Davacının Türk Medeni Kanununun 199. maddesinde düzenlenen, davalı eşin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına dayalı bir davası bulunmamaktadır. Yargılama aşamasında bu konuda usulüne uygun bir ıslah da yapılmamıştır. Hâkim taleple bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m. 26/1). Mahkemece davada, toplanan delillere göre Türk Medeni Kanununun 194. maddesindeki aile konutu şerhi konulması isteği koşullarının gerçekleşmiş olup olmadığı değerlendirilip, sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken; davanın yanlış nitelendirilmesi suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir,....” gerekçesiyle karar bozulmuştur. Direnme Kararı: 9. Ankara 7. Aile Mahkemesinin 23.06.2016 tarihli ve 2016/385 E., 2016/657 K....
Sonra, her bir eşin alışkanlıkları, ekonomik ve sosyal statüleri gözetilerek, kişisel harcamaları ile ayrıca kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi gereğince evi geçindirme yükümlülüğü nedeniyle yapabileceği harcama, eşlerin kendi gelirlerinden düşülerek, gerçekleştirebilecekleri tasarruf miktarları ayrı ayrı tespit edilmeli, daha sonra her eşin tasarruf miktarının, birlikte yaptıkları toplam tasarruf miktarı içerisindeki oranı belirlenmelidir. Her bir eşin bulunan bu tasarruf oranı, çalışmaları karşılığı elde ettikleri gelirleriyle malın alımına yaptıkları katkı oranı olarak kabul edilerek, tasfiyeye konu malın dava tarihi itibariyle belirlenecek sürüm (rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle katkı payı alacak miktarları hesaplanır. Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Feragat ve kabul, 6100 sayılı Kanun'un 307 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf, sahtecilik HÜKÜMLER : Mahkûmiyet Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan usul hükümleri gereği temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü: I. HUKUKÎ SÜREÇ 1. Kızıltepe Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, 2012/1088 Esas sayılı iddianamesi ile sanığın, başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama, kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf, resmi belgede sahtecilik suçlarından cezalandırılması ve hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması talep olunmuştur. 2. Kızıltepe 2....
Temyiz Sebepleri Davalı vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek özetle, davacı tarafça taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulduğunu ve ilaveten boşanma ve mal rejimi davası dosyasından da yeterli hukuki himaye sağladığını, tasarruf yetkisinin zaten sınırlandırıldığını, Bölge Adliye Mahkemesince taşınmazın tekrardan ve bununla da yetinilmeyip ilaveten taşınır üzerine de tasarruf yetkisinin sınırlandırılması kararı verilmesinin usule, yasalara ve içtihatlara aykırılık oluşturduğunu, maktadır, derdest davada davacının hukuki yararı bulunmadığını belirterek hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına ve tedbir şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tasarruf yetkisinin sınırlanması kararının verilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davacı erkeğin boşanma isteminin kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin anneye verilmesine, davalının tedbir nafakası isteminin kısmen kabulü ile dava tarihi itibariyle davalı kadına için aylık 2.000 TL, müşterek çocuklar lehine aylık 1.000 'er TL tedbir nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, birleşen (Kocaeli 4 Aile Mahkemesinin 2019/379 E. ) dosyada, davacı kadının zinaya dayalı boşanma isteminin reddine, davacı kadının ,genel nedene dayalı boşanma isteminin kabulü ile, tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, davacı kadının maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine, dosya ile birleşen (Kocaeli 3 Aile Mahkemesinin 2018/460 E.) dosyada; davacı kadının davalı erkeğin tasarruf yetkisinin kısıtlanması yönündeki TMK 199 maddeye dayalı isteminin reddine,karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davacı erkeğin boşanma isteminin kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin anneye verilmesine, davalının tedbir nafakası isteminin kısmen kabulü ile dava tarihi itibariyle davalı kadına için aylık 2.000 TL, müşterek çocuklar lehine aylık 1.000 'er TL tedbir nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, birleşen (Kocaeli 4 Aile Mahkemesinin 2019/379 E. ) dosyada, davacı kadının zinaya dayalı boşanma isteminin reddine, davacı kadının ,genel nedene dayalı boşanma isteminin kabulü ile, tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, davacı kadının maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine, dosya ile birleşen (Kocaeli 3 Aile Mahkemesinin 2018/460 E.) dosyada; davacı kadının davalı erkeğin tasarruf yetkisinin kısıtlanması yönündeki TMK 199 maddeye dayalı isteminin reddine,karar verilmiştir....
Ancak toplanan delillerden kadının tasarruf yetkisinin kısıtlanması talebinin başlangıçta yerinde ve haklı olmadığı,erkeğin aile yükümlülüklerini yerine getirmeme amacına yönelik tasarruflarda bulunduğu/bulunacağı hususunun ispatlanamadığı,bu hali ile erkek lehine bu talep yönünden ücreti vekalete hükmedilmesi gerektiği ,erkek vekilinin bu husustaki istinaf sebebinin yerinde olduğu kanaatine varılmıştır. Erkeğin karşı davasındaki boşanma davası kabul edilmiş,ancak yaptığı giderlerin kadından alınarak hazineye irat kaydına karar verilmiştir.Oysa HMK 323 ve müteakip maddeleri gereğince yargılama giderlerinin aleyhine hüküm tarafa yüklenmesi gerekmektedir.Erkeğin bu husustaki istinaf sebebi yerinde olduğundan dairemizce bu yönde yeniden hüküm tesisi gerekir....
Sonra, her bir eşin alışkanlıkları, ekonomik ve sosyal statüleri gözetilerek, kişisel harcamaları ile ayrıca kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi gereğince evi geçindirme yükümlülüğü nedeniyle yapabileceği harcama, eşlerin kendi gelirlerinden düşülerek, gerçekleştirebilecekleri tasarruf miktarları ayrı ayrı tespit edilmeli, daha sonra her eşin tasarruf miktarının, birlikte yaptıkları toplam tasarruf miktarı içerisindeki oranı belirlenmelidir. Her bir eşin bulunan bu tasarruf oranı, çalışmaları karşılığı elde ettikleri gelirleriyle malın alımına yaptıkları katkı oranı olarak kabul edilerek, tasfiyeye konu malın dava tarihi itibariyle belirlenecek sürüm(rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle katkı payı alacak miktarları hesaplanır. Sözü edilen değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülmesi durumunda konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır....
Mahkemece; "Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;dava TMK'nun 199.maddesi gereğince açılan tasarruf yetkisinin sınırlandırılması davasıdır. Ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan mali bir yükümlülüğün yerine getirilmesi gerektirdiği ölçüde,eşlerden birinin istemi üzerine hakim, belirleyeceği malvarlığı değerleriyle ilgili tasarrufların ancak onun rızasıyla yapılabileceğine karar verilebilir. Bilindiği üzere her eş,yasal sınırlar içerisinde kişisel malları ile edinilmiş mallarını yönetme,bunlardan yararlanma ve bunlar üzerinde tasarrufta bulunma hakkına sahiptir. Ancak eşlerden herhangi birinin borçlarını ödeyemez duruma gelmesi,ödeyemeyeceği miktarda kredi alması,borçlanması, malvarlığını yönetmede yetersiz kalması, malvarlığının süratle azalması hallerinden herhangi birinin varlığı sübut bulursa, hakim, bu durumda olan eşin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına karar verebilecektir....