WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, dava kooperatif genel kurul kararlarının iptaline ilişkin olup, Mahkemece, yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de; ilke olarak 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 53. maddesi kapsamında kooperatif üyelerinin genel kurul kararlarına karşı bu kararların iptallerini isteme hakları bulunmakla birlikte; mutlak butlanla batıl kararlar bakımından, bu tür kararlar baştan beri hükümsüz olan, sonradan geçerlilik kazanma olanağı olmayan, emredici kurallara, kamu düzenine veya ahlaka ve adaba aykırı veyahut konusu olanaksız olan kararlar olup, bu kararlar, baştan beri hüküm ifade etmeyen kararlar olduğundan, genel kurul kararı iptali davalarında mahkemece kararların mutlak butlanla batıl olup olmadıkları hususu üzerinde re’sen durulması gerekir....

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, asıl davada 30.06.2005 tarihli genel kurulun 12. maddesinde ve birleşen davada 30.06.2006 tarihli genel kurulun 8. maddesinde alınan, eski yüklenici olan ve 2004'de yönetici olan A. ... ...’a eski alacaklarına karşılık iki adet dükkanın verilmesi kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, anılan genel kurul kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını ve kararlarının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davaların reddini istemiştir. Mahkemece, genel kurul kararına konu yüklenici firmanın ilgili dönemlerde tahakkuk eden bir alacağının bulunmadığı, bu nedenle kararların usul ve kanuna uygun olmadığı, batıl olduğu gerekçeleriyle, asıl ve birleşen davanın kabulüne, anılan iki ayrı genel kurulda verilen 12. ve 8. maddelerin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Öncelikle dava konusu olan genel kurul kararları dosyaya kazandırılmadan karar verilmesi isabetsiz olmuştur. 2)Davacı kooperatif üyesinin, kendisine yönelik aidat ve kararlaştırılan faiz oranı talep edilmeden genel kurul kararlarının iptalini istemesinde hukuku menfaati mevcuttur....

        Mahkemece, açıklanan prosedürün eksiksiz uygulandığının davalı tarafça ispatlanamaması karşısında 03.06.2007 tarihli genel kurul maddelerinin mutlak butlanla malûl olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. ...- Kabule göre de, mahkemece 03.06.2007 tarihli dava konusu genel kurul kararlarının yoklukla malûl olmadığı sonucuna varılmış ise de; ilk karar gerekçesiyle birlikte bozma ile ortadan kalktığı için iptale konu kararların 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 53. maddesi uyarınca yasaya, anasözleşmeye ve objektif iyiniyet kurallarına aykırı olup olmadığı, diğer anlatımla iptali kabil olup olmadığı önce dava açma koşulları ve gerektiğinde davanın esası yönünden incelenip tartışılmadan, genel kurulun iptaline yönelik talebin reddine karar verilmesi de doğru olmamıştır....

          Bu şirketlere ilişkin farklı tarihlerde yapılan genel kurul toplantılarında da davacımızın sahte imza nedeniyle ve diğer nedenlerle genel kurul kararlarının iptalini talep ettiği; mahkememizce o dosyalarda da Adli Tıp Kurumundan ve bilirkişi heyetlerinden imza sahteciliği yönünden rapor alındığı; o dosyalarda da bazı genel kurul kararlarındaki imzanın davacı imzası olmadığı, sahte imza olduğu nedeniyle o genel kurul kararlarının iptaline hükmedilmiştir. Ancak dosyamız ile o dosyalar arasında bir fark bulunmaktadır. MK'nun 2. Maddesi gereğince hiç kimse hakkını kullanırken kötü niyetli davranamaz. Bu davada, davacının imzasının sahte olduğu tespit edilen genel kurul toplantılarında en son tarihli olan toplantı 12/06/2009 tarihli olup bu 2008 yılına ait genel kurul toplantısıdır....

            Davada, tasfiye halinde bulunan kooperatife 21 kişinin üye olarak alınmasına ilişkin yönetim kurulu kararının iptali ve bu kişilerin katılımı ile gerçekleşen 16.04.2012 tarihli genel kurul kararlarının iptali talep edilmektedir. Bir üyenin diğer bir üye aleyhine üyeliğin iptali konusunda dava açamayacağı, dolayısıyla bu konuda kooperatif yönetim kurulu kararlarının iptal edilemeyeceği dikkate alındığında, mahkemenin üyelik iptali talebi konusunda verdiği kararın gerekçesi hatalı olmakla beraber, karar sonucu itibari ile yerinde olmuştur. Ne var ki, genel kurul kararlarının da iptaline karar verilmiş ise de; halen devam eden üyelikleri dolayısıyla bazı üyelerin genel kurulda hazır bulunması ve oy kullanmasında yasa ve anasözleşmeye aykırı bir yön bulunmadığı halde bu şahısların üyelikleri daha önceden iptal edilmişcesine üye olmayan şahısların genel kurula katıldığından bahisle genel kurul kararlarının tümünün iptaline karar verilmesi çelişkili ve hatalı olmuştur....

              Hâkim butlanın ileri sürülmesinin dürüstlük kuralına aykırı veya hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup olmadığını her olayda re’sen ve ahval ve şartların heyeti umumiyesini göz önünde tutarak serbestçe takdir edecektir (Moroğlu, Erdoğan: Anonim Ortaklıkta Genel Kurul Kararlarının Hükümsüzlüğü, İstanbul 2017, s. 194). Oysa yokluk durumunda, ortada şekli bakımdan dahi bir genel kurul kararı bulunmadığından bunun yokluğunun tespit edilmesinin istenmesi hiçbir şekilde hakkın kötüye kullanılması kapsamında değerlendirilemeyecektir (Moroğlu, s. 37) 21. Yokluğun bir hukukî işlemin kurucu unsurlarındaki eksikliği ifade etmesinden hareketle genel kurul kararlarının yokluğunun tespitine karar verilmesi için öncelikle kurucu unsurlarının neler olduğunun belirlenmesi gerekir. Genel kurul kararlarının kurucu unsurları “genel kurul” ve “karar”dır....

              maddelerinin de usul ve hukuka aykırı olduklarını, iptallerinin gerektiğini, davalının kötü niyetli davrandığını ve kanuna aykırı kararlar aldığını iddia ederek; dava konusu genel kurul kararlarının yürütülmesinin tedbiren durdurulmasına, söz konusu genel kurulun ve genel kurulda alınan tüm kararların iptaline, 30-05-2019 tarihli genel kurul kararlarının tamamının iptal edilmemesi halinde müvekkilinin olumsuz oy kullanarak muhalefet ettiği kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                Davalılar vekili, davacı tarafın iddialarının genel kurul kararlarının iptalini gerektirecek nedenler olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen billirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacılardan ...'ın davalı kooperatife karşı mali yükümlülüklerini yerine getirmediği için üyelikten ihracına karar verildiği hususunun ...3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2008/652 Esas sayılı dosya kapsamına göre sabit olduğundan taraf sıfatı bulunmadığı, diğer davalı ...yönünden anılan genel kurul kararlarının mutlak butlanla malul sayılmasını gererektirir koşulların oluşmadığı, genel kurulda alınan kararların kanuna, anasözleşmeye ve iyiniyet esaslarına aykırılık içermediği ve iptallerini gerektirir bir husus bulunmadığı, kooperatifin yasal organlarının bulunduğu, davacı iddialarının yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

                  Davalı kooperatif vekili; davacının genel kurul kararlarının iptali davasını süresi içinde açmadığını, davacının genel kurul tarihinde davalı kooperatifin üyesi olduğu hususunu ispat etmek zorunda olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu