Yayıncılık ve Ticaret Limited Şirketi’nin de kurucu ortağı olduğunu belirterek 04/02/2021 tarihli genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği, yapılan yargılama sonucunda Manavgat 3.Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) .... esas ,.... karar ve 06/09/2021 tarihli kararıyla davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin Alanya Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatiyle görevsizlik kararı verildiği, Alanya Asliye Ticaret Mahkemesi ise .... esas .... karar ve 21/02/2022 tarihli kararıyla davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin Manavgat 3.Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatiyle karşı görevsizlik kararı verildiği, her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığının doğduğu, sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava, Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) istemine ilişkindir....
DAVA KONUSU : Genel Kurul Kararının İptali KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, T5 A.Ş.’nin %30 hissesine sahip kurucu ortağı olduğunu, davalı şirketin şimdiye kadar müvekkiline kar payı vermediğini ve şirketin yıllardır zarar ettiğinin söylendiğini, müvekkilinin bilgi edinme talebi ve şirketin işleyişini inceleme isteklerinin yerine getirilmeyerek şirketin finansal tabloları, denetleme raporları gibi bilgi ve belgelerin verilmediğini, TTK'nın 437.maddesi kapsamındaki bilgi istemlerinin yerine getirilmediğini, bu kapsamda davalı şirketin 30.07.2018 tarihli genel kurul toplantısında iki adet önerge sunularak TTK’nın 437/2. maddesi kapsamında, yönetim kurulundan bilgi ve belge talep edildiğini, önergelerdeki hususlarla ilgili bilgi ve belgelerin genel kurul toplantısı sırasında verilmemesi üzerine genel kurul toplantısının ertelenmesinin talep edildiğini ve talepleri doğrultusunda genel kurul gündeminin 3,4,5,6,7,8,9. maddelerinin görüşülmesinin ertelendiğini, müvekkilince...
DAVA KONUSU : Genel Kurul Kararının İptali KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, T5 A.Ş.’nin %30 hissesine sahip kurucu ortağı olduğunu, davalı şirketin şimdiye kadar müvekkiline kar payı vermediğini ve şirketin yıllardır zarar ettiğinin söylendiğini, müvekkilinin bilgi edinme talebi ve şirketin işleyişini inceleme isteklerinin yerine getirilmeyerek şirketin finansal tabloları, denetleme raporları gibi bilgi ve belgelerin verilmediğini, TTK'nın 437.maddesi kapsamındaki bilgi istemlerinin yerine getirilmediğini, bu kapsamda davalı şirketin 30.07.2018 tarihli genel kurul toplantısında iki adet önerge sunularak TTK’nın 437/2. maddesi kapsamında, yönetim kurulundan bilgi ve belge talep edildiğini, önergelerdeki hususlarla ilgili bilgi ve belgelerin genel kurul toplantısı sırasında verilmemesi üzerine genel kurul toplantısının ertelenmesinin talep edildiğini ve talepleri doğrultusunda genel kurul gündeminin 3,4,5,6,7,8,9. maddelerinin görüşülmesinin ertelendiğini, müvekkilince...
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; içerik ve usulsüz tebliğ nedeniyle geçersiz olan birinci ve ikinci ihtarnamelere dayanarak davacı hakkında alınan ve tebliğ edilmeyen 28.06.2003 tarihli genel kurul ihraç kararının anasözleşme ve kanuna aykırı olduğu, davalı kooperatif bünyesinde davacıya kesin olarak tahsis edilebilecek bir konutun bulunmadığı, dava tarihi itibariyle bir ortağın yerine getirmesi gereken parasal yükümlülüklerin 14.634,00 TL olması gerekirken, davacı tarafından 3.545,00 TL ödeme yapılması karşısında davacının genel kurul kararları uyarınca yerine getirmesi gereken parasal yükümlülükleri tam olarak yerine getirmediği, bu nedenle kur'ada kendisine isabet eden konutun kendi adına tescili ve yoksun kalınan kira gelirlerini talep etme hakkının bulunmadığı, ancak konut tahsisi imkânsızlığı sebebiyle 25.568,38 TL tazminat talep etme hakkı olduğu gerekçesiyle, asıl davada ihraç kararının iptali ile ortaklığın devam...
