K A R A R Davacı, davalı ile tarımsal sulama amaçlı abone sözleşmesi yaptıklarını, davalının sözleşmeden doğan borcunu ödemediği için 52.850,00 TL asıl asıl alacak 40.570.00 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 93.420.00 TL alacaklarının tahsili için icra takibi yaptığını, ancak takibe haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile %40 oranında inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, talep edilen alacak ve faizin fahiş olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Alacaklı apartman yönetimi yakıt alacağı olarak 3.900,00 TL asıl 1.573,65 TL gecikme tazminatı; binanın ısınma sisteminin değiştirilmesi kapsamında ısı payölçer sistemi kurulması için toplanmasına karar verilen ısı payölçer sistem aidatı olarak 812,00 TL asıl, 484,86 TL gecikme tazminatı; dış bahçe duvarlarının yapılması, apartman girişlerinin yeniden yapımı, trabzanların değiştirilmesi gibi bakım giderlerinin karşılanması için fon adı altında toplanmasına karar verilen aidat olarak 650,00 TL asıl 327,10 TL gecikme tazminatı olmak üzere toplam 5.362,00 TL asıl, 2.385,61 TL gecikme tazminatının tahsili için başlattığı icra takibine borçlunun yaptığı itirazın iptali davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Davalı yüklenici kooperatif 31.05.2007 tarihli ihtarname ile arsa sahibi mirasçılarından vekâletname istediğine ve arsa sahipleri bu ihtarname ile temerrüde düşürüldüklerine göre, gecikme tazminatının 31.05.2007 tarihine kadar hesaplattırılıp, karar altına alınması gerekir. Yüklenici kooperatife şerefiye ödenmesi yıpranma ve dükkanlardaki m2 farklılığına ilişkin davası veya mahsup istemi bulunmamaktadır. Ayrıca şerefiye teslimden sonra dikkate alınacak ve istenebilecek bir alacaktır. Mahkemece bu durumlar dikkate alınmadan bilirkişi raporundaki gibi gecikme tazminatından re'sen mahsup işlemi yapılarak hüküm oluşturulması da hatalıdır.Yukarıda açıklandığı şekilde gecikme tazminatının hesaplattırılıp mahsup işlemi yapılmadan karar oluşturulması gerekirken, bilirkişi raporu ile bağlı kalınarak gecikme tazminatının mahsup yapılarak karar altına alınması doğru olmamıştır. 3-Dosyada bulunan ... İli ......
Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca eksik işler bedeliyle cezai şartın tahsili istemine ilişkindir. Davalı idari işlemlerden kaynaklanan gecikme nedeniyle ruhsatın alınamadığını, kaldı ki tapu payının da devrinin yapılmadığını, davacının sebep olduğu gecikme nedeniyle de inşaatın süresinde tamamlanamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca eksik imalât bedeli ile gecikme tazminatının tahsili istemiyle açılmış, davalı reddini savunmuş, birleşen davasında fazla imalât bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
Noterliği’nce doğrudan düzenlenen 20.06.1996 tarihli ve 12289 yevmiye nolu “Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Daire Karşılığı İnşaat Sözleşmesi”ne dayalı olarak açılmış olup, gecikme tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Arsa sahibi davacı ile yüklenici şirket arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 5. maddesine göre, inşaat süresi ilgili belediyeden inşaat ruhsatının alındığı tarihten itibaren 18 aydır. Sözleşmenin 6. maddesi gereğince de, zemin katta bulunan kömürlüklü (2) bağımsız bölüm numaralı dairenin, işin teslimi gereken tarihten sonra tesliminde gecikme olması halinde arsa sahibine gecikilen 31. aya kadarki sürede o yılki asgari ücretin net tutarı kadar; 31. aydan sonraki gecikme süresinde ise o yılki asgari ücretin net tutarının iki katı kadar kira tazminatı ödenmesini, yüklenici davalı kabul etmiştir....
Mahkemece davalı vekilinin bu beyanı üzerinde durulmadan ve çevre düzenlemesinin yapılıp yapılmadığı araştırılmadan bilirkişilerden ek rapor alınmadan çevre düzenlemesinin yapılmaması nedeniyle davacının payına düşen miktarın tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır. 3-Daire’mizin 23.03.2006 günlü bozma ilâmında gecikme süresi belirlenirken, taraflar arasındaki sözleşmenin 6. maddesinde yazılı olan inşaat yasaklarının araştırılıp, dikkate alınması gereğine değinilmiştir. Taraflar arasındaki 10.11.1995 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 6. maddesinde teslim süresi belirlenirken inşaat yasağının bu süreye dahil olmadığı belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilâmına uyulduğu halde inşaat yasağı olup olmadığı varsa bunun süresi ilgili belediyeden araştırılmadan ve gerekirse bu yasak da dikkate alınarak gecikme tazminatı süresi ve miktarı yönünden ek rapor alınmadan yazılı şekilde gecikme tazminatının karar altına alınması da hatalı olmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, bağımsız bölüm karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi, bilirkişiler tarafından belirlenecek menfi zarar ile kira tazminatının tahsili, birleşen dava ise kal istemleri ile açılmış, mahkemece verilen karar davalı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Mahkemece davacı zararı olarak karar altına alınan 93.842,40 YTL 16.5.2005 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan teslimde gecikme nedeniyle kira mahrumiyeti tazminatıdır....
Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 22.03.2012 gün ve 297-80 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık tacirler arası gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan gecikme tazminatının tahsili istemine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 11.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 2010/35123 esas ve 2012/43547 karar sayılı ilamındaki bozma kararına göre; kıdem tazminatı yönünden gecikme faizinin başlangıç tarihinin dava tarihi olduğu belirlenmiş olup, kıdem tazminatının tamamı için bu tarih gecikme faizinin başlangıç tarihi açısından esas alınması gereken tarihtir. Mahkemece bu yön gözetilmeden ek dava ile istenen bakiye kıdem tazminatı miktarına ek dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur....