Davalı vekili istinaf dilekçesiyle, 10/04/2018-10/08/2018 tarihleri arasındaki hizmet akdine dayalı olarak davalının tekstil ürünlerine ilişkin malın tedarikçisi olan davacıdan 3. kişi ... Anonim Şirketi'nin tekstil ürünlerinin kesim ve dikim işlerini yaptıklarını, hatasız ve eksiksiz olarak teslim alınan malların davacı tarafından 3. kişiye teslim edildiğini, yapılan işe ilişkin 8 adet fatura düzenlendiğini, toplam fatura bedeli 1.155.151,19 TL olup 1.030.000,00 TL'nin tahsil ediliğini, bakiye 125.151.19 TL kaldığını, tüm faturaların ticari defterlerine kayıtlı olduğunu, davalı tarafın takibe konu edilen 09/08/2018 tarihli ... seri nolu 162.927,96TL tutarlı faturanın ticari kayıtlarında olmadığını, buna ilişkin hizmet almadıklarını, ayrıca 10/08/2018 tarihinde 50.000,00 TL ödediklerini, bu ödemeden dolayı 37.776,76 TL fazla ödemede bulunduklarından kendilerinin alacaklı olduklarını iddia ettiklerini, yapılan son ödemenin bu faturaya istinaden yapıldığını, 3.kişi ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, davalı ile aralarında herhangi bir alışveriş ilişkisi bulunmadığını ileri sürerek hakkında ... Anadolu 5.İcra Müdürlüğü'nün 2014/19273 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu icra takibinin kambiyo senetlerine özgü takip olduğu, bonoya dayalı davaların tarafların sıfatına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemeleri'nde görüleceği gerekçesiyle davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Dava, bonoya dayalı icra takibi nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir. Taraflarca usulüne uygun dayanılan deliller celbedilmiştir....
İhtiyati tedbire itiraz edenler vekilleri, çeklere el konulması yönündeki tedbirin kanuna aykırı olduğunu, çeklerin faturaya dayalı olarak devralındığını, çek bedellerine bloke konulmasının müvekkillerini zarara uğratacağını, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını belirterek ayrı ayrı ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, menfi tespit davasının icra takibinden önce açıldığı, ihtiyati tedbir kararının talebi aşar şekilde çeklerin alıkonulmasını da kapsar şekilde verildiği, HMK'nun 26. maddesi uyarınca talepten fazlasına karar verilemeyeceği gerekçeleriyle itirazların kısmen kabulüyle çeklerin davalı alacaklılar tarafından bankaya ibrazı halinde çek hesabında para varsa ödenmeyerek davalılar adına açılacak hesapta bloke edilmesine, tedbir kararının davanın tarafları dışındaki 3. kişileri bağlamamasına karar verilmiş, kararı ihtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı yanca iki adet faturaya dayalı olarak icra takibine girişildiğini, müvekkilinin davalı yanla akdi ilişkisinin bulunmadığını, takibe konu faturalardaki malın müvekkiline teslim edilmediğini, faturalardaki teslim alan kısmındaki imzanın da müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/05/2016 tarih ve 2014/346-2016/255 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalının, müvekkili aleyhine faturaya dayalı icra takibi başlattığını, ancak faturaya konu tutarın ...Adi Ortaklığı tarafından ödendiğini, müvekkilinin davalıya borcununu bulunmadığını, adi ortaklığın borcundan dolayı müvekkili aleyhine takip yapılamayacağını ileri sürerek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir....
Karara karşı, davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur. 1-Dava, takipten sonraki sebeplere dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece, davacının, borçlu olduğu meblağın tespiti ile bakiye kalan miktar yönünden takibin iptaline karar verilmiştir. Menfi tespit davası, gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle hakkında icra takibi yapılan veya yapılması muhtemel olan kişi/borçlu tarafından aslında borçlu olmadığının ispatı için açılan davadır. Borçlu, borcu henüz ödemeden, takipten önce veya takipten sonra borçlu bulunmadığının tespiti için bu davayı açabilecektir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının Erzincan İcra Müdürlüğünün 2017/7 esas sayılı dosyası ile davalı müvekkile faturaya dayalı olarak ilamsız takiplerde ödeme emri gönderdiğini, davacının itirazı üzerine takibin durduğunu, davacının takip dosyasına müstenit alacak iddiasının 15.12.2016 tarihli 249.318,00- TL'lik faturaya dayalı olduğunu, davalı müvekkilinin, davacıya bu faturaya dayalı ve başkaca şekilde bir borcu olmadığını, davacının icra takibinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, alacak iddiası olduğu bildirilen fatura içeriğindeki mal sevkiyatının müvekkiline yapılmadığını, fatura içeriğinin sonradan davacı tarafından doldurulduğunu ve evrakta sahtecilik yapılarak davacı tarafın suç işlediğini, davacı ve ortağı olan kardeşi hakkında dolandırıcılık ve evrakta sahtecilik suçlamasıyla savcılığa şikayette bulunduklarını, davacının faturanın testim alan kısmına davalıya açığa imza attırdığını, davalının satın aldığı toplamdaki 21.850- TL lik malın 1850- TL'sini nakden...
un imzasının sahte olup olmadığının davacı keşideci yönünden sonuca etkisi olmayacağından bu husus araştırılmayarak sadece keşide tarihinde tahrifat yapılıp yapılmadığı araştırılarak çekin keşide tarihinin ilk tanziminde 30.03.2013 olarak düzenlediği ve keşide tarihinde tahrifat yapılarak 30.05.2013 durumuna getirildiği bu durumda çekin süresi içerisinde muhatap bankaya ibraz edilmediği, söz konusu çeke dayalı olarak davalının davacıya karşı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapamayacağı, anılan çekten dolayı davacının yapmış olduğu ödemeyi ödeme tarihinden itibaren davalıdan istemekte haklı olduğu, davacının tazminat isteminin koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çeke dayalı icra takibi nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde hem çekten dolayı hem de çeke dayalı takipten dolayı menfi tespit talebine yer verilmiştir....
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davalının 16/09/2014 tarihli cevap dilekçesinde takibe konu bononun 2013 yılındaki araç alışverişine dayalı olarak verildiğini, 2013 yılında 35.000 TL ödeme yapıldığını kabul ettiği, bononun araç alışverişi dışındaki diğer ticari ilişkiden doğan alacaklar için düzenlendiğini ispat külfetinin davalı tarafa ait olduğu, davalının takip yapılan bonoya dayalı alacağı dışında davacılardan alacağı olduğunu yazılı belge ile ispatlayamadığı, araç alışverişi karşılığı düzenlenen bono bedelinin davacı ..... tarafından 35.000 TL olarak araç bedeli açıklamalı havale ile davalıya ödendiği, davacıların takip yapılan bonodan ve takipten dolayı davalıya borçlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacıların .......