WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili, dava dilekçesinde mal rejiminin tasfiyesi talebi dışında davalının muvazaalı olarak devrettiğini iddia ettiği davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davacının taşınmazın tapu kaydının iptali ile kendisi adına tesciline ilişkin bir talebi bulunmamaktadır. Muvazaa nedenine dayalı tapu iptali ve tescili davalarında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Mahkemece davacının tapu iptali ve tesciline ilişkin talebi konusunda görevsizlik kararı vermesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde davacının tapu iptali ve tescili talebinin reddine karar verilmesi doğru olmadığından, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin tapu iptali ve tesciline ilişkin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1- Davacının istinaf başvurusunun kararın esası ve davacının istinaf sebepleri incelenmeksizin KABULÜ ile; Şanlıurfa 1....

Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dilekçesinde Bulgaristan'dan göç ettiklerinde başka kimselerle evli olmalarına rağmen birbirleriyle evliymişler gibi muhacir kağıdı düzenlendiğini ve çocukların da bu şekilde nüfuza geçirildiğini belirtip hatalı olan evlilik kaydının iptalini ve çocukların nüfuslarının düzeltilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamından, tarafların ... mahallesi nüfusunda evli olarak kayıtları bulunduğu, üzerlerine kayıtlı üç çocukları olduğu, Bulgaristan göçmeni olarak Türkiye'ye geldikleri anlaşılmaktadır. Davacının talebi, öncelikle evlilik kaydının iptaline ilişkin olup, aile hukukunu ilgilendirdiği, evlilik kaydının iptal edilmesi halinde ancak nüfus kayıt düzeltilmesine karar verilebileceği gözönünde bulundurularak davanın Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir....

    ın babası Murat'ın ... ile evlilik dışı ilişkisinden doğmuş gibi annesi ... hanesine kaydedildiği oysa gerçek annesinin baba Murat ile resmi evli olan İfakat olduğu ileri sürülerek, davalı ...'ın annesi Şükriye hanesindeki kaydının iptali ile annesi İfakat olarak babası Murat hanesine tesciline karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile davalı ...'ın kayden annesi olan Şükriye Hanesindeki kaydının iptaline, adı geçenin annesi İfakat babası Murat olarak tashihen tesciline karar verilmiştir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden davalı ...'ın gerçek annesinin Şükriye değil, babası Murat'ın resmi eşi İfakat olduğu belirlenmiş olup bu hususa ilişkin mahkemenin tespitinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; Yargılama sırasında getirtilen nüfus kayıtları içeriğinden, davalı ...'...

      in gerçek babası hanesine tescili istemi Türk Medeni Kanunu'nun 301 ve devamı maddelerinde düzenlenen babalığın tespiti istemine ilişkin olup, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK. 118-395) kaynaklanan bütün davalarda aile mahkemesinin görevli olduğunun hükme bağlandığı ve aile mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen asliye hukuk mahkemelerinde davanın aile mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerektiği dikkate alındığında, babalık ve nüfus kaydının düzeltilmesi davası olarak davalar tefrik edilip, eldeki davaya babalık davası olarak bakılması ve nüfus kaydının düzeltilmesi davasının bekletici mesele kabul edilmesi, davacının mevcut kaydının iptali ile annesi Fatma üzerine tescili isteminde ise, davanın nüfus kayıtlarındaki düzeltme davası olarak yeni bir esasa kaydedelip asliye hukuk mahkemesinde...

        ın bu doğum ve ölüm kaydının nüfus kütüğüne tescili istenilmiştir. Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden özellikle Kütahya Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin 2002/321 Esas 2003/1267 karar sayılı ilamı ve buna dayanak yapılan belgeler ile görülmekte olan bu dava dosyasına konulan aile nüfus kayıt tablosu içeriğinden; doğum ve ölüm kaydının nüfus kütüğüne tescili istenilen ... ...'ın ... ... ile ... ...'ın evlilik birliği içerisinde Ocak 1940 tarihinde doğup, baba ...'in 2.5.1940 tarihinde ölümünden sonra Ağustos 1940 tarihinde öldüğü, buna karşın ...'nin gerek doğumunun, gerekse ölüm kaydının nüfuskütüğüne tescil edilmediği bu olgunun esas ve karar numarası belirtilen mahkeme kararı ile tespit edilerek tescil işleminin idari görev olduğunun hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır....

          Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, aile konutu niteliğinde olan taşınmazın tapu kaydının iptali ve davalı eş adına tescili istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince; taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının feragat nedeniyle reddedildiği, dava konusu taşınmazın tapu kaydının muvazaa nedeniyle iptali isteminin asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise; dosya kapsamından dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun anlaşıldığı, boşanma davasının feragat nedeniyle reddedilmesi sonucu taraflar arasındaki evlilik birliğinin devam ettiği ve uyuşmazlığın çözümünde aile mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            TMK'nun 285/1. maddesine göre; evlilik birliği devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak 300 gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Davacının gerçek annesinin Melek Yılmaz Kanıt olduğunun belirlenmesi ve nüfus kayıtlarında anne ve babası olarak görünen Sebahat ve T5'un üzerindeki hatalı beyana dayalı kaydın iptali halinde davacı 24/05/1983 doğum tarihine göre T2'ın dava dışı Ruhi Yerlikaya ile boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren yaklaşık 7 ay 17 gün sonra, yani 300 gün içerisinde doğması nedeniyle Melek Yılmaz Kanıt ve boşandığı eşi Ruhi Yerlikayanın evlilik içi doğmuş çocuğu olarak Ruhi'nin hanesine tescili yapılacaktır. Yukarıda gösterilen açıklamalara göre eldeki davada uyuşmazlık; davacının T5 çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali isteğine ilişkindir....

            Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının “gerçek durumu” yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirildiğinden söz edilmesi gereklidir. (HGK 30.01.2008 gün 2008/2- 36- 47 sayılı kararından) Somut olayda; 26.06.1996 doğumlu davacı Yaşar, Hacı İbrahim ve Saniye çocukları olarak 11.01.2002 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir. Gerçek anne ve baba olduğu iddia edilen davalı T3 ile T5 20.11.2002 tarihinde evlenmiştir. Davacının iddialarının doğruluğu kabul edildiğinde, davacı evlilik dışı ilişkiden doğmuş, daha sonra anne babanın evlenmesi ile çocuk ile baba arasındaki soybağı da iş bu evlenme ile Türk Medeni Kanunu 282. madde gereği kendiliğinden kurulmuş olacaktır. Zira Türk Medeni Kanunu'nun 292.maddesi gereği evlilik dışında doğan çocuk, ana ve babasının birbiriyle evlenmesi halinde kendiliğinden evlilik içinde doğan çocuklara ilişkin hükümlere tabi olur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlilik Kaydının İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesi ile murisi....'nın 24/10/1941 tarihinde öldüğünü, ancak 26/03/1942 tarihinde ....ile evlendiğinin nüfusa kayıt edildiğini, ölü insanın 1 yıl sonra evlenemeyeceğini, sonradan nüfusa yanlış ve gerçek olmayan bir evlilik varmış gibi kayıt yapıldığını, bu evlilik kaydının doğru olmadığını, iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacının babası....'nın daha önce vefat etmiş olduğu,...'...

              Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, taşınmazın aile konutu olup uyuşmazlığın katkı payı alacağına ilişkin olduğu ve aile hukukundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın katkı payı alacağı davası olmayıp BK.nin 18. maddesine dayalı tasarrufun iptali davası niteliğinde olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacının, müvekkilinin eşi olan davalı ile birlikte evlilik birliği içinde satın aldıkları taşınmazı muvazaa yoluyla diğer davalıya sattığı iddiasıyla BK.nin 18. maddesi uyarınca açılan tasarrufun iptali davası niteliğinde olduğu anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu