Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye (İcra) Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Alacaklı vekili tarafından ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.11.2009 tarih ve 2009/139-206 sayılı ilamına dayalı olarak ilamlı icra takibine başlandığı, borçluya 19.01.2010 tarihinde icra emri tebliğ edildiği; borçlunun alacaklı tarafından icra emrinde talep edilen % 31 faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiği, mahkemece faize yönelik itirazın yasal 7 günlük itiraz süresi geçirildikten sonra 27.01.2011 tarihinde yapıldığından bahisle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Düzeltme ve şikayet başvurusunun reddine dair işlem yönünden bozma kararına uymak suretiyle; davacının banka ve sigorta muameleleri vergisinin mükellefi olmadığı olayda, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 118. maddesinin 2. fıkrasında tanımlanan ve vergilendirme hatası olarak kabul edilen "mükellefiyette hata"nın varlığının kabulü zorunlu olduğundan düzeltme şikayet başvurusunun reddine dair işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; faiz istemi yönünden ise, tahsil edilen tutarın faiziyle davacıya iadesinin icap ettiği gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptali ile ödenen verginin tahsil tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir. TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Sözleşme yapma ve prim tahsil etme yetkisi bulunan davacının yaptığı işlemlerde banka ve sigorta muameleleri vergisinin mükellefi olması gerektiği, olayda vergi hatasının bulunmadığı ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir....

      Borçlu vekili, “faize oranına itirazın reddine” dair söz konusu icra müdürlük kararı ve bu doğrultuda icra müdürlüğünce, kabul edilen asıl alacağa avans faiz oranı esas alınarak yapılan 26.06.2014 tarihli hesap işleminin iptali ve bu hesaplama sonucu bulunan borç tutarı üzerinde yazılan haciz müzekkeresine dayalı olarak ......

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın esaslı noktası, takip talebinde yanlış faiz oranı talep edilmesi halinde ve takip sonrası işleyecek faiz oranlarının da değişkenlik göstermesi sebebiyle döneme göre güncellenmesinin gerektiğini, bu usulsüzlüklerin de süreye tabi olmaksızın şikayet yoluna başvurularak giderilebilmesi gerektiğini, dava konusunun yerel mahkemece söylendiği gibi borca itiraz olmayıp faize dair süreye tabi olmayan memur muamelesini şikayet olduğunu, süreye tabi olmayan şikayet talepleri bakımından takibin kesinleşmesinin önem arz etmeyeceği gibi mahkemece değerlendirilmesi gereken hususun şikayet sebebinin kamu düzenine aykırılık ve kanuna açıkça aykırılık olması olduğunu, muhattabın mercinin de icra mahkemesi olduğunu, davanın fuzuli açılmadığı gibi hatalı mercide de açılmadığını, yerel mahkemece davanın haksız şekilde reddedildiği gibi davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin de hukuka aykırı olduğunu, dosya üzerinden...

        DAVA KONUSU : İŞLEMİŞ FAİZ VE ORANINA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 23....

        Faize faiz yürütülmesi 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 121/2 (B.K 104/son) maddesi gereğince mümkün değildir. 3095 sayılı Kanun'un 3. maddesinde kanuni faiz ve temerrüt faizi hesaplanırken mürekkep faiz yürütülemeyeceği, bu konuya ilişkin Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir. TTK'nun ticari işlerde faiz serbestisini ve mürekkep faizi düzenleyen "ticari işlerde faiz" başlıklı 8. maddesinin 3. fıkrasında ise, ödünç para verme işlerinde bankalar, tasarruf sandıkları ve tarım kredi kooperatifleri hakkında hususi hükümlerin saklı bulunduğu belirtilmiştir. Bu madde kapsamında değerlendirilebilecek olan kapitale dönüşen faiz alacağı, ancak paranın faiz geliri elde etmek amacıyla ödünç verilmesi veya herhangi bir şekilde bir süre borçluda kalması üzerine faiz ödenmesinin öngörüldüğü hallerde söz konusu olabilir (HGK. 31.03.2004 tarih ve 2004/...- 163 Esas, 2004/184 Karar)....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/01/2020 NUMARASI : 2019/127 ESAS - 2020/50 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 16.İcra Müdürlüğü'nün 2019/29772 esas sayılı dosyasında başlatılan ipoteğe dayalı ilamsız takipte müvekkilinin borçlarının bulunmadığını, borca ve faize itiraz ettiklerini, ödeme emrinde faiz oranın ve faizin işlemeye başladığı günün gösterilmediğini, kat ihtarnamesine itiraz edildiğini, asıl borçlu hakkında konkordato davasında tedbir kararı verildiğini ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Alacaklı tarafından borçlu aleyhine, ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin boşanma ilamına dayalı olarak, ilamların icrası yolu ile takibe başlanılmış, örnek 4-5 nolu icra emrinin tebliği üzerine, borçlu İcra Mahkemesi'ne başvurarak, takip dayanağı ilamda faize hükmedilmediği halde icra emrinde faiz istenilmesi nedeniyle faiz yönünden takibin iptalini talep etmiştir....

            K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davacı, aracı iade etmeden ödediği satış bedeli için faiz talep edemeyeceğinden, faize ancak aracın iade tarihinden itibaren hükmedilebileceğine, mahkemece Tüketici Hakem Heyetine şikayet tarihinden itibaren alacağa faiz yürütülmesine karar verilmişse de, davalıların temyiz taleplerinin bulunmamasına göre yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 2.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu vekili, ilamda faize ilişkin hüküm bulunmadığından karar tarihi itibariyle faiz istenebileceğini, fazla faiz talebinde bulunulduğunu, ayrıca talep edilen vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne uygun olmadığını, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu