Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 166/1 maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebine ilişkindir....

Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde, edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer. Diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır....

    (TMK.m.197) Koca tarafından açılan boşanma davası ret edilmiştir. Evliliğin devamı süresince hüküm altına alınan nafakalar tedbir niteliğindedir. Yoksulluk ve iştirak nafakaları ancak evliliğin sona ermesinden sonra gündeme gelir. Hal böyle olunca mahkemece hüküm altına alınan tedbir nafakalarının boşanmanın reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonraki dönemde yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devamına karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki bu yanlışlık yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

      Bu sonuca ulaşılmasında ağır kusur davacı kocadadır. davalı kadının böyle bir evliliğin devamını istemesi hakkın kötüye kullanılması ( TMK. md. 2/2) niteliğindedir. Davalı kadından beklenen, kocasının bu şekildeki davranışı karşısında, boşanma davası açıp, evliliğin sona ermesini sağlamaktır. Ancak davalı da uzun yıllardır hareketsiz kalmıştır. Bu durumu davalının da azda olsa kusurlu sayılmasını gerektirir. O halde; Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi koşullarının gerçekleşmiş olduğunun kabulü ile boşanmaya karar verilmek üzere; davanın reddine ilişkin hükmün bozulması gerektiğini düşünüyorum. Değerli çoğunluğun onama kararına açıkladığım sebeplerle katılamıyorum....

        Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin yönetmeliğin 19. maddesine göre ise "1-Bir soydan gelen ve aynı soyadını taşıyan kişiler bir aile kütük sıra numarası altında kaydedilirler. 2-Bir ailenin çocukları, erkek çocukların eş ve çocukları ile kız çocuklarının evlilik dışı dünyaya gelmiş çocukları aynı aile sıra numarası altında yazılırlar. 3-Aile bireylerinden birinin sonradan soyadını değiştirmesi bu haneden çıkarılmasını gerektirmez." 22. maddesine göre "Evlilik içinde veya herhangi bir nedenle evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde Türk babadan olan veya Türk anadan doğan çocuklar doğumlarından başlayarak Türk vatandaşlığını kazanırlar. Bu çocuklar babanın soyadını alır ve aile kütüklerinde babalarının hanesine yazılırlar." Boşanma ve evliliğin sona ermesi halinde çocuğun velayetinin anneye bırakılmış olması çocuğun baba hanesindeki kaydının kapatılıp anne hanesine kaydına imkan tanımaz....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evliliğin İptali-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kararı davalı-davacı kadın yararına temyiz eden Av. ... 'a, davalı-davacı kadına vesayeten vasi ... ... tarafından verilmiş bir vekaletname bulunmamaktadır. Vekaletnamenin ibrazının istenilmesi, ibraz edilmediği takdirde kararın dosya içerisinde vekaletnamesi bulunan Av. ... ...'e tebliği ile temyiz süreside beklenilip tebliğ belgeside eklenilip birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi.27.....2013(Prş.)...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evliliğin İptali-Boşanma Taraflar arasındaki davaların birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm Cumhuriyet Savcılığı ve kadının açtığı dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı vekilleri Av. ... 30.1.2012 tarihli, Av. ... Ayaz 3.2.2012 tarihli dilekçeleriyle temyiz taleplerinden feragat ettiklerini bildirdiklerinden, temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Taraflara ait temyiz dilekçelerinin yukarıda açıklanan sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 20.02.2012 (Pzt.)...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine,peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.03.06.2009 (Çrş.)...

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı-davalı kadının delil listesinde yer alan ...2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/123 esas-2005/74 karar sayılı, davalı-davacı kocanın delil listesinde yer alan ...Cumhuriyet Başsavcılığının 2005/30574 hazırlık sayılı dosyaların asıllarının ya da onaylı suretlerinin dava dosyası içine konulduktan sonra temyiz incelemesine gönderilmek üzere mahal mahkemesine GERİÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 11.06.2008 (Çrş.)...

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evliliğin İptali-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.03.2008...

                    UYAP Entegrasyonu