İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davaya konu genel kurul toplantısından önce tereke temsilcisinin atandığı, TTK 432-477 maddeleri birlikte değerlendirildiğinde genel kurul toplantısına katılmak ve oy kullanmak için özel ve ayrı bir izin veya yetki verilmesine gerek bulunmadığı ve tereke temsilcisi usulüne uygun olarak genel kurula çağrılmadığından TTK 447'ye göre genel kurulda alınan kararların batıl olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı şirketin 16/05/2018 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararların yoklukla malul olup hükümsüz olduklarının tespitine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili , mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu; Bodrum 1....
Dava, davacının davalı şirket yönetiminde yetki ve sorumluluğunun bulunmadığının tespiti ile istifasının davalı şirket pay defterine işlenmesi,---- ilan edilmesi ve davalı şirketin haklı nedenle feshi istemine ilişkindir....
Holding A.Ş. tüzelkişiliğini temsilen oy kullanılmasının TTK. 374 (oydan yoksunluk) hükmünü ihlal etmeyeceğini, zira tüzel kişiliğin onu meydana getiren pay sahiplerinin kendisi hakkında müzakere edilen konularda bizzat oy kullanamayacağını, bu bakımdan anılan gerekçeyle genel kurul kararlarının bizzat oy kullanamayacağını, bu bakımdan anılan gerekçe ile genel kurul kararlarının yokluğunun tespiti isteminin uygun görüleceğini, ancak , bu noktada genel kurul kararlarının anılan hususa dayalı olarak yok hükmünde olduğunun tespiti istemi için şartlar sağlanmamışsa da , iptal isteminin her bir karar yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, bu minvalde; iptali istenen 3,4 ve 7 no'lu gündem maddeleri incelendiğinde, Gündemin 3 ve 4 no.hı kararlan bakımından pay sahiplerinin bilgi alma incelenme ve denetleme haklarının ihlal edilmesi ve alman kararların gerekçesinin kanuna ve ana sözleşmeye aykırılığı sebebiyle iptalinin gerektiği kanaatine varıldığını, niahi takdirin mahkemeye ait...
getirtilmeden deliller toplanmadan karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu, davacı şirket ortağının çağrılmadan oy kullanmasının ve genel kurul toplantısına katılma hakkının kullanmasının engellendiğini, bu sebeple dahi genel kurul kararlarının batıl yoklukla malul olduğunu iddia ederek, kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Bilgi alma ve inceleme istemi genel kurul tarafından kabul edildiğinde, söz konusu bilgi hakkı ve inceleme hakkı genel kurulda kullanılabileceği gibi genel kurul dışında da bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılması öngörülebilir. Genel kurul, bilgi alınmasını ve incelemeyi haksız yere engellerse, ortağın istemi üzerine mahkeme bu hususta karar verir. Somut olayda da davaya konu genel kurul toplantı tutanağı incelendiğidne davacı azınlık pay sahibinin bilgi alma ve inceleme hakkını kullanmasına yönelik sorduğu soruların yanıtsız bırakıldığı, davacının vezgeçilmez hakkını hem ihtarneme hem de Genel Kurula katılarak başvuruda bulunmasına rağmen davalı şirket tarafından davacının başvurusunun TTK md 437/5 kapsamında yanıtsız bırakıldığı anlaşılmakla davacının davasının kabulü ile TTK md 437/5 kapsamında bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılmasına izin verilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
(“TTK”) göre ise hisse devrinin son adımı olan tescil işleminin kurucu değil açıklayıcı unsur niteliği kazandığını, TTK m. 595/2 uyarınca pay devri genel kurulun onayıyla geçerlilik kazanacağını, şirket müdürlerinin hisse devrinin tescili için 30 gün içinde ticaret siciline başvurmaması halinde, ayrılan ortağın TTK m. 598/2’ye göre adının bu paylarla ilgili olarak silinmesi için ticaret siciline başvurabileceğini, Ticaret Sicilinin talebi reddetmesi üzerine payını devreden ortak mahkemeden adının sicilden silinmesini talep edebileceğini, yukarıda ki açıklamaları ışığında Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca müvekkilinin pay devrini yaptığını ancak diğer ortağın ölümü ile pay devrinin tescili ve ilanı sonuçlanmadığından müvekkili davacının payını devretmesinden dolayı pay devrinin ticaret siciline tesciline ve ilanına karar verilmesi talep ettiklerinden bahisle Türk Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca müvekkilinin pay devrinin tescil ve ilanına karar verilmesi, haklı sebeplerle şirket ortaklığından...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2024/226 Esas KARAR NO :2024/591 DAVA TARİHİ:05/04/2024 KARAR TARİHİ:05/07/2024 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili pay sahibi olduğu aile şirketi niteliğindeki davalı şirket'in anne, iki kız ve kuzenlerden oluşan 6 pay sahibi olduğunu, davalı şirket olağan genel kurul toplantısında hissedarların sahip olduğu payların itibari değeri durumu görüldüğü, davalı şirkette pay sahipleri ... ile ... arasında yakın tarihte usulsüz bir pay devri yapıldığı ve bu pay devrinin de davalı şirketin Ana sözleşmesine aykırı şekilde fiillen 3 kişilik yönetim kurulu tarafından onaylanması gerektiği yerde usulsüz tek üye tarafından onaylandığı, şirketin pay defterinde usulsüz kaydedildiği, 04/03/2024 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısından 1 gün önce 2023 yılı yönetim kurul faaliyet raporu ile gerçekleştiğini öğrendiği davalı...
dava sonuçlanıncaya kadar yürütmesinin geri bırakılmasına, davalı şirketin 30/08/2021 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında alınan 2, 3, 5, 6 ve 7 nolu genel kurur kararlarının TTK'nun 445 ve 450.maddeleri gereğince yokluğunun tespitine ve iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/581 Esas - 2022/42 TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ T.C. ... 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2019/581 Esas KARAR NO : 2022/42 BAŞKAN ... KATİP :.... DAVACI : .... DAVALI .... DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 04/11/2019 KARAR TARİHİ : 26/01/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda; Dosya incelendi....
gazetesi suretleri incelendiğinde; 24.06.2008 tarihinde ve sonrasında yapılan genel kurullarda, müvekkil ... pay sahibi değilmiş gibi karar alındığını,işlem yapıldığını,müvekkilinin hiç yokmuşcasına yapılan ve müvekkilinin haklarını açıkça ihlal eden genel kurul kararları yok hükmünde olduğunu,her bir pay sahibinin genel kurul toplantısından haberdar olabilmesinin ve anılan temel pay sahipliği haklarını kullanabilmesinin asgari koşullarını düzenlemekte olup bu niteliği itibariyle mutlak emredici bir hüküm olduğunu,ancak yokluğunun tespiti talep edilen toplantıların tamamı davet usulüne uyulmadan ve gerekli ilanlar yapılmadan yapıldığını,müvekkile toplantı yeri, zamanı ve gündemini içerir bir davet gelmediği gibi müvekkilinin bilgi edinebileceği herhangi bir ilan da yapılmadığını,dolayısıyla pay sahibi olan müvekkilin genel kurula davet edilmemiş olması; Türk Ticaret Kanunu’nun emredici hükümlerine aykırılık teşkil ettiğinden ve pay sahibi olan müvekkilinin kanuni haklarını ortadan kaldırdığından...