Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyadaki bilgi ve belgelere; takip talebinde asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 38.815,70 TL talep edilmiş olmasına, davacı borçluya gönderilen bakiye borç muhtırasında bu miktarın tamamına faiz işletilmiş olmasına, bu haliyle faize faiz işletildiğinin anlaşılmasına, somut olayda ticari iş söz konusu olmadığından faize faiz işletilmesinin mümkün olmamasına, takibin dayanağının kamulaştırma bedel tespit ilamı olmasına, bu ilamların icrasında maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmesine göre ilk derece mahkemesince delillerin takdirinde ve varılan sonuçta usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Yapılan değerlendirmeler neticesinde ilk derece mahkemesince verilen kararda hukuka aykırılık görülmediği anlaşılmakla, davalı alacaklı vekilinin istinaf başvurusun HMK'nın 353/1- b-1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayet konusu icra emrinde takip öncesi işlemiş faize süresi içinde herhangi bir itiraz bulunmadığından işlemiş faize ilişkin tutar olan 70.280,89 TL'nin bu haliyle kesinleştiğini, şikayet konusu edilemeyeceğini, öte yandan takip sonrası işleyecek faiz miktarına ilişkin devirsel hesaplamanın takip yılı olan 2020 yılı açısından işbu aşamada yapılamayacağı açık olup icra emrinin faize ilişkin açıklaması kapsamında dönem dönem değişen oranlarda takip sonrası faiz işleyeceğinin belirtildiğini, icra emrinin YILLIK (%*) oranında ve değişen oranlarda işleyecek TCMB 'na Uygulanacağı Bildirilen En Yüksek Mevduat Faizi(TL)' şeklinde olduğunu, 27.02.2021 tarihli Halkbank, Ziraat Bankası ve Vakıfbank verileri kapsamında düzenlenen usul ve yasaya aykırı bilirkişi raporu ile yapılan eksik inceleme doğrultusunda kurulan hükmün kaldırılması gerektiğini, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 18.02.2020 tarih 2019/323 E., 2020/94 K....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, takibe dayanak ilamın kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağını ayrıca dayanak ilamda faize karar verilmediği halde örnek 4-5 icra emrinde beher nafaka ödemesine ilişkin aylık faiz talep edildiğini icra emrinin ve takibin iptalini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu 16.02.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvurusunda, takip talebinde istenilen %48 faiz oranına (işleyecek faize) yönelik şikayette bulunmuş, mahkemece, takip dosyasının 22.04.2015 tarihinde infazen işlemden kaldırılması nedeniyle, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Takip dosyasının incelenmesinde; borçlu tarafından şikayet tarihinden sonra, 17.04.2015 tarihinde dosya borcunun faiz konusundaki itiraz hakları saklı kalmak kaydı ile ödendiği görülmektedir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/12/2021 NUMARASI : 2019/520 ESAS, 2021/1751 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine faiz alacağından bahisle ilamlı takip başlatıldığını, icra emrinde faize faiz istendiğini, faize faiz yürütülemeyeceğini, mahkeme kararında da böyle bir hüküm bulunmadığını söyleyerek ilama aykırı icra emrinin iptalini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesinde" Tüm dosya kapsamına göre; alacaklı vekili tarafından Çatalca 1....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, davalı alacaklının talep ettiği faiz oranının bankalarca mevduata uygulanan en yüksek banka mevduat faizi olmadığını, belirterek fazlaya ilişkin faiz taleplerinin ve faiz tutarının iptaline, takip tarihinden itibaren işleyecek faiz oranı olarak yine bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, şikayetin kabulü ile fazla talep edilen asıl alacak ve faize ilişkin kısmın iptaline karar verilmiş, hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesinin 17/03/2021 tarih ve 2021/43 Esas sayılı ara kararı uyarınca davalı alacaklı tarafından davacı borçlu şirket aleyhine Niğde İcra Müdürlüğünün 2021/1915 Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip borçlusu tarafından takibe dayanak ara kararında faize hükmedilmemesi nedeniyle faize ve faiz oranına itiraz ettikleri, icra müdürlüğünce faiz ve faiz oranı yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı borçlunun faize ve faiz oranına yönelik itirazlarının takibin şekline göre takip durması nedeniyle davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı, takibe dayanak ilamda borçlunun vekilinin bulunduğu ve borçlunun vekilinin ödeme emri ve dayanak belgesinin tebliğ edildiği, mahkeme ara kararın davacı borçlu şirkete tebliğ yapılmasına ilişkin yasal herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı dikkate alındığında davanın reddine ilişkin kararının yerinde olduğu, dosya kapsamı ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vaka...

        İş Mahkemesi'nce verilen 05.04.2010 tarih ve 2008/288 E. 2010/36 K. sayılı işçi alacağı ilamına dayalı olarak, ilamlı takip yapılmış; borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, takibe dayanak ilamda yargılama gideri ve vekalet ücreti için açıkça faize hükmedilmediğinden %23 oranında mevduat faizi hesaplanmasının hukuka aykırı olduğunu, borç muhtırası eki olan kapak hesabında faiz hesaplamasına esas alınan miktarın takip öncesi faizleri içeren miktar olmakla faize faiz yürütüldüğünü belirterek 05.03.2012 tarihli muhtıra ve eki olan kapak hesabının iptalini talep etmiş; mahkemece takibin kesinleşmiş olduğundan ve dosyadaki alacağın yeni şirket ünvanını alan ...ne temlik edildiğine ilişkin sözleşme veya resmi kurumdan alınmış belge bulunmadığından bahisle ve şikayet süresinin geçtiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....

          Mahkemece, şikayetin kabulüne, icra takibinin harç yönünden iptaline ve takibin devamına karar verilmesi üzerine hüküm, şikayet eden borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu vekilinin diğer şikayet nedenleri arasında işlemiş faiz ve faiz oranlarına yönelik de istemi bulunduğu halde bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Anılan hususta karar verilmek üzere Mahkeme kararının bozulması gerekir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 07.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Faize faiz yürütülmesi 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 121/2 (B.K 104/son) maddesi gereğince mümkün değildir. 3095 sayılı Kanun'un 3. maddesinde kanuni faiz ve temerrüt faizi hesaplanırken mürekkep faiz yürütülemeyeceği, bu konuya ilişkin Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir. TTK'nun ticari işlerde faiz serbestisini ve mürekkep faizi düzenleyen "ticari işlerde faiz" başlıklı 8. maddesinin 3. fıkrasında ise, ödünç para verme işlerinde bankalar, tasarruf sandıkları ve tarım kredi kooperatifleri hakkında hususi hükümlerin saklı bulunduğu belirtilmiştir. Bu madde kapsamında değerlendirilebilecek olan kapitale dönüşen faiz alacağı, ancak paranın faiz geliri elde etmek amacıyla ödünç verilmesi veya herhangi bir şekilde bir süre borçluda kalması üzerine faiz ödenmesinin öngörüldüğü hallerde söz konusu olabilir....

              UYAP Entegrasyonu