Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birleşen 2012/888 E. sayılı dosyada şikayetçi vekili, şikayet olunanın haczinin müvekkilinin haczinden sonraki tarihli olduğunu, bu nedenle müvekkili alacağının şikayet olunanın alacağından önce yer alması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Birleşen 2012/892 E. sayılı dosyada şikayetçi ... T.A.Ş....

    ŞİKAYET Şikayetçi borçlu mirasçılar şikayet dilekçesinde; murisleri hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte faiz oranının reeskont avans faizi üzerinden hesap edilmesi gerektiğini, alacaklı tarafça sözleşmeye dayalı olarak faiz talep edilmiş ise de sözleşmede açıkça kambiyo senetlerinin hangileri olduğunun yazılması zorunlu olup somut olayda senetlerin sözleşmeye sonradan eklendiğini, Yargıtay içtihatlarına göre takibin başladığı tarihte temerrüt faiz oranlarının belirlenmesi, istenebilecek en fazla faiz oranının hesaplanması gerektiğini, bu durumda Merkez Bankasınca belirlenecek faiz oranları üzerinden hesap yapılması gerekirken dosya kapak hesabında faizin yıllık %180 olarak hesaplanmasının yerinde olmadığını, alacaklının TMK'nın 2. maddesine aykırı olarak hem sözleşme düzenlediğini, hem de sözleşmeye ek olarak senet tanzim edip cezai şart dahi koyduğunu, davalı tarafından dosyaya sunulan takip dayanağı sözleşmede yazılı faiz oranının TBK'nın 120. maddesi kapsamında...

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2019 NUMARASI : 2018/342 ESAS 2019/1346 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket aleyhine başlatılan icra takibindeki ödeme emri komşusu imzadan etti notuyla muhtarlığa bırakılmış olması sebebiyle tebligatın usulsüzlüğünün tespitine icra müdürlüğünden gönderilen ödeme emrindeki tebligatın 25.04.2018 olarak tespitine, takip konusu çek üzerindeki imza müvekkil şirket yetkililerine ait olmadığını, müvekkilinin alacaklı gözüken tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, usulsüz tebligatın iptali ile tebliğ tarihinin 25.04.2018 olarak belirlenmesine, İMZAYA ve ASIL ALACAĞA, FAİZE, İşletilmiş ve işletilecek FAİZ ORANINA VE SAİR TÜM FERİLERİNE...

      GEREKÇE; Şikayetçi vekili dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan genel haciz yolu ile takibin itiraz edilmeksizin kesinleştiğini, ödeme emrinde asıl alacağa yıllık %60 oranında faiz işletilmesinin talep edildiğini, işlemiş faiz bakımından takibin kesinleştiğini ancak takip sonrası işleyecek faiz bakımından müvekkilinin süreye bağlı olmaksızın şikayet hakkına sahip olduğunu ileri sürerek takip sonrası istenen işleyecek %60 faiz oranının şikayet yolu ile iptalini talep etmiştir. Başvuru bu haliyle 09/07/2021 tarihli memur işlemini şikayet olup başvurunun süresi içinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Genel haciz yoluyla takipte işleyecek faiz oranına itiraz, borca itiraz niteliğinde olup ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir....

      İcra Müdürlüğünün 2011/3678 Esas sayılı dosyasında tanzim edilen sıra cetvelinin 1, 2, 3 ve 4. sırasında yer alan şikayet olunan alacaklıların haciz koydurduğu alacağın borçlunun Kültür Bakanlığı nezdindeki kamulaştırma faizi para alacağı olduğunu, paranın icra veznesine yatırıldığı tarihten sonra takip konusu asıl alacağa faiz yürütülemeyeceği halde sıra cetvelinde fahiş miktarda faiz işletildiğini, şikayet olunanlara ait icra dosyasından borçlunun doğmuş ve doğacak alacakları üzerine haciz konulmak üzere ......

        Mahkemesi’nin 2019/186 E. – 2021/199 K. sayılı kararı dayanak yapılarak hakkından ilamlı icra takibi başlatıldığını, takip talebinde ve icra emrinde faiz oranı olarak % 35 oranı uygulandığını, dolayısıyla, takip talebinde ve icra emrinde dayanak ilama, kanuna ve usule aykırı surette bankaların mevduata fiilen uygulanan faiz oranlarının çok üzerinde faiz hesabı yapıldığını, bu faiz oranının fahiş olduğu gibi, faiz hesaplamalarının da fahiş ve hatalı olduğunu, Yüksek Yargıtay Kararları uyarınca, faizin tespitinde "bankalarca mevduata fiilen uygulanan" faizin esas alınması gerektiğini ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde ; ... ... Mahkemesi'nin 2019/186 E.- 2021/199 K. Sayılı ilamında müvekkil lehine hükmedilen işçilik alacaklarına 4857 sayılı ......

          Açıklanan bu yasal düzenleme ışığında eldeki dosyada, icra emrine itirazın ileri sürülüş biçimi açısından somut olay değerlendirildiğinde; Şikayetçi vekili, şikayet dilekçesinin "itirazlarımız" başlığı altında yazılı olan birinci paragrafında takibe konu 3.766,00-TL kıdem tazminatı alacağına fazla faiz hesaplandığını belirterek, takip öncesi dönem için icra emrinde hesaplanan faize itiraz ettiğini açıkça bildirmiş, ikinci paragrafında ise icra emrinde takip tarihinden sonraki dönem için toplam alacağın tamamı için talep edilen %18 oranındaki faizin sadece kıdem tazminatı yönünden istenilebileceğini, diğer alacak kalemleri yönünden ise yasal faiz istenebileceğini belirterek, icra emrinde takipten sonraki dönem için kıdem tazminatına uygulanması istenilen %18'lik faiz oranını kabul etmiştir. Görüldüğü üzere, şikayet dilekçesindeki bu kabul beyanı takip öncesi dönemi değil, sadece takip tarihinden sonraki dönemi kapsamaktadır....

            İİK’nun 17. maddesinin 1. fıkrasında da "Şikayet icra mahkemesince, kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir.’’ hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, takip dayanağı ilamda "...76.334,54 TL'nin dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine.." karar verildiği, borçlu aleyhine anılan ilama dayalı olarak işleyecek faiz bakımından yasal faiz talep edildiği, alacaklı vekilinin, icra müdürlüğünce yapılan 13.05.2014 tarihli dosya hesabına itiraz ile birlikte dosya hesabının ticari faiz üzerinden yapılması ve bakiye alacak için muhtıra gönderilmesi talebinde de bulunduğu görülmektedir....

              Takip dayanağı ilamın faize ilişkin hükmüne göre, kıdem tazminatına uygulanacak mevduat faizinin yasal faiz oranlarının üzerinde olması halinde yasal faiz oranı üzerinden, kıdem tazminatına uygulanacak mevduat faizinin yasal faiz oranlarının altında kalması halinde bu oranlar üzerinden faiz hesaplanması gerektiği, dosyada mevcut bankaların mevduata fiilen uygulanan faiz oranlarını gösterir tablolarda faiz oranının tüm dönemlerde yasal faiz oranının üzerinde olduğu, bu nedenle yasal faiz oranı üzerinden hesap yapılarak kapak hesabının denetlenmesi gerektiği, bilirkişi raporlarının uyuşmazlığın konusu dışında düzenlendiği, ilk derece mahkemesi Hakimi tarafından bilirkişi raporuna itibar edilmeyerek hesaplama yapıldığı, mahkemece asıl alacak ve ferilerine takip tarihi olan 06.01.2016 tarihinden, kapak hesabı tarihine kadar geçen 1659 günde yıllık %9 oranı üzerinden yapılan hesaplamada bu alacaklara işlemiş faiz miktarının 20.023,41- TL olduğunun tespit edildiği, hesaplamanın doğru olduğu,...

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, takip tarihinden sonraki faiz oranına yönelik şikayet niteliğindedir. Somut olayda, davalı alacaklı tarafça, davacı borçlu aleyhine, kredi sözleşmesi sebebiyle başlatılan ilamsız icra takibinde, davalı alacaklı tarafça yıllık %40,09 oranında işlemiş ve işleyecek faiz talebinde bulunulduğu görülmektedir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 88. maddesindeki; “Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir....

              UYAP Entegrasyonu