sayılı kararı ile bozma öncesi kararda yer alan gerekçenin yanında; bozma ilamında cebri ihaleye dayanan mülkiyet aktarımının TMK’nın 194/1. maddesi kapsamına giren bir tasarruf olmadığı belirtildiği, ancak sonuç itibariyle davalı eşin yüklendiği taahhüt neticesinde mülkiyetin davalı bankaya cebri ihale ile aktarılmasının sağlandığı, aksinin kabulünün davalı tapu kaydı malik olan eşin asıl niyet ettiği işlemi cebri icra yoluyla yapmasına sevk edeceği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir. Direnme Kararının Temyizi: 9. Direnme kararı yasal süresi içerisinde davalı banka tarafından temyiz edilmiştir. II. UYUŞMAZLIK 10....
Çalışmanın sabit olunmasına rağmen, çalışılan bir kısım döneme ilişkin belgelere ulaşılamaması durumunda, ilgili meslek kuruluşlarından ve/veya bilirkişilerden o döneme ilişkin yaklaşık gelir durumu sorulup belirlenerek, malın edinildiği tarihe kadar ki eşlerin tüm gelirleri ayrı ayrı saptanmalıdır.Sonra, her bir eşin alışkanlıkları, ekonomik ve sosyal statüleri gözetilerek, kişisel harcamaları ile ayrıca kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi gereğince evi geçindirme yükümlülüğü nedeniyle yapabileceği harcama kendi gelirlerinden düşülerek ayrı ayrı yapabilecekleri tasarruf miktarları tespit edilmeli, daha sonra her bir eşin tespit edilen tasarruf miktarının birlikte gerçekleştirdikleri toplam tasarruf miktarı içerisindeki oranı belirlenmelidir. Bulunan bu oranlar, eşlerin çalışmaları karşılığı elde ettikleri düzenli gelirleriyle tasfiye konusu malvarlığına yaptıkları katkı oranını göstermektedir....
Çalışmanın sabit olunmasına rağmen, çalışılan bir kısım döneme ilişkin belgelere ulaşılamaması durumunda, ilgili meslek kuruluşlarından ve/veya bilirkişilerden o döneme ilişkin yaklaşık gelir durumu sorulup belirlenerek, malın edinildiği tarihe kadar ki eşlerin tüm gelirleri ayrı ayrı saptanmalıdır.Sonra, her bir eşin alışkanlıkları, ekonomik ve sosyal statüleri gözetilerek, kişisel harcamaları ile ayrıca kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi gereğince evi geçindirme yükümlülüğü nedeniyle yapabileceği harcama kendi gelirlerinden düşülerek ayrı ayrı yapabilecekleri tasarruf miktarları tespit edilmeli, daha sonra her bir eşin tespit edilen tasarruf miktarının birlikte gerçekleştirdikleri toplam tasarruf miktarı içerisindeki oranı belirlenmelidir. Bulunan bu oranlar, eşlerin çalışmaları karşılığı elde ettikleri düzenli gelirleriyle tasfiye konusu malvarlığına yaptıkları katkı oranını göstermektedir....
Buna göre; vasi adayına kısıtlanması istenilen kişinin hangi bankalardan harcamalar yaptığına dair açıklama istenerek, söz konusu bankalardan ve varsa diğer üçüncü kişilerden kısıtlanması istenilenin güncel borç ve alacak durumunun celp edilmesi ile kısıtlanması istenilenin aktif ve pasif mal varlığının tespitine çalışılarak gerekirse bir bilirkişiden rapor alınmak suretiyle mali gücünü hesaba katmadan, akla gelen harcamayı gerekliliğini düşünmeden yapıp yapmadığının vesayet davalarında re'sen araştırma ilkesi geçerli olduğu da nazara alınarak oluşacak sonuca göre değerlendirmesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 406. Maddesindeki koşulların oluşmadığı anlaşılması durumunda Türk Medeni Kanununu 429....
sebepsiz yere aile malını satarak davacının hakkını zedeleyeceği, davacının dosyada mevcut satış ilanıyla ve tanık beyanları ile birlikte davasını ispatlamış olduğu gerekçesi davanın kabulü ile davalı adına kayıtlı dava konusu taşınmaz ile ilgili 4721 sayılı Kanun'un 199 uncu maddesi kapsamında davalının tasarruf yetkisinin kısıtlanmasına, davalının ancak davacı eşinin izni ve muvafakati ile bu taşınmaz yönünden işlem yapabilmesine, bu hususta karar kesinleşmesinden sonra ilgili tapu sicil müdürlüğüne müzekkere yazılmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması-Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davanın aile konutundan kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası ( TMK m. 194) olduğu, davacı eşin açık rızası alınmadan yapılan satış işleminin geçersiz olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının kabulü ile taşınmazın davalı eş Yüksel adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, verilen bu karar davalı eş tarafından temyiz edilmiştir. Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır. (TMK md. 194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir....
Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır (TMK m. 194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir. Bu geçersizliği, rızası gereken eş konutun bu vasfını devam ettirmesi koşuluyla evlilik birliği süresince ileri sürebilir. Evlilik, davacı eşin ölümü, boşanma yahut iptal kararıyla sona ermiş ise, Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesinin "Aile konutuna" sağladığı koruma da sona erer. Davacı eş 5.06.2017 tarihinde ölmüştür. Aile konutuyla ilgili tasarruf işlemine rızası gereken eş öldüğüne göre dava konusuz kalmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesinin rızası gereken eşe sağladığı hak, şahsa bağlı olup, bu eşin ölümü halinde mirasçılarına intikali mümkün değildir. Böyle bir durumda, aile konutuyla ilgili işleme rızası gereken eşin ölümüyle davanın esası konusuz kalır ve işlem yapıldığı andan itibaren geçerlilik kazanır....
Sonra, her bir eşin alışkanlıkları, ekonomik ve sosyal statüleri gözetilerek, kişisel harcamaları ile ayrıca kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi gereğince evi geçindirme yükümlülüğü nedeniyle yapabileceği harcama kendi gelirlerinden düşülerek ayrı ayrı yapabilecekleri tasarruf miktarları tespit edilmeli, daha sonra her bir eşin tespit edilen tasarruf miktarının birlikte gerçekleştirdikleri toplam tasarruf miktarı içerisindeki oranı belirlenmelidir. Bulunan bu oranlar, eşlerin çalışmaları karşılığı elde ettikleri düzenli gelirleriyle tasfiye konusu malvarlığına yaptıkları katkı oranını göstermektedir. Yukarıda açıklanan yöntemlerden yararlanılarak ayrı ayrı tespit edilen toplu para ve düzenli gelirlerle yapılan katkı oranları, birleştirmek suretiyle değerlendirilerek, tasfiyeye konu malvarlığının dava tarihindeki sürüm(rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle, her bir eşin katkı payı alacak miktarı bulunur....
Sonra, her bir eşin alışkanlıkları, ekonomik ve sosyal statüleri gözetilerek, kişisel harcamaları ile ayrıca kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi gereğince evi geçindirme yükümlülüğü nedeniyle yapabileceği harcama, eşlerin kendi gelirlerinden düşülerek, gerçekleştirebilecekleri tasarruf miktarları ayrı ayrı tespit edilmeli, daha sonra her eşin tasarruf miktarının, birlikte yaptıkları toplam tasarruf miktarı içerisindeki oranı belirlenmelidir. Her bir eşin bulunan bu tasarruf oranı, çalışmaları karşılığı elde ettikleri gelirleriyle malın alımına yaptıkları katkı oranı olarak kabul edilerek, tasfiyeye konu malın dava tarihi itibariyle belirlenecek sürüm (rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle katkı payı alacak miktarları hesaplanır. Sözü edilen değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülmesi durumunda konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır....
Bu durumdan davacı eşin açık rızası alınmadan gerçekleştirilen ipotek tesisine ilişkin tasarruf işlemi iptal edilmelidir. Bu sebeple karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin bozma kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmelidir. Bu bakımdan sayın çoğunluğa katılmıyorum. KARŞI OY YAZISI Aile konutu üzerinde tasarruf işleminde bulunan eş, diğer eşin açık rızasını almak zorundadır (TMK.md.194/1). Davalı eş ....'in diğer davalı banka ile yaptığı aile konutuyla ilgili ipotek işleminde işlem sırasında davacı eşin açık rızasının bulunmadığı, getirtilen ipotek akit belgesiyle sabittir. Açık rızanın varlığının resmi veya yazılı belge ile kanıtlanması gerekmez. Açık rızanın varlığının her türlü delille kanıtlanması mümkündür.... varlığı karineyle de ortaya konulabilir....varlığını ispat yükü tasarruf işlemini yapanların üzerindedir. Türk Medeni Kanununun 1023. maddesindeki iyiniyet karinesi işlemin tarafları bakımından göz önüne alınır....