"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, dava konusu faturalardan dolayı davacıya borçlarının bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir....
Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen 12.05.2014 havale tarihli bilirkişi raporuna göre, davacının takibe dayanak alınan faturalardan dolayı davalıdan takip tarihi itibariyle 5.680,21 TL tutarında asıl alacak hakkının bulunduğu,davalının takipten önce usulüne uygun şekilde temerrüde düşürülmediğinden takip talebindeki işlemiş faiz isteminin yerinde olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, takibin 5.680,21 asıl alacak üzerinden devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalının, aleyhine faturaya dayalı olarak takip başlattığını, kendisinin sürekli yurt dışında olması nedeniyle takibe süresinde itiraz edemediğini ve takibin kesinleştiğini, oysa ki takibe konu fatura bedellerini davalıya ait banka hesabına yatırdığını ileri sürerek takibe dayanak faturalardan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine ve icra tehdidi altında ödenmiş olan bedelin davalıdan istirdadına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Dava, imza inkarına dayalı icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Antalya Genel İcra Dairesi'nin .......
İcra Müdürlüğü'nün 2022/1671 Esas sayılı dosyasına konu 07/01/2022 tarihli 7.670,00 USD bedelli faturaya istinaden davalı tarafa borçlu olunmadığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır....
, aksi halde dosya kapsamı ve sunulan belgelere göre dava konusu faturanın muhatabına usulünce tebliğ edilmemiş olacağı, böylece dava konusu faturaya dayalı bir borç/alacağın varlığından söz etmenin mümkün olmayacağı yönünde rapor bildirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine 18.000 TL bedelli senede dayalı olarak icra takibi yaptığını, müvekkilinin yaptığı ödemelerden sonra aldığı ödeme belgesinde 12.500 TL.borcun yazılı olduğunu belirterek müvekkilinin borcunun 12.500 TL olduğunun tespiti ile kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin şartlı ödeme belgesi verdiğini, ödeme belgesinde yazılı çeklerin karşılığının ödenmediğini belirterek davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki tespi ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
TTK'nın 23/2. maddesi uyarınca tebliğe rağmen faturayı süresinde itiraz ve iade etmeyerek, ticari defterlerine borç kaydeden tacir, fatura münderecatını aynen kabul etmiş ve faturayı gönderen taraf, faturaya dayalı bu alacağının varlığını HMK'nın 222. maddesi (TTK'nın 84. ve 85. maddeleri) uyarınca ispatlamış olur. Deftere kayıt öncesinde ya da sonrasında, faturaların itiraz ve iadesi bu sonucu değiştirmez. Davacı tarafça takip konusu edilen alacak, taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı olarak davacı tarafından düzenlenen ve davalı tarafından itiraz edilmeksizin defterlerine kaydedildiğinden davacının faturaya dayalı alacağının varlığını HMK'nın 222. maddesi uyarınca kanıtlamış olduğu ve artık davalının, faturaya konu hizmeti almamış olmasının varılan bu sonuca bir etkisi bulunmadığı, icra takibinin de bu faturalara dayandığı, bu durumda, miktarı davalı yönünden bilinebilir, hesap edilebilir, belirlenebilir olan bu alacağın likit alacak niteliğinde olduğu kuşkusuzdur....
tan olan alacaklarına karşılık bu kişi tarafından dava dışı opan şirketinden kendi alacağınında bulunduğunu söyleyerek kambiyo senedi verildiğini,bu senedi kendisinin belirlediği avukata verilecek vekaletle icra takibi yapılmadan tahsil edileceğinin söylendiğini,buna göre davacıya yüzünü dahi görmeden vekalet verdiklerini,ancak davacının kendisinin talimatı olmadığı halde icra takibi yaptığını,icra takibi sonrası opan şirketinin açtığı menfi tespit davasında yine talimatı olmadan savunma yaptığını,işin boyutlarını öğrenince takipten vazgeçmesini istediğini,davacınında savcılık dosyasında savunma yapıldıktan sonra takipten vazgecileceğini söylediğini,ikna edemeyince davacıyı azlederek takipten vazgeçtiğini,azlin haklı olduğunu bir sulh anlaşmasının olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....