Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 17.10.2017 tarih, 2016/20993 E., 2017/12584 K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine hakediş alacağı için genel haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, borçlunun, icra müdürlüğüne başvurarak, takipten önce faiz işletilemeyeceğini, işletilen faizin de ticari faiz oranı üzerinden hesaplandığını, işin ticari nitelikte olmaması sebebiyle alacağa ticari faiz uygulanamayacağını ileri sürerek faize ve faiz oranına itiraz ettiği, alacaklı tarafından, faize yapılan itirazın kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurulduğu anlaşılmaktadır. 2004 sayılı...

    Yargılama sırasında hüküm fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil alacakları yönünden bozulmuş ise de takibe devam olunabilecek diğer alacaklar yönünden faize itiraz yöntemince incelenmelidir. Bu durumda Mahkemece yapılacak iş; tarafların bildirdikleri bankalardan hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranlarının sorulması, hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının bilirkişiye hesaplattırılması şeklinde olmalıdır. (HGK'nun 20.09.2006 tarih, 2012/594-534 Esas ve Karar sayılı kararı) Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde taraflardan banka ismi sorulmadan kıdem tazminatı hesabında nereden alındığı anlaşılamayan oranlara göre hesaplama yapılmıştır....

      Davacı vekilince rapora karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Emrine İtiraz Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilamlı takipte faize itiraza ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Emrine İtiraz Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilamsız takipte faize itiraza ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; takip konusu bonoyu cirolayarak şirketin kredi borcuna teminat olmak üzere alacaklı bankaya teslim ettiğini, çekte ve bonoda rehin cirosunun caiz olmadığını, alacaklı bankanın, takibe konu çeki teminat amacıyla aldığını, alacaklı bankanın yetkili hamil olmadığını, işlemiş faize tekrar faiz işletilemeyeceğini, işlemiş faize ve faize tekrar faiz işletilmesine itiraz ettiklerini, takip tarihinden sonra işletilecek faiz oranının da yasaya aykırı ve fahiş olduğunu, kredi borçlusu Takış Gıda Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi tarafından Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/661 E. numaralı davası ile konkordato başvurusunda bulunulduğunu ve 16.10.2019 tarihinde verilen tedbir kararı ile şirket aleyhine icra takibi başlatılamaması, yapılmış olan takiplerin de durdurulması ve ihtiyati haciz işlemlerinin uygulanmaması yönünde tedbir kararı verildiğini, asıl borçlu şirket ve kefil kişi arasında bulunan zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle, takip kefil kişiye...

              İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin ---- borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 24.02.2020 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu, itirazın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır. Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacı aralarındaki ticari ilişki kapsamında davalıya mal satışının ve tesliminin yapıldığını, davalının kısmi olarak ödemede bulunduğunu, ancak bakiye bedeli ödememesi nedeni ile icra takibi başlattıklarını iddia etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Tarafların tacir olması nedeniyle defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, davacı tarafın defterlerini sunduğu, davalı tarafın ise muhtıra gönderilmesine rağmen inceleme günü defterlerini hazır etmediği anlaşılmıştır....

                Taraflar arasındaki borca, faize, imzaya itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın süreden reddine karar verilmiştir. Kararın davacı-borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

                  Bu nedenle belirlenen iş bedelinden kabul edilen bu ödemenin mahsup edilmesiyle hesap edilecek alacak miktarına hükmedilmesi gerekirken davacının açıkça kabul niteliğinde beyanına itibar edilmeyerek iş bedelinden daha az bir ödeme mahsup etmek suretiyle karar verilmesi doğru olmamıştır Öte yandan, davacı alacaklı davaya konu edilen icra takibinde asıl alacak yanında 66.135,62 TL işlemiş faizi takibe konu etmiş ise de; takibe itiraz üzerine açılan eldeki itirazın iptâli davasında asıl alacak miktarı olan 550.000,00 TL üzerinden harç yatırarak asıl alacağı dava konusu etmiş, işlemiş faizi dava konusu etmemiştir. 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak talep aşılmak suretiyle dava konusu edilmeyen işlemiş faize ilişkin talebin de kabul edilmesi doğru olmamıştır....

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; icra takibinin dayanağı kredi sözleşmesinde faiz oranına ilişkin hüküm bulunmadığı, faize ilişkin hüküm içeren sözleşme maddelerinin hem borçluya itiraz imkanı tanıyacak şekilde takip aşamasında hem de yargılama aşamasında deliller için verilen süre içerisinde sunulmadığı, takipten sonra değişen oranlarda işleyecek avans faizine itiraz takibin her aşamasında yapılabileceği, davacının faize ve borcun kapatıldığına ilişkin itirazları doğrultusunda dosya hesap işlemi için bilirkişiye tevdi edildiği, denetime elverişli bilirkişi raporunda nihai olarak dosya borcunun kapandığı ve fazla ödenen miktarın 13.624,34 TL olduğu sonucuna ulaşıldığı, gerekçesi ile şikayetin kabulü ile ... 24. İcra Müdürlüğünün 2014/9409 Esas sayılı dosyasının infazen kapatılmasına dosyada mevcut hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

                      UYAP Entegrasyonu