Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evliliğin İptali, olmazsa Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı koca tarafından; evliliğin iptali talebi, kusur belirlemesi, manevi tazminat talebinin reddi ve nafakalar yönünden, davalı kadın tarafından ise; tamamına yönelik olarak temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 5.4.2013 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

    İlk derece mahkemesinin 12.06.2018 tarihli ilk kararında, her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verildiği, söz konusu karara karşı sadece davacı-karşı davalı erkeğin 25.12.2018 tarihinde "kadının boşanma davasının ve nafaka ile tazminat taleplerinin kabulü ve kusur belirlemesi yönünden" istinaf kanun yoluna başvurduğu, erkeğin boşanma davasının kabulü ile verilen ve istinaf kapsamı dışında kalan boşanma hükmünün kesinleşmesi ile tarafların erkeğin boşanma davasının kabulü ile verilen boşanma kararı ile boşandıkları, davalı-karşı davacı kadının, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra 31.12.2019 tarihinde öldüğü ancak evliliğin ölüm ile değil boşanma ile son bulduğu anlaşılmaktadır....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesi ile; kusur belirlemesi, asıl davanın boşanma yönünden kabulü ile boşanma kararı verilmesi, karşı davalarının ve maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ile tedbir nafakası miktarı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Asıl dava; nispi butlan sebebiyle evliliğin iptali (TMK 149) olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebi ( TMK 166/1- 2) ile boşanma ve ferilerine, karşı dava da evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebi ( TMK 166/1- 2) ile boşanma ve ferilerine yöneliktir....

    SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının, boşanma davasında geçimsizlik sebebi olarak davalı eşi hakkında ileri sürdüğü iddialarının tamamı asılsız ve mesnetsiz iddialar olduğundan açmış olduğu boşanma davasının reddine karar verilmesini istediklerini, mahkeme aksi kanaatte olup müşterek hayatın sona erdiğini ve evliliğin devamında bir yarar görmeyip boşanmaya karar verecekse bu geçimsizlikte ve evliliğin temelinden yıkılmasında davacı eşin kendisi tam ve ağır kusurlu olduğundan, davalı eşin ise bir kusuru olmadığından yine davalı eş boşanmayla birlikte ekonomik olarak maddi destekten yoksun kalacağından ayrıca davacı eş boşanmak için, davalı eşine iftira atıp davalı eşini aşırı derecede rencide ettiğinden davalı eş lehine 50.000 lira maddi tazminat ile 50.000 lira manevi tazminata hükmedilmesini, ayrıca boşanma davasıyla birlikte davalı eş lehine aylık 700 lira tedbir nafakası bağlanmasına, bu nafakanın da boşanmayla birlikte yoksulluk nafakası olarak aynen devamına...

    Aynı Kanunun 225/2. maddesine göre de; evliliğin boşanma ile sona ermesinde mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarihte sona erer. Somut olayda; taraflar 05.01.1989 tarihinde evlenmişler, Eskişehir 3. Aile Mahkemesinin 15.11.2007 tarih, 2007/698 Esas, 2007/870 Karar sayılı ve 28.11.2007 tarihinde kesinleşen ilamı ile boşanmışlardır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere aile hukukundan (TMK.nun m.118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır. Aile Mahkemeleri kurulmayan yerlerde ise Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu kararıyla o yerde bulunan Asliye Hukuk Mahkemelerinin Aile Mahkemesi sıfatıyla bu tür davalara bakılacağı öngörülmüştür....

      DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkek, 20.02.2013 tarihinde Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı boşanma davası açmış, mahkeme tarafından 26.05.2014 tarihli ilk karar ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Boşanma kararı kesinleşmeden davacı erkek 25.06.2014 tarihinde ölmüştür. Dairemizin 11.05.2015 tarih, 2014/24937 esas ve 2015/9737 karar sayılı bozma ilamı ile davacı erkeğin hüküm kesinleşmeden öldüğü, evliliğin ölümle sona erdiği, boşanma davsının konusunun kalmadığı belirtilerek, bu yönde karar verilmek üzere mahkeme hükmü bozulmuştur.Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda 10.12.2015 tarihli ikinci karar ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

        Dava, şirketin rayiç değerinin tespiti talebine ilişkindir. Davacı vekilinin dava dilekçesindeki anlatımı esas alındığında davanın tespit davası olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere Tespit davası HMK 106. maddesinde düzenlenmektedir. Buna göre Tespit davası yolu ile mahkemeden, bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının tespiti istenebilir. Maddi vakıalar, tek başına tespit davasının konusunu oluşturamazlar. Diğer yandan kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yarar bulunmalıdır. Eldeki davada davacı, şirketin rayiç değerinin tespitini istemektedir. Talep gözetildiğinde tespit davasını düzenleyen HMK 106. maddesinde belirtilen "bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının tespiti" hallerinin söz konusu olmadığı, davacının talebinin maddi vakıalara ilişkin bulunduğu sonucuna varılmıştır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Evlenmenin Butlanı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek vasisi tarafından, kusur belirlemesi ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı vekili Av. ...'a ait vasi ... tarafından, ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/228 esas 1407 karar sayılı kararı ile kısıtlanan davalı ...'u temsil etmek üzere verilen vekaletnamenin genel vekaletname olduğu anlaşılmakla, adı geçen vekile diğer davalı kısıtlı ...'u temsil etmek üzere davalı vasi ... tarafından velayeten verilecek olan boşanma ve evliliğin iptali davalarında temsil yetkisi içeren özel vekaletnameyi sunmak üzere süre verilmesi, vekaletname sunulduğu takdirde dosya içine alınması, aksi halde gerekçeli kararın davalı vasi ...'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan boşanma davası, mahkemece affedilen olayların boşanmaya sebep oluşturmayacağı gerekçesiyle reddedilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davalı erkeğin evliliğin başlangıcından itibaren eşine sürekli fiziksel şiddet uyguladığı , en son olarak eşine tehdit ve hakarette bulunması nedeniyle kadın yararına üç ay süreyle koruma kararı verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, hoşgörüden ve aftan söz edilemez. O halde, boşanmaya karar verilecek yerde, yazılı şekilde davanın reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

                UYAP Entegrasyonu