WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın 21.06.2008 tarihli genel kurul toplantısında başkanlığa aday olduğunu, yapılan oylamada karşı tarafın lehine oy kullanan kişilerden 25'inin Sandalcık Köyünde ikamet etmemeleri ve dördünün başka Tarımsal Kalkınma Kooperatifi üyesi olmaları nedeniyle üyelik koşullarını haiz olmadıklarını, kooperatif ana sözleşmesi uyarınca alınan kararların mutlak butlan ile malül olduğunu ileri sürerek, anılan genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini istemiş; duruşmada Sandalcık köyünde ikamet etmediklerini iddia ettikleri 25 kişiden 21'inin üye oldukları tarih itibariyle aynı köyde ikamet ettiklerini beyan etmişlerdir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davalı kooperatifin çalışma bölgesinde ikamet etmediği iddia edilen üyelerden 21'inin üye oldukları tarih itibariyle Sandalcık Köyünde ikamet ettikleri, başka Tarımsal Kalkınma Kooperatifi üyesi olduklarının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    -K A R A R- Asıl davada davacı, 1998 yılı genel kurul tutanağının 10 uncu maddesinde alınan kararın, 2001 yılı genel kurulunda 6. maddede alınan kararın Kooperatifler Kanunu ve anasözleşmeye aykırı olduğunu, bu kararların mutlak butlan ile sakat olduğunun tespitine ve iptaline kooperatif yönetiminin davacı adına kurada isabet eden evin kusurlu, ayıplı ve bakiye işlerin yapılarak ve konutu iskana elverişli hale getirilerek tapusunu yasalara uygun olarak temlik etmesi gerektiğine, 10.04.2005 tarihli genel kurulda 13. maddede alınan % 10 gecikme zammı kararının gündem maddesinde olmaması ve yasal faizin üstünde olması nedeniyle mutlak butlan ile sakat olduğunun tespitine ve iptaline, davalının taşınmaz temlik yükümlülüğü yerine getirmeden site gideri adı altında harcama yapamayacağının ve bu harcamadan ötürü kooperatife karşı borçlu tutulamayacağının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı vekili, asıl davanın reddini istemiştir....

      İnşaat ve Taahhüt AŞ'de hisselerini diğer davalıya satmış olması ve bu satış işleminin muvazaalı olduğu belirtilerek, anılan tapuların muvazaa nedeniyle iptaline, ayrıca genel kurul kararlarının, yönetim kurulu kararlarının, noter işlemlerinin ticaret sicil odası, il ve ilçe belediye başkanlıkları nezdindeki tüm işlemlerin muvazaa ve mutlak butlan sebebiyle yok sayılması noktasında toplandığı tespit edilmiştir....

        Bölge Adliye Mahkemesince 14.06.2015 tarihli genel kurul toplantısında gündemin 6. ve 7. maddelerinde toplantı nisabının oluşmadığı kabul edilmiş, ancak genel kurula katılıpta ret oyu vermeyen üyenin kararın mutlak butlanla batıl olduğunun tespitini istemesinin TMK’nın 2. maddesindeki dürüst davranma ilkesine aykırı olduğu kabul edilerek 7. maddede alınan karara her iki davacının, 6. maddede alınan kararın ise davacılardan ...’ün ret oyu vermediği bu nedenle mutlak butlanla batıl olduğunun tespitini isteyemeyeceği, ancak 6. maddeye davacılardan ...’ın ret oyu verdiği ve mutlak butlanla batıl olduğunun tespitini isteyebilceği kabul edilerek davacı ...’ün davasının reddine, davacı ...’ın ise sadece 6. maddenin mutlak butlanla batıl olduğunun tespitine ilişkin davasının kabulüne, diğer maddelere yönelik davasının ise reddine karar verilmiştir....

          Böyle olduğu saptanan bir toplantıda alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespitini ise, 1163 Sayılı Kanun’un 53. maddesindeki koşullar aranmaksızın genel kurul kararlarının mutlak butlanla sakat olduğunu öne süren her ortak isteyebilir. Batıl olan genel kurul kararları kooperatif ortakları ve üçüncü kişiler için hiçbir hak ve borç doğurmaz. Bu gibi kararların iptali bir aylık hak düşürücü süreye tabi olmayıp her zaman istenebilir. Bu nedenle, genel kurul kararlarının mutlak butlanla sakat olduğunu ileri süren ortakların, genel kurul toplantılarında hazır bulunması ve itirazını tutanağa yazdırması da şart değildir. Dolayısıyla, genel kurul toplantılarına katılmayan ortakların bile böyle bir iddia ile dava açmaları mümkündür....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatifin 28.02.2009 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı ile ilgili olarak kooperatif üyesi olduğu halde davacıya usulüne uygun çağrı ve tebligat yapılmadığını ileri sürerek, genel kurul toplantısı ve kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir....

              Dava, genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun toplantı yeter sayısına ilişkin 45 nci maddesindeki hüküm emredici nitelikte olduğundan, bu hükme aykırılık teşkil eden genel kurul kararları, BK’nun 19 ncu ve 20 nci maddeleri hükümleri gereğince, mutlak butlanla batıldır. Somut olayda, davacıların iddiası, genel kurulda 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45 nci maddesine göre, toplantı nisabına uyulmamış olduğu, ortaklık şartlarını taşımayan kişilerin ortaklığa kabul edilerek genel kuruldaki sayısal çoğunluğun değiştirildiği noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, gerçek ortak olmayan kişilerin katılımıyla yapılan genel kurul toplantısı ve alınan kararların iptali yoluna gidilmiş, toplantıya katılan ortakların bir kısmının işin özünde ortaklık sıfatlarını taşımadıkları gerekçesiyle nisaba dahil edilmemek suretiyle sonuca varılmıştır....

                Dava, genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun toplantı yeter sayısına ilişkin 45 nci maddesindeki hüküm emredici nitelikte olduğundan, bu hükme aykırılık teşkil eden genel kurul kararları, BK’nun 19 ncu ve 20 nci maddeleri hükümleri gereğince, mutlak butlanla batıldır. Somut olayda, davacıların iddiası, genel kurulda 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45 nci maddesine göre, toplantı nisabına uyulmamış olduğu, ortaklık şartlarını taşımayan kişilerin ortaklığa kabul edilerek genel kuruldaki sayısal çoğunluğun değiştirildiği noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, gerçek ortak olmayan kişilerin katılımıyla yapılan genel kurul toplantısı ve alınan kararların iptali yoluna gidilmiş, toplantıya katılan ortakların bir kısmının işin özünde ortaklık sıfatlarını taşımadıkları gerekçesiyle nisaba dahil edilmemek suretiyle sonuca varılmıştır....

                  kurulda 11 nolu kararla alınan avans toplama yetkisine de itiraz ettiklerini belirterek, 20/05/2018 ve 21/10/2018 tarihli genel kurul kararlarının, 1163 sayılı kanun 26 md. uyarınca genel kurula katılım hakkının ihlali, 45 md. uyrınca çağrı usullerine aykırılık, 52 md. uyarınca karar nisabına aykırılık sebepleriyle iptaline, 21/10/2018 tarihli Olağanüstü Genel Kurul kararlarından 4 nolu kararının ve 20/05/2018 tarihli genel kurul 11 nolu kararının açıkça hukuka aykırı olması sebebi ile iptallerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    , aynı genel kurulun 9. maddesinde alınan 2.000,00 TL genel gider alacağı yönünden genel kurul kararının iptali talebinin reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu