Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık franchising sözleşmesinden kaynaklandığından dosyanın temyiz incelemesini yapmak görevi Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi'ne aittir. Ancak Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nce görevsizlik kararı verildiğinden, 23.07.2016 tarih ve 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, dairelerce görevsizlik kararı verildiğinde, ikinci dairece başka bir daireye gönderme kararı verilmeden dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Dairenin belirlenmesi için Yargıtay Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz incelemesi ile görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 10/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece, davacının bu davada FSEK, marka, patent, tasarım, ıslahçı hakkı gibi bir hakkın ihlalinden veya anılan mevzuatta öngörülen hukuki uyuşmazlıklardan kaynaklanan bir talebinin olmadığı, uyuşmazlığın tacir olan her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili akdettikleri Franchising Prensipleri Sözleşmesi'nin ifası ve alacağın tahsili istemli itirazın iptali niteliğinde bir ticari dava olduğu, davanın Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülmesi gerektiği belirtilerek, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, taraflar arasında akdedilen 15.03.2006 tarihli sözleşme ile davacı tarafından lisans verilen "Flavius" markasının kullanımı sebebiyle belirlenen lisans ücretinin davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Tescilli markanın lisans sözleşmesi ile kullandırılması 556 sayılı KHK'nın 20. vd. maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır....

      Davalı vekili tarafından Tüketici Mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin franchising sözleşmesi olduğunu, taraflar arsında tüketici ilişkisi olmadığını, aksine ticari bir ilişki olduğunu, müvekkilinin tacir olduğunu bu nedenle davanın çözümünde görevli mahkeme ticaret mahkemesi olduğunu bu sebeple davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. İzmir ... Tüketici Mahkemesi 02.04.2021 tarih ve .../... esas ve .../... karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize tevzi edilmiş ve mahkememizin 2021/426 esasına kaydı yapılmıştır. Dava: taraflar arasında imzalanan 27/01/2020 tarihli franchising sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesinden kaynaklı maddi-manevi tazminat tazminat olduğu anlaşılmıştır....

        nun ilgili hükümleri gereğince kuruma verilen bu zarardan sorumlu olduklarını belirterek ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 94.429,55 TL nin 09.04.2012 tarihinden itibaren Franchising sözleşmesinin III/C-15 maddesinde belirtilen günlük %0.3 (yıllık %109.5) oranıda faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: 1.Davalılar ..., ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; davacı ile diğer davalı ... arasında ticari franchising sözleşmesinden kaynaklanan bir ilişkinin bulunduğunu, esas borçlunun ... ve şirket ortağı ilgililer olması gerekirken, sadece şirketin bir ortağına bu husumetin yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu , müvekkilleri yönünden Teftiş Kurulu Başkanlığının raporuna dayandırıldığını, davacı idarenin esas borçlu olan ...'...

          Mahkemece, üçüncü kişi ile borçlu arasındaki franchising sözleşmesinin adi yazılı nitelikte olduğu, herhangi bir resmi kuruma ibraz edilmediği dolayısıyla davalı alacaklıya karşı ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle davanın ve tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. Dosyaya sunulan Franchise Sözleşmesinin incelenmesinde; sözleşme davalı borçlu ile davacı üçüncü kişi arasında 01.10.2013 tarihinde, üçüncü kişi şirketin kuruluşundan sonra yapıldığından geçerli bir sözleşme olduğunun kabulü gerekir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/453 KARAR NO : 2022/76 DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/07/2020 KARAR TARİHİ : 28/01/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/01/2022 Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ve davalı arasında 15/01/2014 tarihinde imzalanmış franchising sözleşmesi uyarınca, davalı "........ Mh. ........ Çarşı Binası No:11/9 Büyükçekmece/İSTANBUL" adresinde, müvekkiline ait tescilli marka olan ......... markasının tabelasını kullanarak kuru temizleme ve terzilik hizmeti verebileceğini, bu sözleşmenin, davalı tarafından müvekkiline gönderilen, 07/12/2018 tarihli, Büüyükçekmece ............

              Devir alınan işletme dava dışı " franchising" işletmesidir. Sözleşmede devir bedeli 60.000 TL olarak belirlenmiş, bu bedelin 15.000 TL'sinin dava dışı franchising şirketine davacının borcuna karşılık ödeneceği kararlaştırılmıştır. Bunun dışında 3. kişiye ödeme yapılması konusunda bir kayıt olmamasına karşın mahkemenin de kabulünde olduğu üzere dava dışı franchising şirketine davacı adına ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda sözleşme dışı 3. kişiye karşı davalı tarafından bir ödeme yapılmış ise bunun takas talebi olarak değerlendirilip incelenmesi gerekir. Hal böyle olunca dava dışı franchising şirketinin ticari kayıtları incelenerek işletme devir tarihinde davacının franchising şirketine kira borcu olup olmadığı ve bu borcun davalı tarafından ödenip ödenmediği araştırılarak toplam satış bedeline karşı ne kadar ödeme yapıldığı belirlenip alınacak rapor doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme sonucu karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                Davacılar vekili; ıslah dilekçesiyle maddi tazminat taleplerinin 116.116,83 TL'ye yükseltmiştir. Davalı vekili; müvekkilinin ... markasını franchising sözleşmesi kapsamında kullandığını, kullanımın hukuka uygun olduğunu, sözleşmenin müvekkili ile dava dışı şirket arasında imzalandığını ve halen yürürlükte bulunduğunu, davacıların kötü niyetli olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir....

                  Franchising alan da ücret ödeyerek aynı zamanda onun ilkelerine uymakla yükümlüdür. Somut olayda, franchising sözleşmesi 3 yıl süreli olarak akdedilmiş, davalının tescilli markası olduğu kabul edilerek ve bu marka altında hizmet verileceği benimsenerek ücret tayin edilmiştir. Franchising sözleşmesinin en önemli unsurlarından biri de markadır. Markanın kullanılması, tescil şartına bağlı değildir. Ancak, tescil markaya önemli bir koruma sağlamaktadır. Davacı, davalının tescilli markası olduğunu kabul ederek sözleşme imzalamış ve faaliyete başlamıştır. Sözleşmenin imzalanmasından sonra, davalının öncesinde yaptığı marka başvurusu benzerlik nedeniyle reddedilmiştir. Eldeki dava, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren bir yıl süre dolmadan açılmıştır. Her ne kadar, belirli bir süre davacı sözleşmeyi ayakta tutmuş ise de markanın tescilsiz olduğunu gerekçe göstererek akdi feshetmiştir....

                    DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/11/2021 Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile 2 no'lu davalı ......

                      UYAP Entegrasyonu