Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre takibe dayanak kredi sözleşmesi altındaki imzanın davacıya ait olmadığı, davacı tarafça davalı banka ile sözleşme yapılarak kredi kartının alınmadığının ispat edildiği, aksinin davalı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle Mersin 7. İcra Müdürlüğü'nün 2007/5460 E. Sayılı dosyasına konu 19/02/2007 tarih 1017490 nolu bankacılık hizmetleri sözleşmesine dayalı olarak talep edilen 2.807,83 TL alacak ve ferilerinden dolayı davacı ...'...
- K A R A R - Davacı vekili, davalı bankanın kredi sözleşmesine dayalı olarak müvekkili aleyhine takibe geçtiğini, takip dayanağı sözleşmede müvekkilinin kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu ancak, sözleşmede kefalet limiti belli olmadığı için, kefaletin geçerli olmadığını bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile haciz baskısı altında davalı bankaya ödenmek zorunda kalan paranın isdirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili, müvekkili banka ile dava dışı borçlu arasında imzalanan kredi sözleşmesinde davalının kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu, kredi sözleşmesinde kredi limitinin 30.000 TL olarak belirlendiğini bu miktarın aynı zamanda kefalet limiti olduğunu öne sürerek davanın reddi ile %40 tazminata karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, genel kredi sözleşmesine dayalı olarak ıslahen borçsuzluğun tespiti, takibin iptali ve temliknamenin iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına, mahkemenin kabulüne ve temyiz edenin sıfatına göre dosyanın temyiz incelemesi, Yüksek Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 04.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - Davacı vekili, genel kredi sözleşmesine dayanarak davalı bankanın müvekkili aleyhine icra takibine giriştiğini, müvekkilinin kredi kullanmadığını, sözleşmedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, banka çalışanı ...’in sahte belgelerle bankayı dolandırdığını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, banka personeli hakkında kesinleşmemiş soruşturma ve kovuşturmaların bulunduğunu, bu iddia ile açılan menfi tespit davasının yerinde olmadığını, müvekkili bankanın kasasından yüklü miktarda para çıktığını belirterek davanın reddi ile % 40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden davalıya kredi kullandırıldığını, ancak davalı tarafça kredi borcunun ödenmediğini, bunun üzerine başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı bankanın kredi verirken Birlik Ana Sözleşmesi'nin 28 ve devamı maddelerine uygun olmayan şekilde davrandığını, bu nedenle verilen kredinin müvekkilini bağlamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, cevap ve benimsenen deliller doğrultusunda davacı banka ile imzalanan kredi sözleşmesinin altında davalı birliğin kaşesinin bulunduğu, birlik adına yönetim kurulu üyeleri ... , ... ve ......
Bu kabulden hareketle takip tarihi itibariyle davacının takip tarihi itibariyle borç miktarının tespiti amacıyla dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, mahkememize ibraz edilen 06/01/2022 tarihli bilirkişi raporu çerçevesinde yapılan değerlendirmede, - Davalı banka ile dava dışı ... Halı Mob. Day. Tük. Mal. İnş. Dek. İth. İhr. Tic. Ltd. Şti arasında 29.11.2013 tarihinde imzalanan, genel kredi sözleşmesine davacının şahsi kefaletinin TBK 583 ve 584 maddeleri uyarınca geçerli olduğu, akdedilen genel kredi sözleşmesi çerçevesinde davalı bankanın dava dışı asıl borçlu ... Halı Mob. Day. Tük. Mal. İnş. Dek. İth. İhr. Tic. Ltd....
Şti. arasında genel kredi sözleşmesi akdedildiğini, müvekkillerinin bu kredi sözleşmesine müteselsil kefil olarak imza attıklarını, genel kredi sözleşmesine istinaden 2.000,00 TL kredi kullanıldığını, ancak davalı bankanın müvekkillerine gönderdiği 27.07.2010 tarihli ihtarname ile 32.514,50 TL'nin ödenmesi ve ayrıca 35 adet çek yaprağı sorumluluk tutarı olan 21.000,00 TL’nin de vadesiz bir hesapta bloke edilmesinin ihtar edildiğini, akabinde ... 15. İcra Müdürlüğünün 2010/13457 E. ve 2010/14128 E. sayılı dosyalarıyla icra takibine geçildiğini ve takiplerin kesinleştiğini belirterek müvekkili Fülay Dayı'nın ... 15. İcra Müdürlüğünün 2010/14128 E. sayılı dosyasında kefalet tutarı 2.000,00 TL ve bu tutara işleyecek temerrüt faizi dışındaki kısımdan borçlu olmadığının tespiti ve takibin iptaline; müvekkili ... Cem Dayı'nın ise ... 15....
Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce duruşma yapılmaksızın evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda; -{HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:}- Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili banka ile asıl borçlu şirket arasında 19/07/2012 tarihli 10.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığını, sözü geçen genel kredi sözleşmesine gerçek kişi davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imza attıklarını, sözü geçen kredi sözleşmesine istinaden müvekkili bankanın davalı şirkete kredi kullandırdığını, borçlu şirketin borçlarını vadesinde ödememesi üzerine müvekkilince borçlulara karşı Kadıköy . Noterliğinin 27/04/2018 tarih ve ... yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi gönderildiğini, ihtara rağmen ödeme yapılmadığından Konya . İcra Müdürlüğünün ......
Mahkememizce dosyaya ibraz edilen tüm deliller, iddia ve savunmalar davalı vekilinin borçlulara genel kredi sözleşmesine dayalı kredi kullandırıldığı beyanı doğrultusunda banka tarafından kredi sözleşmesine dayalı kredi borçlusuna yapılan ödemeler, borç miktarı ve dava konusu bononun teminat fonksiyonunu devam ettirip ettirmediği yönünden Mahkememizin 2017/250 - 2018/667 E. K....
Mahkemeleri'nde ve işin ticari olması sebebiyle davanın Ticaret Mahkemesi yerine Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi sebebiyle davanın reddinin gerektiğini, davacının imzalamış olduğu genel kredi sözleşmesi uyarınca 4 ayrı kredi kullandığını ve borcunu ödemediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....