini, 6183 sayılı kanunun 55, 58, 60, 111 ve 114 maddeleri gereğince borçlunun mallarının haczedilerek paraya çevrilmek suretiyle alacağın tahsil edileceği, mal bildiriminde bulununcaya kadar 3 ayı geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı elli güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacağı hususlarının kanunen düzenlendiğini, belirterek kararın müvekkili idare aleyhine kısmının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine davalı T20 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.11.2008 gününde verilen dilekçe ile haciz şerhinin terkini bu istem olmazsa ipoteğin fekki ve istirdat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin gider olmadığından reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle davalılardan ... İnşaat San. Tic....
Dava tapu kaydındaki haciz şerhlerinin terkini talebine ilişkindir. Somut olayda dava, Çeşme ilçesi Alaçatı Mahallesi 377 ada 8 ve 9 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtları üzerinde bulunan haciz şerhlerinin terkini talebine ilişkin olup haciz şerhlerinin dayanağı olan takibe konu alacak bedelleri toplamı üzerinden eksik peşin harcı ödemesi konusunda davacı tarafa usulüne uygun süre verilmesi, bu sürede eksik harcın tamamlanmaması halinde, HMK'nın 150.maddeye göre dosyanın işlemden kaldırılması, üç aylık yasal süre sonunda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi, eksik peşin harcın ikmali halinde davaya devam edilmesi, açılan dava yönünden bir karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulmuş olması dairemizce yerinde görülmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.01.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu kapdındaki haciz şerhinin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istemine ilişkindir. Davacı vekili, davacı şirketin maliki olduğu ... ilçesi, 26241 ada, 14 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına, önceki malik olan ... Bilişim ve Eğitim Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş'nin Tasfiye Halindeki Türk Ticaret Bankası A.Ş.'ye olan borcu nedeniyle ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Davadaki istemlerden birisi de 6831 sayılı kanunun 2/B uygulaması kaydının tapudan terkini olup, taşınmazın orman dışına çıkarılıp çıkarılmadğı hususunun kaydın terkini isteği açısından irdelenmesi gerektiğinden, mahkemenin bu yöndeki hükmü de temyiz edilmiş olduğundan, temyiz inceleme görevi, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 20.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 14.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....