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yönetim kurulu başkanının yokluğuna ve toplantı çağrısının telefonla yapıldığına ilişkin belge, bilgi ve tutanağın dosyaya sunulmadığı, bu nedenle davalı kooperatifin 22.09.2014 tarihli toplantıya yönetim kurulu üyelerinin telefonla çağrıldığını ispatlayamadığı, yönetim kurulunun 3 üye ile toplandığı, toplantıya katılanların oybirliği ile karar aldığı, bu yönleriyle yönetim kurulunun toplantı yeter sayısı ve karar sayısı nisabına uyulduğu, ortada mevcut olan bir yönetim kurulunun kabul edilmesi gerektiği, genel kurul kararının iptalinin istenilmesinin dürüstlük ve iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı ve tek başına genel kurul kararının iptalini gerektirmeyeceği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, kooperatif genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde kat malikleri kurul kararının iptali ve hakimin müdahalesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, birden çok parsel üzerinde kurulu sitede davalı yönetimin aldığı kararların iptali ile hakimin müdahalesi ve kayyum tayini talep edilmektedir. Mahkemece; koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir.Getirtilen tapu kaydına göre ,taşınmazın birden çok parselde kurulu bulunduğu anlaşılmıştır.Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 8. maddesinde Sulh Mahkemesinin genel olarak bakabileceği davalar gösterilmiştir....
un 08.02.2024 tarihinde Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne başvurarak genel kurul kararının tescil ve ilanını talep ettiğini, ancak iş bu talebinin müdürlükçe TTK 407/2 'ye dayalı olarak 26.12.2023 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında en az bir yönetim kurulu üyesinin hazır bulunmadığı gerekçesi ile iade olunduğunu, tek yönetim kurulu üyesi vefat etmiş olduğundan bir yönetim kurulu üyesinin hazır bulunduğu genel kurul yapılmasının fiilen mümkün olmadığını, davalı şirketin türü anonim şirket olduğundan müdür ...'un genel kurulu toplantıya davet etme yetkisi bulunmadığını, her hususta anlaşmaya vararak yeni yönetimi seçmek amacıyla genel kurul toplantısı yapan pay sahiplerinin, genel kurul toplantı tutanağının tescil ve ilanına yönelik taleplerinin TTK'nın 407/2 'deki yasal düzenleme nedeni ile sicil müdürlüğü tarafından reddedildiğinden mahkemeye başvurarak yönetim kurulunu seçmek için genel kurulu toplantıya davet etmek üzere mali müşavir, pay sahiplerinden davacı müvekkili ...'...
Davacılar vekilince genel kurul toplantısına sunulan vekaletname incelendiğinde ise, genel kurul toplantı tarihi ve her bir pay sahibinin sahip olduğu pay adedi yazılı olmadığından söz konusu vekaletnameye istinaden vekilin genel kurula kabul edilmemesinde anılan yönetmeliğe aykırı bir yön bulunmamaktadır. Davacılar vekaletnamenin geçerli olmaması nedeniyle, genel kurula katılamamışlardır. TTK’nun ‘İptal davası açabilecek kişiler’ başlıklı 446/1-a maddesinde ise; “Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten” hissedarların genel kurul kararının iptali davası açabileceği düzenlenmiştir. Buna göre TTK.’nun 446/1 maddesi hükmü uyarınca davacıların dava açma hakkı bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Davacıların dava açma hakları bulunmadığından genel kurul kararının esas yönünden incelenmesine gerek görülmemiştir....
Davacılar vekilince genel kurul toplantısına sunulan vekaletname incelendiğinde ise, genel kurul toplantı tarihi ve her bir pay sahibinin sahip olduğu pay adedi yazılı olmadığından söz konusu vekaletnameye istinaden vekilin genel kurula kabul edilmemesinde anılan yönetmeliğe aykırı bir yön bulunmamaktadır. Davacılar vekaletnamenin geçerli olmaması nedeniyle, genel kurula katılamamışlardır. TTK’nun ‘İptal davası açabilecek kişiler’ başlıklı 446/1-a maddesinde ise; “Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten” hissedarların genel kurul kararının iptali davası açabileceği düzenlenmiştir. Buna göre TTK.’nun 446/1 maddesi hükmü uyarınca davacıların dava açma hakkı bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Davacıların dava açma hakları bulunmadığından genel kurul kararının esas yönünden incelenmesine gerek görülmemiştir....
İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla Kurul kararının anılan kısmının iptaline karar verildiği, bu arada Ankara ......