Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aynı zamanda davacının iddia ettiği aykırılıkların, genel kurul kararlarının alınmasında etkili olduğuna ilişkin bir delil de dosya kapsamında bulunmamaktadır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirilerek, genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline karar verilmesini gerektiren bir hususun bulunmadığı anlaşılmakla, davacı tarafça açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

    Aynı zamanda davacının iddia ettiği aykırılıkların, genel kurul kararlarının alınmasında etkili olduğuna ilişkin bir delil de dosya kapsamında bulunmamaktadır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirilerek, genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline karar verilmesini gerektiren bir hususun bulunmadığı anlaşılmakla, davacı tarafça açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

      Olağan Genel Kurulunun, kurul kararlarının ve seçimin tüm sonuçlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davalı vekili, çağrıda usulsüzlüğün tek başına genel kurul kararlarının iptalini gerektirmeyeceğini, kaldı ki davacının genel kurula katılımının da karar nisabını değiştirmeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir Mahkemece, dosya kapsamı, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre üyelikten ihraç kararı aleyhine dava açan davacının ihracının kesinleşmediği, bu nedenle davacı çağrılmadan yapılan 27.03.2010 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısının hukuk aykırı yapıldığı, ancak toplantıda alınan kararlar yönünden hukuka aykırılığa ilişkin davacı tarafça somut ve subuta ermiş bir iddia ileri sürülmediği, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

        Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, genel kurul talebinin reddine dair yönetim kurulu kararının yerinde olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, olağanüstü genel kurul talebinin reddi kararının iptali istemi yönünden, hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, kayyım tayini talebi yönünden ise uyulan bozma ilamı doğrultusunda davanın kabulüne, ayrıca 13.02.2014 tarihli ara karar ile de 15-16/02/2014 tarihinde olağan genel kurul yapılması işlemlerinin ihtiyati tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir. Temyiz: Davalı vekili, kayyım tayinine ilişkin karar ile ihtiyati tedbir kararının devamına ilişkin kararı temyiz etmiştir....

          Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacılara genel kurul kararları doğrultusunda aidatların ödenmemesi nedeniyle usule uygun ihtarlar gönderildiği, buna rağmen aidat borçlarının ödenmediği, bunun üzerine 06.05.2013 tarihli yönetim kurulu kararıyla ihracına karar verildiği, genel kurulda ihraçların oylanarak onandığı, davacıların muhalefet şerhi olmadığı, bu nedenle kooperatif tarafından alınan ihraç kararının anasözleşmeye ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, kooperatif genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir. Davacı ile birlikte 7 ortak genel kurul toplantısına çağırılmadıklarından bahisle, genel kurul kararının iptalini talep ve dava etmişler, mahkemecede birlikte açılan bu davalar ayrılarak karara bağlanmıştır....

            Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, davalı dernek başkanı ve yönetim kurulu üyesinin, 17.06.2015 günlü duruşmadaki beyanlarında; “2008 yılında genel kurul yaptık, 2010 ve 2012 yıllarında da genel kurul toplantılarını yaptık, 2010 yılının genel kurul toplantıları, Dernekler Müdürlüğüne bırakmış olduğumuz genel kurul evrakları kaybolmuş, 2010 yılına ait evraklar kaybolduğu için 2012 ve 2014 yıllarını bu nedenle bizden almadılar çünkü 2010 yılı evrakları kaybolduğu için tescil edilemedi, biz size 2010 yılı genel kurul kararını bir örneğini sunduk ama söylediğimiz gibi her ne şekilde ise kaybolmuş, şuanda Dernekler Müdürlüğünde 2012 ve 2014 yılı da bu nedenle yoktur,” şeklinde açıklamada bulundukları ve aynı havale tarihli dilekçeleri ekinde 2010-2012-2014 yılı genel kurul toplantılarına ait belgelerin fotokopilerini sunmaları karşısında, mahkemece bu belgelerin aslı yada onaylı örneklerinin adıgeçen dernekten getirtilerek incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi igerekirken...

              Ancak, usul ve esasları ilgili Bakanlıkça yapılacak düzenlemede gösterilmek üzere; kooperatif üst kuruluşuna ortak olunması ve genel kurul toplantısının gündemine konuyla ilgili madde konulması şartıyla, olağan genel kurul toplantıları en fazla iki hesap dönemini kapsayacak şekilde ve birleştirilerek yapılabilir.” hükmünün bulunduğu, aynı Kanunun Ek 2/2. maddesinde ise genel kurulu olağan toplantıya çağırmayan yönetim kurulu üyelerinin cezalandırılacağının düzenlendiği cihetle; sanıkların 18/09/2009 tarihli toplantıda 3 yıllığına yönetim kurulu üyesi olarak seçildikleri, 30/05/2012 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında ise sanıkların tasfiye memuru olarak görevlerine devam etmelerine karar verildiği, iddianamedeki anlatım dikkate alındığında sanıkların üzerine atılı eylemin 2009-2013 yıllarına ait olağan genel kurul toplantılarının yasal süresi içinde yapılmaması olduğu, her ne kadar 30/05/2012 tarihinde geçmiş üç hesap dönemini kapsayacak şekilde bir toplantı yapılmışsa da, bu...

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/303 Esas KARAR NO : 2021/290 DAVA : Genel Kurul Kararı Butlanı DAVA TARİHİ : 02/08/2010 KARAR TARİHİ : 08/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ve iptali istemine ilişkin esas ve birleşen davada yapılan açık yargılaması sonunda verilen karar İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nin 2018/1908 Esas, 2020/523 Karar sayılı ilamı ile kaldırılmakla dosya yukarıda belirtilen sıraya kaydedildi ve yapılan yargılama sonunda GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DAVA / Davacı asil dava dilekçesinde özetle; murisi ...'...

                  İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; gerekçeli kararda ve 08.06.2021 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, müvekkilin 23.06.2019 tarihli genel kurul hazirun listesinde yer almadığını, yine müvekkile genel kurul çağrısının yapıldığını gösterir herhangi bir belgenin tespit edilemediğini, bu şartlarda yapılan genel kurul toplantısının usule uygun olmadığını, ayrıca mahkemenin müvekkilin genel kurul toplantısına gelip gelmemesini karar nisabına etki etmediğini belirttiğini, ancak bunun yanı sıra da dava açabilmesi için genel kurula katılıp alınan karara muhalefet şerhi düşmesini dava şartı olarak ileri sürerek davanın reddine karar verdiğini, müvekkilin dava açması için genel kurula katılıp muhalefet şerhi düşmesi şart ise bu durumda genel kurula davet edilmemiş olmasının, davanın kabulünü gerektiren bir sebep olduğunu, bu sebeplerin mahkeme tarafından davanın reddi gerekçesi olarak gösterilemeyeceğini, ayrıca mahkeme genel kurul toplantısına müvekkilin...

                    UYAP Entegrasyonu