Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; davacı, davalı Kırma- Taş İnşaat T4 Anonim Şirketi'nde ortak olduğunu, artan borç ve haciz baskı nedeniyle paylarının davalı T3'a muvazaalı olarak devrettiğini, sermaye artırımına yönelik genel kurula katılımı olmadığı halde yokluğunda usulsüz yapılan genel kurul ile davalının hakim ortak haline geldiğini belirterek sermaye artırımına yönelik genel kurul kararının ve pay devrinin yokluğunun tespiti ile şirket ortaklık paylarının belirlenmesini talep etmiş, davalı, pay devrinin usulüne uygun gerçekleştirildiğini, sermaye artırımına yönelik 07/06/2013 tarihli genel kurulun davacının divan başkanı olarak katılımı ile gerçekleştirildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, 11/06/2013 tarih, 2013/41 sayılı yönetim kurulu kararı ile ortaklar pay defterindeki kayıtlar uyarınca pay devrinin usulüne uygun gerçekleştiği, pay devirlerinin gerçekleşmesi sonrası davacının şirkette payının kalmadığı bu nedenle, davaya konu genel kurul kararının yokluğunu...

ve dolayısı ile ciro/gelir kaybına uğramasına sebep olması da muhtemel olduğunu beyanla Genel Kurul kararlarının yürütülmesinin geri bırakılması Şirket ve pay sahipleri açısından zarara sebebiyet verecek, Şirket işleri ve yönetimi bu yönde bir karardan olumsuz etkilenecek olduğundan Genel Kurul kararlarının yürütülmesinin geri bırakılması taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Hukuk Dairesi ESAS NO : 2014/14676 KARAR NO : 2015/409 emsal içtihadında da belirtildiği gibi 6102 sayılı TTK'nın 595. maddesinde limited şirketlerde pay devrinin yazılı şekilde yapılıp noter tarafından onaylanması ve devre ortaklar genel kurulunca da onay verilmesi şartına bağlandığı, taraflar arasındaki pay devrinin noterde yapıldığı, şirket iki ortaklı olup ortaklar hisse devri konusunda anlaştığından noter evrakının ortaklar genel kurul kararı olarak kabulü gerekeceği ...denilerek noter belgesinin dahi kurul kararı yerine geçeceği kabul edilen bu durumda bu olaydaki gibi alınmış bir genel kurul kararının iptalinin istenmesinde hukuki yararı bulunmadığından TMK 2.madddesine aykırılık oluşturacağından yerinde görülmeyen davanın reddine karar vermek gerekmiştir....

      CEVAP Davalılar vekili cevap dilekçesinde; Kırma-Taş İnşaat Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş'nin 21.05.2013 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında hisse devri gerçekleştiğini, olağanüstü genel kurul toplantısının çağrısının da kanunda öngörülen şekilde yapıldığını ve Ticaret Sicili Gazetesinin 06.05.2013 tarih, 8313 sayılı nüshasında ilan edildiğini, ayrıca nama yazılı pay sahiplerine taahhütlü mektupla ve elden imza karşılığı çağrı, toplantı ve gündemin bildirilmesi suretiyle süresi içinde yapıldığını, 21.05.2013 tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurul toplantısında hisse devri kararı alındığını, divan başkanlığına da davacı ...'...

        İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu şirket sicil dosyasında, hisse devrinin reddedildiğine dair herhangi bir genel kurul evrağına rastlanmadığını, ilgili genel kurul tutanağında %50- %50 oranıyla karar verildiğini ve pay devrinin onaylanmasının sürüncemede bırakılarak ne kabul ne de reddedildiğini, bu nedenle davalı tarafından yapılan işlemde bir usulsüzlük bulanmadığını, davada zorunlu hasım olmaları nedeniyle aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilemeyeceğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....

        İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu şirket sicil dosyasında, hisse devrinin reddedildiğine dair herhangi bir genel kurul evrağına rastlanmadığını, ilgili genel kurul tutanağında %50-%50 oranıyla karar verildiğini ve pay devrinin onaylanmasının sürüncemede bırakılarak ne kabul ne de reddedildiğini, bu nedenle davalı tarafından yapılan işlemde bir usulsüzlük bulanmadığını, davada zorunlu hasım olmaları nedeniyle aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilemeyeceğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....

          ve tüzel kişiliğini sona erdirme sonucunu doğuracağını bildirerek tedbir talebinin reddi yönünde görüş bildirmiş olduğu,........şirket ortaklarının, kardeş durumunda olan davacı ile birleştirilen dosyada davalılardan (aynı zamanda dava konusu genel kurul kararı ile yönetim kurulu üyeleri olan) ibaret olmasına, anonim şirketin mahiyetine ve faaliyetlerinin düzenli şekilde sürdürülmesinin zorunlu olmasına, olayın özelliklerine ve şartlarına, ölçülülük ilkesine, genel kurul kararlarının kapsamına ve mahiyetine göre, şartları oluşmayan 'davalı şirketin 30.12.2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yürütmesinin durdurulması' yönündeki TALEBİN REDDİNE...." şeklinde karar verilmiştir....

            Davacı tarafından, bu genel kurul kararlarına çağrılmadığı belirtilerek genel kurul kararlarının iptali talep edilmektedir. Mer’i TTK’nun 426/1 maddesinde; “Senede bağlanmamış paylardan, nama yazılı pay senetlerinden ve ilmühaberlerden doğan pay sahipliği hakları, pay defterinde kayıtlı bulunan pay sahibi veya pay sahibince, yazılı olarak yetkilendirilmiş kişi tarafından kullanılır.” Hükmü düzenlenmiştir. Dolayısıyla; pay devrinin şirkete karşı ileri sürülebilmesi için, bir başka deyişle genel kurula katılma ve oy kullanma, iptal davası açma, kar payı alma vs. hakları kullanabilmesi için pay devrinin pay defterine kaydedilmiş olması gerekmektedir. Dolayısıyla ortaklık haklarını pay defterine kayıtlı ortaklar kullanabilecektir....

              in "..." adı altında davalı şirketi kurduklarını, davalı şirketin genel kurullarının pay sahiplerine çağrı ve tebligat yapılmadan ve Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilmeden yapıldığını, yine pay sahibinin sahte imzasıyla genel kurul kararlarının alındığını, bu nedenle davacının sahte imzası kullanılarak imza atılan limited şirket genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğunu, usulüne uygun seçilmiş yönetici bulunmadığından, seçilen yöneticilerin seçildiği andan itibaren şirketle ilgili yetki ve işlemlerinin geçersiz sayılması gerektiğini ileri sürerek davalı ... Gıda ve Turizm Limited Şirketinin, davacı ...'in sahte imzası ile yapılan .../01/2001 tarihli 4 nolu şube açılmasına ilişkin, 09/01/2003 tarihli 7 nolu ...'in ... seneliğine şirket müdürü seçilmesi, .../06/2007 tarihli 14 nolu şube açılmasına dair, .../11/2012 tarihli 16 nolu ...'...

                ın şirkete karşı açtığı genel kurul kararının iptali davasında husumet itirazında bulunabilmek için kötüniyetli olarak alındığını ve batıl olduğunu ileri sürerek, davalı şirketin 02.04.2013 tarihli yönetim kurulu kararının geçersizliğinin ve müvekkili ...'ın şirket hissedarı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, hisse devrine ilişkin sözleşmelerin ibraz edilmediği için hisse devrinin pay defterine işlenmediğini, başka bir davanın yargılaması sırasında devre ilişkin sözleşmelerin sunulması üzerine müvekkilinin devredilen hisselerin pay defterine işlenmesine karar verdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu