Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davalı tebligata rağmen gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

    Türk Medeni Kanununun 199. maddesi, “evliliğin genel hükümleri” içinde yer alır ve evlilik devam ettiği sürece uygulanabilecek olan bir hükümdür. Bu düzenleme, geçici nitelikte bir ihtiyati tedbir değil, ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan mali yükümlülüğün gerektirdiği ölçüde birliği korumaya yönelik bir davadır. Evliliğin sona ermesinden sonra bu hükmün uygulanması imkanı kalmaz. Maddenin gerekçesinde yer alan “...çoğu olaylarda, ayrılık veya boşanmaya kararlı olan koca, sırf kadına nafaka ve tazminat ödememek için mevcut mallarını başkalarına devretme yoluna gitmekte, nafaka yada tazminat hükmü alan kadın, kocadan icra yoluyla her hangi bir tahsilat yapamamaktadır....

      Dosya incelendiğinde; tarafların 19.09.2014 tarihinde evlendikleri, bu evlilikten müşterek çocuklarının bulunmadığı, asıl davanın kadın tarafından açılmış boşanma ve ziynet alacağı, karşı davanın nisbi butlan sebebiyle evliliğin iptali ile ziynet alacağı istemine ilişkin olduğu, Mahkeme tarafından 19/09/2019 tarihinde; davalı-k.davacı kocanın nisbi butlan nedeniyle evliliğin iptaline ilişkin istemi haricinde kalan asıl davadaki boşanma-ziynet alacağı ve karşı davadaki ziynet alacağı talepleri yönünden tefrik kararı verilerek yeni bir esasa kaydı yapıldığı, kocanın nisbi butlan nedeniyle evliliğin iptali talebi yönünden eldeki dosya üzerinden yargılamaya devam edildiği anlaşılmaktadır....

      tespiti ile iptaline ve şirkete özel denetçi atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Dava dilekçesinde "davanın konusu" boşanma olarak gösterilmiş, talep sonucunda da "tarafların boşanmalarına" karar verilmesi talep edilmiştir. Ayrıca evliliğin iptaline ilişkin bir talep mevcut değildir. Hakim iki taraftan birinin talebi olmaksızın kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz (HMK md. 24/1). Bu husus nazara alınmadan, davacı aleyhine kesin hüküm oluşturacak şekilde evliliğin iptali talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.11.2014 (Prş.)...

          DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacının mirascıları tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 26.09.2016 günü temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... geldiler. Karşı taraf davalı ... ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre evliliğin ölümle sona ermiş olması sebebiyle, "Evlilik ölümle sona erdiğinden boşanma yönünden karar verilmesine yer olmadığına" yönündeki karara yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava, 04.12.2012 tarihinde açılmış, mahkemece 09.09.2014 tarihli ilk hükümle davanın reddine karar verilmiştir....

            Edinme tarihinde taraflar arasındaki boşanma davası henüz görülmektedir ve boşanma kararı 13.10.1986 tarihinde kesinleşmiştir. Taraflar 22.10.1997 tarihinde yeniden evlenmişler ve daha sonra tekrar boşanmışlardır. İlk boşanma tarihinde 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi geçerli olup; bu Kanun'da 4721 sayılı 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu'nun 225/2. maddesindeki gibi, "evliliğin boşanma sebebiyle sona erdirilmesi halinde mal rejiminin boşanma dava tarihinden geçerli olarak sona ereceği" şeklinde bir hüküm mevcut değildi. Bu nedenle, 743 sayılı Yasa döneminde yapılan evliliklerde yasal mal ayrılığı rejiminin evliliğin sona erdiği (boşanma halinde boşanma hükmünün kesinleştiği tarihte) tarih itibariyle son bulacağı sonucuna ulaşılması gerekir. Bunun sonucu olarak, dava konusu taşınmazın ilk evliliğin devamı içinde alındığı kabul edilmelidir. Bu davanın açıldığı, sırada evlilik sona erdiğinden TMK'nun 194. maddesindeki "aile konut koruması" dava mevcut değildir....

              İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yetki itirazının reddi, kusur tespiti, davanın kabulü, nafaka ve tazminat takdiri yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir. GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1) eldeki asıl ve karşı davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Davalının yetki itirazının reddine ilişkin istinaf talebi incelendiğinde; Türk Medeni Kanununun 168 maddesi gereğince, boşanma ve ayrılık davalarında yetkili mahkeme eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir. İlk derece mahkemesince davalının yetki itirazı ön sorunlar gibi incelenmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Maddi ve Manevi Tazminat-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanmadan sonra açılan boşanma sebebine dayalı maddi ve manevi tazminat ile nafaka isteğine ilişkin olup, 08.11.2013 tarihinde açılmıştır. Boşanma kararı yabancı mahkemece verilmiş, 13.12.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Dava süresinde açılmıştır. Davalı erkek tarafından açılan münhasıran boşanmaya ilişkin Flaridsderf Bölge Mahkemesinin 30.03.2011 tarihli 16 c8/11h-11 sayılı kararında "evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kusurun ... (davalı)'da olduğu" belirtilerek evliliğin bu kararın kesinleşmesi ile sona ermiş olacağına karar verilmiştir....

                Davalı erkek vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; kusur tespiti, davanın kabulü ile tazminat takdiri yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE: Dava, TMK'nun 166/1.maddesine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin olup, taraflar ilk derece mahkemesi kararına karşı süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu