Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, şikayetin kabulüne, icra takibinin harç yönünden iptaline ve takibin devamına karar verilmesi üzerine hüküm, şikayet eden borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu vekilinin diğer şikayet nedenleri arasında işlemiş faiz ve faiz oranlarına yönelik de istemi bulunduğu halde bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Anılan hususta karar verilmek üzere Mahkeme kararının bozulması gerekir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 07.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Kesin borç (anapara) rehninde, rehin sözleşmesinde belirtilen ana alacaktan başka TMK'nın 946. maddesi uyarınca takip giderleri ile faiz ve diğer fer'ileri de teminat kapsamına girmektedir. Haklarının ihlal edildiğini düşünen alacaklı üçüncü kişiler; varsa borçlunun temerrüdüne ilişkin itirazlarını sıra cetvelinin düzenlenmesi aşamasında ileri sürebilecek olup, bahsi geçen itirazları inceleme görevi icra mahkemelerine aittir. Somut olayda, şikayet dışı borçlu rehin veren ile şikayet olunan alacaklı arasında tanzim edilen 12.07.2012 tarihli rehin sözleşmesi içeriği dikkate alındığında, şikayet olunan lehine kesin borç (anapara) rehni kurulduğu anlaşılmaktadır. Yani bu rehin sözleşmesiyle takip giderleri ile faiz ve diğer fer'iler de teminat altına alınmıştır. Bahsi geçen sözleşmede borcun muacceliyetine ve faize ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı gibi dosya içeriğinde borçlunun takip öncesi temerrüde düşürüldüğüne dair savunma ve belge de yer almamaktadır....

      Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Davacı tarafından dava dilekçesinde takipten sonraki dönemde işleyen faiz hesabı yapılırken faiz oranları yıllara göre değiştiği halde, takibin açıldığı tarihteki faiz oranlarına göre ana paraya faiz işletilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek şikayet yoluna başvurulmuş ve takipten sonraki dönemde işleyen faize yönelik şikayet süresiz şikayete tabi ise de, takipten sonraki dönemde işleyen faize yönelik bu şikayet ancak takip dosyasının infazına kadar mümkün olup, dosya infaz edildikten sonra takipten sonra işleyen faize yönelik olarak süresiz şikayet imkanı bulunmamaktadır....

      İcra Müdürlüğünün 2013/11075 E. sayılı dosyasında sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetvelinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin haczinin şikayet olunanın haczinden önce olduğunu, şikayet olunanını alacaklı olduğu takip dosyasında şikayet olunan vekilince, takip talebinde gösterilen faiz miktarının hatalı olduğu bildirilerek borçluya muhtıra gönderilmesinin talep edildiğini, şikayet olunanın bu talebiyle, takip talebinde istediği faiz miktarını değiştirdiğini, bu nedenle borçluya yeni bir ödeme emri gönderilmesi gerektiğini, bu tebliğ yapılmadığından takibin kesinleşmediğini, müvekkilinin alacaklı olduğu takip dosyasında ödeme emrinin tebliğden itibaren 5 gün içinde borçlu tarafından itiraz edilmediğinden takibin ve ihtiyati haczin kesinleştiğini, sıra cetvelini düzenleyen icra müdürlüğünce ödeme süresinin beş gün yerine on gün kabul edilerek müvekkilinin takibinin daha sonraki bir tarihte kesinleştiğini kabul etmesinin ve haczedilen paranın tamamının şikayet olunana verilmesinin...

        Kararı, şikayetçi vekili, şikayet olunanlar B.. T.., ...ı A.Ş. ve S.. G.. vekili temyiz etmiştir. 1-Şikayet olunan ....ı A.Ş. vekilinin temyiz itirazları yönünden; Şikayetçi vekilince ipotekli alacağı sebebiyle sıra cetvelinin birinci sırasında yer alan şikayet olunan ....A.Ş.'ye husumet yöneltilmiş ise de şikayet dilekçesi içeriğinde diğer şikayet olunanlara ilişkin anlatımlara yer verildiği, şikayet olunan ...A.Ş. 'nin sırasına ilişkin herhangi bir itiraz ileri sürülmediği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, şikayet olunan .... A.Ş. yönünden şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, adı geçeni de içerecek şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. 2-Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir. İİK'nın 142/1. maddesi hükmüne göre, "Cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebilir."...

          İİK 17.maddesinde "Şikayet icra mahkemesince kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur yahut düzeltiler" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu vekili takipten sonra işleyen %20 faiz oranının fahiş olduğunu belirterek, bu oranın da iptaline karar verilmesini istediğine göre takip tarihinde, asıl alacaklara bankalarca uygulanacak mevduat faiz oranı bankalardan sorulup belirlendikten sonra, gerektiğinde takip tarihi itibarı ile istenilen bu oranda da düzeltme yapılması gerekir. Mahkemece değişen oranlarda mevduat faizinin uygulanacağı ve bu oran uygulanırken, alacaklının %20 oranındaki talebinin aşılamayacağı belirtilmiş ise de takip tarihinde uygulanacak faiz oranı bankalardan sorulup denetlenmeden sonuca gedilmesi doğru değildir. O halde Mahkeme'ce bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle bu eksiklik giderildikten sonra sonuca gedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

            DAVA KONUSU : ŞİKAYET (KDV ORANINA İTİRAZ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı- ihale alıcısı vekili dava dilekçesinde özetle; Anadolu 18. İcra Müdürlüğünün 2018/816 Talimat sayılı dosyasında yapılan ihale neticesinde müvekkilin taşınmazın 1.301.000,00 TL bedelle satın aldığını, satın alınan taşınmazın 112 m2 net alana sahip olup konut nitelikte olduğunu, mevzuat gereği KDV oranının %1 olması gerekirken hukuka aykırı olarak %18 uygulanıp toplam 234.180,00 TL tutarında KDV tahakkuk ettirildiğini, fazla KDV'yi itirazı kayıtla ödediklerini, net alanın 150 m2'ye kadar olan konutların tesliminde uygulanacak KDV oranının konutun ihale bedelinin %1'i olacağının öngörüldüğünü beyanla, icra müdürlüğünce KDV oranının %18 olarak alınmasına yönelik kararın iptali ile itirazın kayıtla fazla ödenen 221.170,00 TL tutarındaki KDV'nin yasal faizi ile birlikte tarafına ödenmesine talep etmiştir....

            halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının sorulması, hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının hesaplanası gerektiği, bu durumda mahkemece, davacının bu yöndeki şikayet nedenlerinin esasına ilişkin olarak taraflara faiz oranlarının sorulmasını istedikleri bankaları bildirmeleri için imkan tanınıp, brüt alacak kalemlerinin nete çevrilmesi ve net alacak kalemleri tutarı üzerinden işlemiş faiz miktarının tespiti hususunda denetimine elverişli şekilde bilirkişiden rapor alınarak, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği, uyuşmazlığın esasına ilişkin deliller toplanmadan eksik inceleme ile karar verilmesinin isabetli olmadığı gerekçesi ile davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6. maddesi uyarınca kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Borçlu vekili, takibe konu alacak kalemlerinin brütten nete çevrilmediğini, faiz oranlarının yanlış olduğunu, faize faiz işletildiğini, takip sonrası işleyen faiz için de Merkez Bankası verilerinin kullanıldığını, fiili faiz oranlarının uygulanması gerektiğini iddia ederek ilama aykırı icra emrinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda şikayetin kabulü ile fazla talep edilen miktarlar yönünden takibin iptaline karar verilmiş olup; hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir....

              Belediye vekili, İcra emrinin usul ve yasaya ayrıca ilama aykırı olarak düzenlendiğini, alt alta yazılan geçmiş gün faizi kalemlerinden hangi borçlunun ne miktarda sorumlu olduğunun anlaşılamadığını, geçmiş gün faiz kalemlerine hangi tarihten itibaren ne oranda faiz işletildiğinin belirsiz olduğunu, dolayısıyla vekil edene yönlendirilen borç miktarının anlaşılamadığını belirterek takibin durdurulmasına, karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; icra emrinde faiz başlangıcının açıkça anlaşıldığı, hesaba ilişkin olarak sonradan her zaman şikayet yoluna başvurulabileceğinin mümkün olması gerekçeleri ile şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm, takip borçlusu....Belediye vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK'nun 17. maddesinde " Şikayet icra mahkemesince kabul edilirse, şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir. " düzenlemesine yer verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu