Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TC kimlik numaralı ... yerine ... TC kimlik numaralı ...’ın gösterilmesinin mahallinde düzeltilebilir maddi hata olmasına ve satış bedelinin ... kaydı ve mirasçılık belgesindeki payları oranında paydaşlara dağıtılacağının anlaşılmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın % 011,38 oranında hesaplanacak onama harcından temyiz edenlerden peşin alınan 25.20'şer TL’nin mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine, 25.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Gerek savcılık evrakında gerek dosya içerisinde yer ... davalının şikayet dilekçesindeki, kuryenet belgesindeki kredi kartı sözleşmesindeki davalı imzalarının çıplak gözle incelendiğinde farklı olduğu anlaşıldığı gibi davacı Cumhuriyet Savcılığına verdiği 2.4.2004 tarihli dilekçesinde; kredi kartı başvurusu esnasında alınan nüfus cüzdanı fotokopisi ile icraya itiraz esnasında ibraz edilen nüfus cüzdanı örneklerinin farklı olduğunu kabul etmektedir. Durum böyle olunca,30.5.2002 tarihli kredi kartı sözleşmesindeki imzanın davalıya ait olup olmadığının araştırılması gerekir. Davalının sözleşme tarihinden önceki tarihi taşıyan imza incelemelerine esas olabilecek belge örnekleri ile kredi kartındaki harcamalara ilişkin silipler getirtilerek, HUMK’nun 308 ve devamı maddeleri gereğince imzanın davalıya ait olup olmadığı hususunda inceleme yaptırılmalı, bunun sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

      Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine konu ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki paylar oranında, hem paylı hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir. Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekir. Somut olaya gelince; dava konusu parsel hissedarlarından ... ... oğlu olup ...9206 kimlik numaralı olduğu halde davaya kayıt maliki olarak dahil edilen ...’ın ise ... ve ... oğlu (...0454 kimlik numaralı ) olduğu anlaşılmıştır....

        Çöne'nin katılan ... adına düzenlenmiş olan ancak üzerinde kendi fotoğrafının bulunduğu bir nüfus cüzdanını verdiği ve katılanın da bu kimlik belgesindeki bilgiler doğrultusunda 1800 TL bedelli senet düzenlediği, Selma Çöne'nin katılan ... kimliğini kullanarak bu senedi imzaladığı, sanık ...'...

          Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 589. ve devamı maddelerinde yer olan "koruma önlemi" olarak ölüm tarihi itibariyle terekeyi oluşturan unsurları belirlemek, böylece olası ihtilaflarda başvuru kaynağı oluşturmak, bu sayede terekenin içeriği ile ilgili ölüm anındaki durumu öğrenme imkanını elde etmeye yönelik olarak terekede bulunan mal ve hakların tespitine, koruma tedbirlerinin alınmasına ilişkindir. Koruma önlemi olarak terekenin tespiti işlemi, kural olarak bir süreye bağlı olmayıp, bu önlemin alınması olanaksız veya yararsız hale gelmedikçe, tereke paylaşılmadığı sürece istenebilir. Çünkü, koruma önlemi olarak terekenin tespiti işleminin maddi hukuk bakımından haklara ve borçlara bir etkisi bulunmamaktadır. Yargıtay 14....

          Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 589. ve devamı maddelerinde yer olan "koruma önlemi" olarak ölüm tarihi itibariyle terekeyi oluşturan unsurları belirlemek, böylece olası ihtilaflarda başvuru kaynağı oluşturmak, bu sayede terekenin içeriği ile ilgili ölüm anındaki durumu öğrenme imkanını elde etmeye yönelik olarak terekede bulunan mal ve hakların tespitine, koruma tedbirlerinin alınmasına ilişkindir. Koruma önlemi olarak terekenin tespiti işlemi, kural olarak bir süreye bağlı olmayıp, bu önlemin alınması olanaksız veya yararsız hale gelmedikçe, tereke paylaşılmadığı sürece istenebilir. Çünkü, koruma önlemi olarak terekenin tespiti işleminin maddi hukuk bakımından haklara ve borçlara bir etkisi bulunmamaktadır. Yargıtay 14....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet Sanığın şikayetçinin kimlik bilgilerini kullanarak ve kendi fotoğrafını yapıştırarak aldığı, nüfus cüzdanı talep belgesi ile Nüfus Müdürlüğünden nüfus cüzdanı düzenlettiği iddiasıyla resmi belgede sahtecilik suçundan açılan davada; sanığın suçlamayı kabul etmemesi, Nüfus Müdürlüğünde memur olan tanık ...’nin, “…talep belgesini getiren ve bu belgeyi bizden alan kişinin sanık olup olmadığını şu an kesin olarak söylemem mümkün değil, aradan üç yıl geçti, yanlış bir şey söylemek istemiyorum.” şeklinde beyanda bulunması, alınan bilirkişi raporunda; nüfus cüzdanı talep belgesindeki yazıların sanığın eli ürünü olmadığının belirtilmesi karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; nüfus cüzdanının teslimine ilişkin belge aslının Nüfus Müdürlüğünde getirtilerek, teslim belgesi ile dosyadaki nüfus cüzdanı talep belgesindeki imzaların sanığın elinden çıkıp...

            Kimlik No.lu Şükriye Ofluoğlu'na, B)3 Payın T.C. Kimlik No.lu T3 C)3 Payın T.C. Kimlik No.lu T4 D)3 Payın T.C. Kimlik No.lu T1 E)1 Payın T.C. Kimlik No.lu T2 F)1 Payın T.C. Kimlik No.lu T5 G)1 Payın T.C. Kimlik No.lu T6 olmak üzere davacıların hisseleri oranında davalı adına olan tapu kaydının iptali ile iptal edilen hisselerin davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline" Karar verilmiştir. İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Mirasçılardan Şükrüye Ofluoğlu’nun dava dışı olduğunu, davaya katılmadığını, bu sebeple hükme dahil edilmesinin hatalı olduğunu, karardaki “iki taşınmaz” ifadesinin tek bina haliyle fiili gerçeğe aykırı olduğunu, davada muvazaa iddiasını haklı gösterecek bir durumun olmadığını, muvazaa kararının gerekçe ile çeliştiğini, taşınmaz devrinde satış bedelinin paradan başka “EMEK ve HİZMET” karşılığı da olabileceği gerekçeleriyle kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

            Belirtilen durum karşısında,davacının eldeki dava yönünden aktif dava ehliyetinin bulunmadığı açıktır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken;yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, yaşı küçük Hasan'ın 03/08/2022 tarihinde doğduğunu, Hatay'da geçici koruma statüsünde bulunduklarını, yaşı küçük için Hatay İl Göç idaresi müdürlüğünden geçici koruma kimliği için talepte bulunduklarını, taleplerinin değerlendirme aşamasında olduğunu, buna ilişkin bütün bilgi ve belgeleri dosyaya sunduklarını, yaşı küçüğün geçici koruma kimliğinin olmamasının sağlık hizmetlerinden yararlanamayacağı anlamına gelmeyeceğini, milletler arası sözleşmeler gereği yaşı küçüğün sağlık hizmetlerinden faydalanmasının taraf devletlerin sorumluluğu altında olduğunun izah edildiğini, verilen kararın hatalı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

              UYAP Entegrasyonu