Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davalı taşınmaz üzerinden geçit hakkı tesis edilirken tarım aletlerinin geçebileceği 3 m genişlik dikkate alınarak geçit hakkı verildiği, daha geniş tarım aleti geçirileceği iddiasıyla geçit hakkının genişletilmesini istemenin objektif iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil edeceği, 5 metre genişliğinde geçit hakkı verilmesi talebinin daha önce görülen davada incelenip değerlendirildiği belirtilerek davanın kesin hüküm nedeni ile reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava geçit yetersizliğinin tespiti ile geçit hakkı alanının genişletilmesi isteğine ilişkindir. Davacının bayii tarafından daha önce açılan davada davacının parseli yararına 3 veya 5 metre geçit hakkı kurulmasının talep edildiği, yapılan yargılama sonunda 3 metre genişliğinde geçit irtifakı tesis edildiği, bu şekilde tesis edilen yoldan her türlü tarım aletinin geçebileceği, davacının nispi geçit ihtiyacının bulunmadığı anlaşılmaktadır....

    Mahkemece, davanın kabulüne, davacının 12424 parsel sayılı taşınmazı yararına davalıya ait 12423 parsel sayılı taşınmazda 23.02.2015 havale tarihli fen bilirkişi raporunda ve krokisinde A harfi ile gösterilen alanda 3 metre eninde olmak üzere geçit hakkı kurulmasına, geçit hakkının tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira, geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....

      Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Somut olayda; mahkemece, bilirkişi raporunda kamu yolundan davalılara ait 3 ve 18 parsel No'lu taşınmazlardan 4 metre genişliğinde 45 metre uzunluğunda halihazırda yol olarak kullanılan kısımdan kuzeye doğru çıkılarak,...'e ait 18 No'lu parselden 252,84 m²'lik bir alanın gittiği hat ile davacıya ait parsele ulaşan bir yol bulunduğu bu yolun 189,75 m2'lik kısmının davacının hissesinin bulunduğu 176 ada 3 parselden geçtiği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir....

        Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün 30. maddesi gereğince aleyhine geçit hakkı tesis edilen 1534 ve 1520 parsel sayılı taşınmazların kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline” ibarelerinin eklenmesine, hükmün HUMK'nın 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.05.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Mahkemece, davacının başka taşınmazlardan geçit hakkı kurulması talebi varsa çevredeki genel yolları gösterir şekilde geniş ölçekli pafta örneği getirtilerek dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda genel yola kesintisiz şekilde ulaşımı sağlayacak tüm alternatifler belirlenerek en uygun alternatif üzerinden geçit tesisine karar verilmesi, davacının başka yerden geçit hakkı kurulması talebi bulunmadığı takdirde ise davanın reddine karar vermek olmalıdır. Kabule göre de; geçit hakkının kişi lehine değil taşınmaz lehine kurulduğu gözönüne alınarak geçit hakkı istenilen her parsel için ayrı ayrı geçit tesis edilmemesi, davacının maliki bulunduğu taşınmazlar yönünden akdi irtifak kurulmaması, aleyhine geçit kurulan taşınmazın bölünemeyeceğinin ve bedel hesaplanırken aleyhine geçit kurulan taşınmaz açısından dört ayrı parsel hakkında geçit tesisi kararı verilmesi ile katlanma yükünün arttığı gözönüne alınarak bedel hesaplaması yaptırılmaması doğru görülmemiştir....

            Mahkemece; davanın kabulü ile, 104 ada 20 parsel lehine 15.10.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda 1. alternatif olarak gösterilen 104 ada 21, 22 ve 26 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü davalı ... vekili temyiz etmiştir.. 1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı ... vekilinin aşağıdaki (2) numaralı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2) Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir. Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır....

              Geçit genel yola ulaşacak biçimde kurulur. Davacının kendisine ait iki ayrı parsel arasında geçişi sağlar nitelikte geçit hakkı kurulması istemi yasaya uygun düşmez. Yasanın tanımadığı ve kurmadığı nitelikte bir hak yargı yoluyla tesis edilemez. Somut olayda davacıya ait 1711 numaralı taşınmazın anayola sınırı bulunmadığından geçit ihtiyacı içinde bulunduğu açıktır. Geçit, davalıya ait 3612 parsel yükümlendirilerek daha güneydeki davacıya ait 3649 parsele ulaştırılarak bırakılmıştır. Geçide ihtiyacı olan 1711 parsel ile 3649 parseller davacıya ait olmakla, 1711 parsel yararına yola ulaşmayı sağlayacak biçimde davacıya ait 3649 parsel üzerinden tapu sicilinde akdi geçit hakkı kurulmadan geçide hükmedilmesi yanlış olmuştur. Mahkemece yapılacak iş, davalıya yeterli süre verilerek akdi geçit hakkının kurulmasının sağlanmasından sonra davalı taşınmazı üzerinden geçide hükmetmek olmalıdır....

                bir tazminat karşılığında geçit hakkı kurulmasına karar verilmesini istemiştir....

                  SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm sonucunun 1 numaralı bendine, "geçit hakkı tesisine" ibaresinden sonra gelmek üzere, "kurulan geçit hakkının taşınmazın kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline" ibaresinin eklenmesine, hüküm sonucuna 6. bent olarak eklenmek “AAÜT gereğince kendini vekille temsil ettiren davalı ... yararına 1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ...’e verilmesine” cümlesinin eklenmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 16.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir. Somut olaya gelince; mahkemece geçit irtifakı tesis edilen yer için sadece bilirkişi raporuna atıf yapılarak infaza elverişli hüküm kurulmaması ve hükümde geçit hakkının taşınmaza ait tapu kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tescili yönünde karar verilmesi gerekirken bu yönde karar verilmemesi doğru görülmemiş ise de belirtilen hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu