WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - K A R A R - Dava, muris tarafından davalı emrine nakden düzenlenen senedin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla düzenlendiği iddiası ile senedin muvazaa nedeniyle hükümsüz olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Davalı vekili, iddianın asılsız olduğunu, yazılı belge ile kanıtlanması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir....

    - K A R A R - Davacı vekili, davalı alacaklı tarafından 15.000 YTL bedelli çekten dolayı takibe geçildiğini ileri sürerek bu çekteki imzanın müvekkiline ait bulunmadığının tespiti ile davalı aleyhine %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, takibe konu çeki davacının oğlu ... patates satımı karşılığında teminat cirosuyla alındığını, çek üzerindeki imzanın davacıya ait olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir....

      Ticaret Mahkemesi’nin 2003/712 esas nolu dosyasında, abone sayaçlarında sahte mühür olduğundan bahisle elektriğin kesildiğini bildirerek elektrik kesme işleminin haksızlığının tespiti ile dava süresince muarazanın men’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı şirketin abone sayaçlarındaki Devlet Mühürlerinin sahte olduğunun anlaşıldığını, bu suretle tahakkuk ettirilen kaçak elektrik bedelinin yasal olduğunu ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

        Bu düzenleme, ödeme emrine karşı mesnetsiz dava açılarak, kamu alacağının tahsilinin geciktirilmesini önlemeye yönelik olduğundan, ödeme emrine karşı açılan davanın kısmen reddi ve icra takibinin kısmen devamına karar verilmekle davacının itirazında kısmen haksızlığının anlaşılması karşısında, anılan maddede belirtilen % 10 tazminatın hüküm altına alınması gerekir. 6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde yer verilen ve haksız çıkma tazminatı olarak adlandırılan, % 10 zamma hükmedilebilmek için, borçlu tarafından alacağın gerçek miktarını belirlemek için gerekli olan, unsur ve dayanaklarının bilinmekte veya bilinebilecek olması gerekli ve yeterli olup, bu koşulların varlığının tesbiti yönünde, yapılan yargılama sonucunda, davacı borçlunun haksızlığının belirlenmiş olması, anılan tazminatın hüküm altına alınmasına engel oluşturmamaktadır....

          Bu düzenleme, ödeme emrine karşı mesnetsiz dava açılarak, kamu alacağının tahsilinin geciktirilmesini önlemeye yönelik olduğundan, ödeme emrine karşı açılan davanın reddine karar verilmekle davacının itirazında haksızlığının anlaşılması karşısında, anılan maddede belirtilen % 10 tazminatın hüküm altına alınması gerekir. 6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde yer verilen ve haksız çıkma tazminatı olarak adlandırılan, % 10 zamma hükmedilebilmek için, borçlu tarafından alacağın gerçek miktarını belirlemek için gerekli olan, unsur ve dayanaklarının bilinmekte veya bilinebilecek olması gerekli ve yeterli olup, bu koşulların varlığının tesbiti yönünde, yapılan yargılama sonucunda, davacı borçlunun haksızlığının belirlenmiş olması, anılan tazminatın hüküm altına alınmasına engel oluşturmamaktadır....

            haklı bir gerekçesinin bulunmadığını, idarenin kusuru nedeniyle işe başlanamadığını, ilerleme sağlanamadığını, idarenin işi imkânsızlaştırdığını belirterek, feshin haksızlığının tesbitiyle; haksız fesihden dolayı yüklenicinin uğradığı kâr kaybı, yapılan masraflar ile imalât bedelinin hesaplanarak belirsiz alacak davası olarak; fesih tarihinden itibaren şimdilik 110.000,00 TL maddi tazminatın ticari faiziyle birlikte tahsiline, ayrıca müvekkillerinin ticari itibarının sarsılması nedeniyle de 20.000,00'er TL manevi tazminata karar verilmesini istemiştir....

              Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1016 Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporlarında, gerekçeli kararda ve Yargıtay bozma ilamında davacının feshinin haksız olduğu, bu nedenle davalı acentenin portföy tazminatı ile komisyon alacağı talebinin kabulüne karar verildiği, verilen ilk hüküm Yargıtay tarafından bozulmuş ise de bozmanın sadece tazminatın miktarına ilişkin bulunduğu ve davacının feshinin haksız olarak yapıldığı yönündeki saptamanın bozma kapsamı dışında kaldığı, feshin haksızlığının Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleştiği, feshin haksız olmasının davalının ödenmeyen sigorta prim borcunun bulunmadığı anlamına geldiği, usul ekonomisi ilkesi gereği başkaca bilirkişi incelemesine gerek görülmediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir....

                Hastanesi Nefroloji Bölüm sekreterliğinden 29 sigortalı adına gerçeğe aykırı ilaç raporları düzenlendiği,bu raporların medula sistemine yüklendiği ve bu raporlara istinaden düzenlenen 154 sahte reçetenin kuruma fatura edilmesi sonucunda kurum zararı olduğu, yürütülen soruşturma sonucunda düzenlenen müfettiş raporu sonucunda, davacı eczane tarafından 34 adet sahte reçete ile ilgili, reçeteye konu ilaçların hasta ve yakınına teslim edilmediği gerekçesiyle 2009 yılı eczane protokolünün 6.3.3 maddesi uyarınca, 125.090,35 TL TL cezai şart uygulandığını, protokol gereği ilacı alan kişiye kimlik sorma yetki ve yükümlülüklerinin olmadığını belirterek hakkında uygulanan işlemin haksızlığının tespiti ile önlenmesine karar verilmesini; Birleşen davada davacısöz konusu raporda belirtilen 25.018,07 TL reçete bedeli tahsili işlemi uygulandığını, bu işlemin haksız olduğunu belirterek davalı yanca uygulanan bu işlemin haksızlığının tespitine ve önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  E) Gerekçe: Uyuşmazlık, feshin geçersizliği ve işe iade davasında verilen ret kararının kıdem ve ihbar tazminatına etkisi ve feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır. Feshin geçersizliği ve işe iade davasında yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davacı işçinin iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesindeki nedenlerle haklı olarak feshedildiği ve bu nedenle işe iade isteğinin reddine karar verildiği takdirde, haklı neden yönündeki kesin tespit açılacak ihbar ve kıdem tazminatı isteminde aynı şekilde kuvvetli bir delil olarak ortaya çıkacak ve kıdem ve ihbar tazminatı istemi reddedilecektir. Ancak feshin geçersizliği isteminde feshin açıkça haklı nedene değil, geçerli nedene dayandığı tespit edilmiş ise yine unsur etkisi nedeni ile bu kez feshin haklı nedene dayanmadığı tespiti kesinleştiğinden davacı kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanacaktır....

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 2018/202 Esas, 2020/438 Karar ve 20.10.2020 tarihli kararı ile; davacının çalışmaların engellendiğine dair talebi üzerine kurum tarafından gerekli önlemlerin alınması için kaymakamlık makamına yazı yazıldığı, yazıya verilen cevapta gerekli önlemlerin alındığı, engelleme ile ilgili davacının herhangi bir müracaatın olmadığı, ayrıca köylülerin çalışmaları engellemediği, bölgede güvenlik sıkıntısı olmadığı yönünde bilgi verildiği, davacının Jandarmaya köylüler ile ilgili herhangi bir başvuruda bulunmadığı, 2017 yılı içerisinde hiçbir şekilde davacının işe başlamadığı, bilirkişi raporuna göre işin 1/3'ünün dahi bitmediği anlaşılmakla davacının işi bitirememesinin nedeninin köylüler olmadığı, kendisinden kaynaklı nedenlerle işin bitirilemediği kabul edilerek davalının sözleşmeyi haklı olarak feshettiğinin kabulü ile teminatın iadesi ve feshin haksızlığının tespitine dair taleplerinin reddine, hakediş alacağı ile ilgili olarak taleple bağlı...

                      UYAP Entegrasyonu