WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 01/12/2011 NUMARASI : 2011/34 (E) ve 2011/457 (K) SUÇ : Resmi belgede sahtecilik ....... plaka sayılı aracına ait motorlu araç trafik belgesindeki muayene işleminin sahte olduğu iddia olunan sanığın, söz konusu muayene işlemini Ankara İlinde kimlik bilgilerini bilmediği trafik müşavirliği yapan birine yaptırdığını, belgenin sahte olduğunu bilmediğini savunmasına, 01/01/2010 tarihli trafik bilirkişisinin hazırladığı raporda muayene süresinin 08/06/2011 olduğu, 2006 model olan bir aracın ilk muayene süresinin 5 yıl olamayacağı, aracın cinsinin kamyonet olması sebebiyle 1 yıllık muayene yapılabileceği, araç üzerinde bulunan 20 adet haciz ve tedbirlerin kaldırılabilmesi için vekaletname verilmesi gerektiği ve 2010 haziran ayında araç üzerinde Zonguldak trafik tescil denetleme şube müdürlüğünce konulan 1/1/2010 tarihli trafikten men kaydının bulunduğu ve bu kaydın silinebilmesi için araç sahibi veya vekilinin olması gerektiği, Karaelmas Vergi Dairesi ile yapılan...

    Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 24/04/2014 tarihli raporunda ise sanığın 5237 sayılı TCK'nin 32/2. maddesi kapsamında akıl hastalığının bulunduğu belirtilmekle gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi amacıyla sanığın daha önce tedavi gördüğü kurumlardan teşhis ve tedaviyi gösteren hasta tabela müşahade kağıdı, epikriz gibi tüm belgelerin celp edilip dosyanın onaylı sureti ve bu belgelerle birlikte sanığın Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Dairesine sevki sureti ile 5237 sayılı TCK'nın 32. maddesi kapsamında işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı, söz konusu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığına dair rapor aldırıldıktan sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2) Kabule göre; Sanığın 6545 sayılı yasanın yürürlük tarihinden önce atılı suçu işlediği ve adli sicil belgesindeki kaydın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair hükme ait olduğu anlaşılmakla...

      Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 05.01.2015 tarih 2015/2 Esas, 2015/1 Karar sayılı mirasçılık belgesindeki payları oranında davacı ... mirasçıları adına miras payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 23.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Bu nedenle; (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) davacılar vekilinin karar düzeltme istemine ilişkin 23.01.2019 günlü dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine, 15.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          da kendini vekille temsil ettirdiğine göre davalı yararına da vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmemesi ve satış memurunun ismen belirtilmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi için hükmün bozularak yeniden yargılama yapılmasında yarar görülmediğinden, hüküm fıkrasına “kendisini vekille temsil ettiren davalı ... yararına 825 TL maktu vekalet ücretinin tapu kaydındaki ve mirasçılık belgesindeki payları oranında ortaklardan alınarak adı geçen davalıya verilmesine” ibaresinin eklenerek, hükmün 1. fıkrası son cümlesi ''satış memuru olarak adliye emekli yazı işleri müdürü ......

            Sulh Hukuk Mahkemesi'nce verilen 17.10.2005 tarihli 2005/400 Esas- 2005/587 Karar sayılı veraset belgesi son veraset belgesi olduğundan bu veraset belgesinde mirasbırakan .... tüm mirasçıları taraf olduğundan, mirasçılık belgesindeki miras payları kendilerini bağlayacağından, davalıların karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesinde gösterilen dört halden hiçbirisine uymamaktadır. Bu nedenle, 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollamasıyla karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davalılardan usulün 442/3. maddesi ve 4421 sayılı Yasa gereğince takdiren 261.00.-TL para cezası alınmasına, 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca bakiye kalan 4.60.-TL karar düzeltme harcı harcınının davalılardan alınmasına, 27.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

              Ancak; Mahkemece, dava konusu edilen taşınmazların satışına karar verildikten sonra satış bedelinin taraflara tapu kayıtları ve mirasçılık belgesindeki payları oranında paylaştırılmasına karar vermekle yetinilmesi gerekirken,borçlu paydaşın payına düşen miktarın ... 1. İcra Müdürlüğünün 2008/3166 esas sayılı dosyasına yatırılmasına karar verilmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasında yarar görülmediğinden hüküm fıkrasının 3. bendinde yazılı olan "aynı zamanda borçlu olan davalı ... ya düşecek paranın ise 1. ... İcra Müdürlüğünün 2008/3166 esas sayılı dosyasına yatırılmasına,'' ibaresi çıkarılarak hükmün düzeltilmiş bu şekli ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK 438.maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %011.38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 21.15....

                Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 2012/04754 sayılı tasarım belgesindeki 5 nolu tasarımın davacı adına tescilli 2002/00159 sayılı tasarım belgesindeki 5 nolu tasarım ile benzer olduğu, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenimde belirgin farklılık bulunmadığı, dolayısıyla tescil başvurusundan en az on yıl öncesinde davacının tasarım belgesinin başvuru tarihi olan 2002 yılında kamuya sunulmuş olması sebebiyle davalı tasarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olmadığı, davacının tasarım belgesindeki 5 nolu tasarım ile davalı tasarımı benzer nitelikte ise de, davalının 2012/04754 sayılı tasarımını, belgesindeki gibi aynen kullandığı, dolayısıyla dava tarihi itibariyle adına tescilli olan belgeye dayalı ve yasal zeminde kullanmış olması sebebiyle davalının tasarım belgesinin hükümsüzlüğü ile ilgili verilen karar kesinleşinceye kadar bu belgeye dayalı kullanımının tecavüz oluşturmayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen...

                  Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı, kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle bağlı değildir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 14.maddesi; "Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlat edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir." Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır. Kaydın açılmasından sonra kişisel durumda meydana gelmiş olan olaylar kişinin kaydına işlenir." şeklindedir. Her ne kadar, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 14. maddesinin 1. fıkrası kapalı olan kayıtta düzeltme yapılamayacağını düzenlemiş ise de, 2. fıkrasında yeni bir sebep ortaya çıktığında kapalı kaydın açılacağı ve kişisel durumda meydana gelen değişikliklerin kişinin kaydına işleneceği belirtilmiştir....

                    KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU [ Madde 8 ] 2863 S. KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU [ Madde 11 ] 2863 S. KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNU [ Madde 5 ] "İçtihat Metni" Sabri ve müşterekleri, müdahil davacı Mustafa ile Hazine dahili davalılar İsmail ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair (Bozcaada Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 11.9.2002 gün ve 44-36 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacılar, uyuşmazlık konusu 537 ada 23 parsele ait Hazine üzerindeki tapu kaydının iptal edilerek muris babaları Halil'in veraset belgesindeki paylar oranında tüm mirasçılar adına tapuya tescil edilmesini istemişlerdir. Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu