Hukuk Dairesi'nin 09/03/2021 tarihli 2020/6022 Esas sayılı ilamı) İlk derece mahkemesi tarafından da tespit edildiği üzere; davacı vekili tarafından açılan asıl davanın, TMK 166/4 maddesi kapsamında ortak hayatın yeniden kurulamaması (fiili ayrılık) nedenine dayalı boşanma davası olup, Giresun Aile Mahekemesinin 2015/191 E- 2016/302 K sayılı kararında davacının boşanma davası açtığı, davanın reddine karar verildiği ve kararın 04/02/2016 tarihinde kesinleştiği, işbu kararın kesinleşmesinden itibaren 3 yıllık süre geçtikten sonra eldeki davanın açıldığı ve taraflar arasında ortak hayatın kurulamadığının dosya kapsamından ve tanık beyanlarından anlaşıldığı, TMK'nın 166/4 maddesinde yer alan boşanma koşullarının gerçekleştiği ve boşanma kararı verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı; kocanın bu aşamadan sonra birliği devam ettirmeye zorlanamayacağı, yine hakimin taleple bağlı olup, davalı kadının, terditli olacak şekilde boşanma kararı verilmesi halinde yoksulluk nafakası...
Aile Mahkemesinde önceden görülen boşanma davasının yargılaması sırasında tarafların iki defa otelde kalmaları sebebiyle birlikte yaşadıkları dönemde gerçekleşen birbirlerine yükledikleri kusurları affetmiş sayılacakları, fiili ayrılık süresi içerisinde gerçekleştiğini iddia ettikleri kusurlu vakıları ispatlayamadıkları anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesince davalı- davacı erkeğin tam kusurlu olduğuna karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle davalı-davacı erkeğin kusur belirlemesine yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile kusurun gerekçede yazılı şekilde değiştirilmesine, sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı-davacı erkek vekili "kadının davasının kabulü, kendi reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, velâyet düzenlemesi, nafakalar ve reddedilen tazminat talepleri" yönünden temyiz isteminde bulunmuştur. 2....
Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesinde yer alan fili ayrılık sebebiyle boşanma kararı verilebilmesi için, daha önce boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış olan boşanma davasının reddine karar verilmiş ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmiş ve bu süre içinde her ne sebeple olursa olsun ortak hayatın yeniden kurulamamış olması gerekir. Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı davada tarafların kusur durumları belirlenirken, daha önce taraflar arasında görülüp kesinleşen boşanma davalarında belirlenen kusur durumları yanında fiili ayrılık süresinde gerçekleşen kusurlu davranışların da dikkate alınması gerekir....
Davacı- davalı erkek, mahkemece verilen boşanma kararı kesinleşmeden öldüğüne göre, evlilik birliği ölümle sona ermiştir. Karardan sonra, henüz kesinleşmeden meydana gelen ve niteliği gereği son karar üzerinde belirleyici ve değiştirici etkiye sahip olan bu vakıa dikkate alınarak bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekir. Bu sebeple, davalı kadının karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 16/09/2019 gün ve 2019/898 esas, 2019/8730 karar sayılı kısmen onama kısmen bozma kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının, davacı- davalı erkeğin, davanın devamı sırasında ölümü sebebiyle boşanma davasının konusuz kaldığı gözetilerek bu hususta bir karar verilmek üzere bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Dava, TMK’nun 166/4. maddesi gereğince fiili ayrılığa dayalı boşanma ve fer'ileri ve eşya alacağına ilişkindir. 1- Davacının eşya alacağı dışındaki istinaf itirazlarının incelenmesinde; Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacı erkek tarafından, fiili ayrılık nedeni ile açılan davada dayanak olarak gösterilen, Darende Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin, 2017/168 E. no’su ile açtığı boşanma davasından feragat ettiği, ilk derece mahkemesi tarafından 2018/26 K. ve 22.01.2018 tarihli kararı ile davacının davasının feragat nedeni ile reddine karar verildiği, kararın da 04.04.2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile ) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Kaldırılması-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı erkeğin birleşen boşanma davası, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı fiili ayrılık nedeniyle açılmış boşanma davasıdır....
Dosya incelendiğinde; davalı erkeğe atfedilen ve tanık beyanları ile de ispatlanan fiziksel şiddet ve hakaret vakılarının, uzun zaman önce gerçekleşmiş olması ve tarafların söz konusu olaylardan sonra da birlikte yaşamaya devam etmeleri sebebiyle kadın tarafından affedildiği, affedilmese bile hoşgörü ile karşılandığı, tarafların halihazırda fiilen ayrı yaşamalarının da tek başına boşanma sebebi olamayacağı anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında affedilen veya hoşgörüyle karşılanan olayların taraflara kusur olarak yüklenmesi mümkün olmadığı gibi fiili ayrılık da tek başına boşanma nedeni olayacağından davacı kadının açtığı boşanma davasının reddi usul ve yasaya uygun olup, davacının boşanma davasının reddine yönelik istinaf başvurusunun yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan sebeplerle davacı kadının istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
boşanma davalarını açarak boşanma sebebi yaratıp fiili ayrılığa neden oldukları, böylece tarafların eşit kusurlu olduklarına" karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı erkeğin, retle sonuçlanan boşanma davaları açıldıktan sonra davalı kadını yaralamak suretiyle fiziksel şiddet uyguladığı ve hakaret ettiği anlaşılmaktadır....
SAVUNMA Davalı süresinden sonra sunduğu dilekçesinde, Tavşanlı Aile Mahkemesi’nin 2021/100 Esas sayılı dosyasında davacıya karşı boşanma davası açtığını belirterek haksız ve hukuka aykırı açılan davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemelerinin 2021/176 Esas sayılı dosyası ile Tavşanlı Aile Mahkemesi’nin 2021/100 Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, biri hakkında verilicek kararın diğerini etkileyeceği, davaların birlikte görülmesi gerektiği gerekçesiyle dosyanın Tavşanlı Aile Makemesi’nin 2021/100 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar vermiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı erkek vekili, istinaf dilekçesinde özetle; talep olmaksızın resen birleştirme kararı verilmesinin yerinde olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 164 maddesi uyarınca terk hukuksal sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir....
SAVUNMA Davalı süresinden sonra sunduğu dilekçesinde, Tavşanlı Aile Mahkemesi’nin 2021/100 Esas sayılı dosyasında davacıya karşı boşanma davası açtığını belirterek haksız ve hukuka aykırı açılan davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemelerinin 2021/176 Esas sayılı dosyası ile Tavşanlı Aile Mahkemesi’nin 2021/100 Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu, biri hakkında verilicek kararın diğerini etkileyeceği, davaların birlikte görülmesi gerektiği gerekçesiyle dosyanın Tavşanlı Aile Makemesi’nin 2021/100 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar vermiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı erkek vekili, istinaf dilekçesinde özetle; talep olmaksızın resen birleştirme kararı verilmesinin yerinde olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 164 maddesi uyarınca terk hukuksal sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir....